Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

6750 Sayılı Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu’nun İcra ve İflâs Hukuku Bakımından Değerlendirilmesi

Evaluation of the Code on the Pledge of Movables in Commercial Transactions (Nr. 6750) in the Context of Debt Enforcement and Bankruptcy Law

Hakan HASIRCI

Ticari işletmeler ve esnaf işletmelerinin, teslimsiz taşınır rehni yoluyla finansman sağlayabilmesi için kabul edilmiş olan 1447 sayılı Ticari İşletme Rehni Kanunu’nun (TİRK) uygulamasının, yürürlükte kaldığı süre içerisinde beklenenden çok az olması nedeniyle, bu Kanun yerine geçmek üzere 6750 sayılı Ticari İşlerde Taşınır Rehni Kanunu (TRK) kabul edilmiştir. TRK, taşınır varlıkların rehni bakımından önemli ve ayrık hükümler getirmekle kalmamış; kabul etmiş olduğu yeni rehin sisteminin gereklerini karşılamak üzere, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun taşınır rehninin paraya çevrilmesine ilişkin hükümlerinden farklılaşan, yeni bir takip usulü de geliştirmiştir.  Bu makale kapsamında, TRK’daki temerrüt durumunda kullanılabilecek haklar ve bu hakların kullanılabilmesi amacıyla başvurulacak olan takip usulünün daha iyi anlaşılabilmesi için, en başta, TRK, genel hatlarıyla ele alınacaktır. Daha sonra, bu Kanun kapsamında gerçekleştirilmiş olan taşınır rehinlerine ilişkin özel takip usulü, TRK ve Ticari İşlemlerde Rehin Hakkının Kurulması ve Temerrüt Sonrası Hakların Kullanılması Hakkında Yönetmelik’in ilgili hükümlerinin ele alınması suretiyle değerlendirilecektir. 

Ticari İşletme, Rehin, Taşınır Rehni, Taşınır Rehninin Paraya Çevrilmesi.

The Code on the Pledge of Commercial Enterprises (Nr. 1447), which was accepted in order to create financing opportunities for commercial and artisan enterprises through the pledge of the enterprise, was rarely applied during the time its effective. With the main aim of replacing this code, Code on the Pledge of Movables in Commercial Transactions (Nr. 6750) came into force in 01.01.2017.  Code on the Pledge of Movables in Commercial Transactions, not only brought important and distinctive rules in the context of the pledge of movables; but also developed a new, debt enforcement method, distinctive from the rules of Code of Debt Enforcement and Bankruptcy (Nr. 2004), in order to meet the needs of the new pledge system.  In the scope of this article, to have a better understanding on the rights and the debt enforcement system that are accepted in the Code on the Pledge of Movables in Commercial Transactions; firstly, Code on the Pledge of Movables in Commercial Transactions will be overviewed. Afterwards, the special debt enforcement method that is accepted by this code, will be examined, by analyzing the related rules of Code on the Pledge of Movables in Commercial Affairs and the Regulation on the Establishment of Pledge Right in Commercial Affairs and the Usage of Rights After the Delay of Performance. 

Pledge of Commercial Enterprise, Pledge, Pledge of Movables, Debt Enforcement on the Pledge of Movables.

I. GENEL OLARAK TİCARİ İŞLEMLERDE TAŞINIR REHNİ KANUNU 

TRK m. 1/3 uyarınca, “Bu Kanun, bir borca güvence teşkil etmek üzere kurulan ve konusu bu Kanunda sayılan taşınır varlıklar olan rehinli işlemlere uygulanır”. Dolayısıyla, Kanun’un başlığının aksine, taşınır bir ticari işletmenin konusu olsun ya da olmasın ya da rehin, bir ticari ilişkinin teminatı konumunda bulunsun ya da bulunmasın, eğer TRK m. 3’te sayılan kişiler arasında yapılıyorsa ve TRK m. 5’te sayılan unsurlardan biri ise, bu rehin ilişkisine TRK uygulanır5
Yürürlükten kaldırılan 1447 sayılı Ticari İşletme Rehni Kanunu m. 2 uyarınca ise, ticari işletme rehni sözleşmesi, tüzel kişiliği haiz ve sermaye şirketi olarak kurulmuş kredi müesseseleri, kredili satış yapan gerçek ve tüzel kişiliği haiz müesseseler ve kooperatifler ile ticari işletmenin maliki bulunan gerçek ve tüzel kişiler arasında yapılabilmekteydi. Buna ek olarak, kredili satış yapan işletmelerin rehin hakkı münhasıran vadeli satış yapmış olduğu ticari işletmeye dâhil unsurlar üzerinde de tesis edilebilmekteydi. TRK m. 3 kapsamında ise, rehin sözleşmesi, 
a. Kredi kuruluşları ile tacir, esnaf, çiftçi, üretici örgütü, serbest meslek erbabı gerçek ve tüzel kişiler arasında yapılabileceği gibi; 
b. Tacir ve/veya esnaflar arasında da yapılabilecektir. 
Burada yalnızca kredi alabilecekler değil; kredi verebilecek olanların da kapsamı genişletilmiştir. Kredi veren bir kredi kuruluşu6 ise, tacir, esnaf, çiftçi, üretici örgütü, serbest meslek erbabı gerçek ve tüzel kişiler, kredi alan konumunda taşınır varlıkları üzerinde rehin tesis edebilirler. Buna ek olarak, TRK m. 3/1/b uyarınca, bir ticari işletme ya da esnaf işletmesi, bir başka ticari işletmeye ya da esnaf işletmesine de kredi verebilecek; borcun ödenmemesi durumunda da, kredi veren tacir ya da esnaf, kredi alan tacir ya da esnafın işletmesine, TRK m. 14 hükmü çerçevesinde, sahip olabilecektir7
Görüldüğü gibi, rehin sözleşmesinin tarafı olabilecek kişilerin kapsamı, mülga TİRK’ya nazaran, çok daha geniştir. Bu tür bir sözleşmenin, kredi elde etme amacıyla, çoğunlukla kredi kuruluşları ile yapılacağını öngören kanun koyucu, kredi kuruluşlarının, yürürlükten kaldırılan TİRK hükümlerinin aksine, yalnızca tacir ve esnaflar ile değil; çiftçi, üretici örgütü, serbest meslek erbabı gerçek ve tüzel kişiler ile de taşınır rehin sözleşmesi yapmasına imkân tanımıştır8
TRK m. 5/9 uyarınca üçüncü kişiler de, TRK kapsamında borçlu lehine teslimsiz taşınır rehni kurabilmekle birlikte; bunların da, TRK m. 3’te sayılan gerçek ve tüzel kişilerden olması gerekmektedir9.

Üzerinde TRK kapsamında taşınır rehni kurulabilecek olan unsurlar, TRK m. 5’te sayılmıştır. Buna göre, alacaklar, çok yıllık ürün veren ağaçlar, fikri ve sınai mülkiyete konu haklar10, her türlü kazanç ve iratlar, başka bir sicile kaydı öngörülmeyen ve idari izin belgesi niteliğinde olmayan her türlü lisans ve ruhsatlar, kira gelirleri, kiracılık hakkı11, hayvanlar12, makine ve teçhizat, araç, ekipman, alet, iş makineleri, elektronik haberleşme cihazları dâhil her türlü elektronik cihaz gibi menkul işletme tesisatı; hammadde, sarf malzemesi, stoklar13; tarımsal ürün, ticaret unvanı ve/veya işletme adı, ticari işletme veya esnaf işletmesi, ticari plaka ve ticari hat, ticari proje ve vagon, TRK kapsamında rehnedilebilecek varlıklar olarak düzenlenmiştir. 
Mülga TİRK m. 3 uyarınca ise, yalnızca, ticaret unvanı ve işletme adı; rehnin tescili anında mevcut ve işletmenin faaliyetine tahsis edilmiş olan makina, araç, alet ve motorlu nakil araçları; ihtira beratları (patentler), markalar, modeller, resimler ve lisanslar gibi sınai haklar, ticari işletme rehni çerçevesinde rehin sözleşmesinin konusu edilebilmekteydi. Taraflar, ticaret unvanı, işletme adı ve menkul işletme tesisatı dışında kalan unsurlardan bir veya birkaçını, ticari işletme rehninin dışında bırakabilmekteydiler. Dolayısıyla, mülga TİRK’ya nazaran, TRK kapsamında teslimsiz olarak rehnedilebilecek olan “taşınır” varlıkların kapsamı, bir hayli genişlemiş durumdadır. 

Sermaye piyasası araçları ile türev araçlara ilişkin finansal sözleşmeleri konu edinen rehin sözleşmeleri ile mevduat rehnine ve tapu kütüğüne herhangi bir nedenle tescil edilen taşınırlar14 hakkında ise, TRK uygulanmayacaktır (TRK m. 1/4, 5).