Çocuğun Cinsel İstismarı

Amel MAMLOUK

«Başarının ilk unsuru kişinin kendisine olan güvenidir.»¹

Kişinin kendisine güveninin olması insanın gelişiminin ilk temel taşıdır. Ancak istismarın mağduru olunduğu zaman kişinin kendisine güveni nasıl geliştirilebilir?

İstismarlar kınanması gereken davranışlardır, bir başka deyişle yasa aracılığıyla kınanır. Küçük veya büyük tarafından cinsel davranışlarla gerçekleştirildikleri için cinsel olarak tanımlanmakta ve bu nedenle cezalandırılmaktadır.

Özel hükümler gereğince reşit olunmadığı müddetçe 18 yaşının altındaki herkes küçük veya çocuktur. Tunus Çocuk Korunma Kanunu’nun 3. maddesinde bu tanıma² , Çocuk Haklarına Dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’nden esinlenilerek yer verilmiştir³ .

Küçüklerin vücudunun cinsel amaçlarla kullanılması, istismarların en endişe yaratan alanını oluşturmaktadır. 2002’de Dünya Sağlık Örgütü 18 yaşın altında 150 milyon kız çocuğu ve 73 milyon erkek çocuğunun cinsel istismarın mağduru olduğunun tahmin edildiğini belirtmiştir.

Bu Sözleşme, Çocuk Haklarına Dair Uluslararası Sözleşme’nin 19. maddesinde öngörülen kötü muamelenin bir türü olarak kabul edilen çocuğun cinsel istismarına karşı, Taraf Devletleri küçüklerin korunmasına yönelik önlemler almasını önerir. İstismarın çocuk üzerindeki etkileri fiziksel (zayıflık, hastalık, sakatlık/yaralama vb.) ve özellikle psikolojik olabilir. Cinsel istismarın mağduru olan küçük, utanç veya misilleme korkusu veya toplum ya da aile tarafından dışlanma korkusuyla geri çekilebilir. Psikolojik sekeller ayrıca endişe, suçluluk, travma vb. neden olabilir. Dolayısıyla Tunus yasama organının en temel hakları ihlal edilen cinsel istismarın küçük mağdurlarına dikkat çekmesi şaşırtıcı bir husus değildir. Günah keçisi savunmasız bir kişi olduğu ve beceriksizce yapılan yasama müdahalesinin alıcısına dönme ihtimali olduğu için zemin tuzaklar ile dolu görünüyor. Bu ise konuyla ilgili yasal hükümlerden çıkarılabilecek sonuçtur. Gerçekten de, Tunus yasama organı, reşit olmayan çocuklarda cinsel istismarın önlenmesinde ciddiyet göstermekte (I) ve politikası (II) belirli bir cesaretle belirginleşmektedir.

I. Çocuğun Cinsel İstismarı, Cezaların Ağırlaştırılmasına Neden Olmaktadır

Cinsel istismar mağduru bir çocuk olduğunda, yasa koyucu saldırgana uygulanan cezayı artırmaktadır. (A) başlığında çocuğun cinsel bir davranışa konu olması, (B) başlığında ise cinsel amaçlarla istismarı ele alınacaktır.