Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Yaşlıların Bakımında Haysiyet ve Bağımsızlık Hakkı

The Right of Older Persons to Dignity and Autonomy in Care

Beste GEMİCİ FİLİZ

Bu çalışma, Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Nils Muižnieks’in 18.01.2018 tarihli raporunun çevirisinden oluşmaktadır. Yaşlılar herkesle eşit haklara sahip olsalar da onların savunmasız ve bağımlı olmaları bu hakların uygulanmasında zorluklar yaratmaktadır. Yaşlıların bir kısmı uzun süreli bakıma ihtiyaç duyarlar. Yatılı kurumlarda yaşayan yaşlılar için devletler, onların özel hayatlarına saygı duymayı ve kendilerine ilişkin kararlara katılımlarını sağlayacak politikalar geliştirmelidirler. Bu bağlamda Avrupa Sosyal Şartı, Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi ve Avrupa Milli İnsan Hakları Enstitüleri Ağı’nın projesi önem arz etmektedir. Ne yazık ki, devletlerin çoğu uzun vadeli bakım konusunda gerekli planlamaları yapmamaktadırlar ve Dünya Sağlık Örgütü Avrupa bölgesinde her yıl en az dört milyon yaşlı insanın kötü muameleye maruz kaldığını belirtmektedir. Yaşlıların bakımında haysiyet ve bağımsızlık hakkının diğer önemli yönü palyatif bakımdır. Palyatif bakım sağlık hizmetlerinin ayrılmaz bir parçası olarak uluslararası düzeyde giderek daha fazla kabul görmektedir.

Yaşlı, İnsan Hakkı, Haysiyet, Bağımsızlık, Uzun Süreli Bakım, Palyatif Bakım.

Presented here is the work of the translation of the report dated 18.01.2018 of the Council of Europa, Commissioner for Human Right, Nils Muižnieks. Old people have exactly the same rights as everyone else, but when it comes to the implementation of these rights, they face challenges. Because they are helpless and dependent. Some of old people need long-term care. For old people living residental institutions, states must develop policies to respect their private lives and to participate in decisions concernings their living conditions. In this context, The European Social Charter, the United Nations Convention on the Rights of Persons with Disabilities and the project of the European Network of National Human Rights Institutions are important. Unfortunately most of states don’t make the necessary planning for long-term care and the WHO reported that at least 4 million older persons experience maltreatment in the European region every year. Another important aspect of the right of old people to dignity and autonomy in care concerns palliative care. Palliative care is increasingly recognized internationally as an integral part of health services.

Old People, Human Rights, Dignity, Autonomy, Long-Term Care, Palliative Care.

Yaşlıların Bakımda Haysiyet ve Bağımsızlık Hakkı

Yaşılar aslında herkesle tam olarak aynı haklara sahiptir; fakat bu hakların uygulanması söz konusu olduğunda bazı zorluklarla karşılaşılırlar. Örneğin sıklıkla yaş ayrımcılığı, sosyal dışlanmanın belli halleri, yetersiz aylık sebebi ile ekonomik marjinalleşme ile karşı karşıya kalırlar ya da aile üyelerinde de olmak üzere sömürü ve istismara karşı çok daha savunmasızdırlar.

Bu zorluklar hızlı bir şekilde yaşlanan dünya nüfusu bağlamında belirli politika müdahalelerini gerektirir, fakat özellikle dünyadaki en yüksek ortalama yaşa sahip olan Avrupa’da: Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Avrupalıların %25’inin 2050 yılına kadar 65 yaş ve üstü olacağını tahmin ediyor. (bu sayı 2010 senesinde %14 idi) Bu arka plana karşı BM sistemi içinde yaşlıların insan hakları sorunu daha da ilgi görmeye başladı, fakat aynı zamanda Avrupa Konseyi, örneğin Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tarafından 2014 yılında yaşlıların insan haklarının iyileştirilmesine ilişkin Tavsiye Kararı kabul edildi.

Yaşlı insanların çaresiz, sağlıksız ve bağımlı olmalarının başlı başına bir sorun olabileceği genel kanısını ve yaşlıların bu kalıplaşmış fikirlere aykırı davranışlar sergilemelerinin nadir olmadığını kabul etmeliyiz: 20. yüzyılın en büyük konser piyanistlerinden Claudio Arrau, gezilerine, kayıtlarına ve repertuarını genişletmeye 80’li yaşlarına kadar devam etmiştir. Ancak, pek çoğumuzun yaşlanma sürecinin doğal bir sonucu olarak zaman içerisinde bedensel zayıflıkla, bazen de zihinsel bozulma ile karşılaşmamız, her daim arzuladığımız bağımsızlığımızı kaybetmemiz ve bakıma ihtiyacımızın doğması da bir gerçekliktir. Alışveriş, yemek pişirme, yemek yeme, temizlik veya banyo gibi günlük işler için uzun süre yardıma ihtiyaç duyulduğunda uzun süreli bakıma ihtiyaçtan söz ediyoruz.