Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’ndaki İspata Yönelik Karineler

Presumptions on Proof in the 5846 NumberedIntellectual Property Rights Law

Canan KÜÇÜKALİ

5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununda eser sahibinin mali ve manevi haklarının korunmasına yönelik bazı dava çeşitleri düzenlenmektedir. Bu davalarda eser sahibinin lehine olarak yargılama esnasında uygulanacak bazı özel hükümler ve faydalanılacak bazı karineler mevcuttur. Fikri hakkın sahibine ihlal fiillerinin ispatının zorluğu nedeniyle tanınan bu kolaylaştırıcı hükümler fikri haklara ilişkin ihtisas mahkemelerinde açılan davalarda uygulanmaktadır.

Fikri Mülkiyet, Eser sahibi, Karine, İspat.

The 5846 numbered intellectual property rights law deals with cases regarding the protection of the moral and economic rights of the author. In these cases some presumptions and special provision sexist in favor of the author which are to be applied during the ruling. These facilitating provisions which are provided for the author because of the difficulty of proving the violation of the rights, are applied in cases which are opened in speacialty courts.

Intellectual Property, Author, Moral and Economic Rights, Presumption, Proof.

1 Ocak 1952 tarihinde yürürlüğe giren 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu fikri mülkiyetin korunması ve ihtilafların çözümünde ihtisas mahkemelerinde uygulanan özel nitelikteki bir Kanundur. Kanun’un amacı, fikir ve sanat eserlerini meydana getiren eser sahipleri ile bağlantılı hak sahiplerinin1 fikri ürünleri üzerindeki manevi ve mali haklarını belirlemek2, korumak, bu ürünlerden yararlanma şartlarını düzenlemek, öngörülen esas ve usullere aykırı yararlanma halinde yaptırımları tespit etmektir (FSEK m.1). Kanun bu hakları ve haklara ilişkin tasarruf esas, usuller, başvurulacak yargı yolları ve yaptırımlar ile Kültür Bakanlığının görev, yetki ve sorumluluğunu düzenlemektedir.

Kanunda eser sahibinin lehine birtakım hükümler ve karineler bulunmakta olup zaman zaman yapılan kanun değişiklikleriyle de bu durum korunmaya çalışılmıştır. Hatta Kanun’un ilk çıktığı 1950’li yıllarda dahi hiçbir ülke kanunlarında bulunmayan eser sahibinin lehine konulmuş hükümlerin ülkemizde uygulanmaya çalışıldığı gözlemlenmektedir. İhtilafların çözümünde Kanun’daki bu karineler ve özel düzenlemelerden faydalanılmaktadır.

5846 sayılı Kanun ile korunmakta olan eser, sahibinin hususiyetini taşıyan ve Kanun’da sayılan her nevi fikir ve sanat mahsulleridir3. Bu bağlamda, sözkonusu Kanun’da düzenlenen davalar, eser sahipliğinin tespiti davası (15/3), tecavüzün ref’i davası (67, 68), tecavüzün men’i davası (69), maddi ve manevi tazminat davası (70/1- 2), elde edilen kazanç (70/3), haksız rekabet (TTK 56) ve kişilik haklarının korunmasına ilişkin hükümlere (TMK. 25, TBK 58) dayalı davalar (FSEK m. 83-86) şeklinde sayılabilir. Kanun kapsamında eser olarak yahut bağlantılı haklar kapsamında koruma sağlandığı gibi eser niteliğinde olmayan fikri ürünler için haksız rekabet yasağı kapsamında koruma sağlanmaktadır4.