Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Kooperatifler Hukukunda 
Açık Kapı İlkesi

Muktedir LALE

Bu çalışmada kooperatifler hukukunun temel bir ilkesi olan açık kapı ilkesi yasal düzenleme doğrultusunda Yüksek Mahkeme kararları ile birlikte incelenmiştir.

Türk Ticaret Kanunu Tasarısı, Yönetim Kurulu, Genel Kurul, Esas Sözleşme Değişikliği.

1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 1’inci maddesinde kooperatif "Tüzel kişiliği haiz olmak üzere ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek veya geçimlerine ait ihtiyaçlarını işgücü ve parasal katkılarıyla karşılıklı yardım, dayanışma ve kefalet suretiyle sağlayıp korumak amacıyla gerçek ve tüzel kişiler tarafından kurulan değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklık" olarak tanımlanmıştır. Bu tanım bağlamında kooperatiflerin bir unsurunun da "değişir ortaklı ve değişir sermayeli" oluşudur. Değişir ortaklı olmak hali, ortakların haklarını başkalarına devridir. Bu suretle ortak sayısı değişmemekle beraber, kişiler değişmektedir. Ancak, ortak sayısı sınırlandırılmamış ise kooperatife yeni ortak alınması da olanaklıdır. Değişir ortaklı olmanın bir sonucu da sermayenin değişmesidir. Çünkü ortak sayısı çoğalmakla bunların üstlendiği sermaye de artmaktadır.1

Kooperatifin amacı, ortakların girişi ve çıkışı açısından ona bir özellik verir. Kooperatifin kapısı, ekonomilerini geliştirmek isteyenlere; sağlamaya ve korunmaya gereksinim duyanlara kapatılamaz. Kooperatif, bir ticaret ortaklığı gibi belli sayıda kişilerin bir araya gelip, kâr elde etmek amacı ile sermayelerini ve "say"larını birleştirdikleri, kapalı bir kurum değildir. Kooperatif, bir ticari amaç izlemeyen, ortakların besinden içeceğe, konuttan dinlenmeye kadar, çeşitli günlük yaşam ihtiyaçlarını ve mesleklerine ilişkin gereksinimlerini, birleşerek sağladıkları, tek başlarına olmanın zayıflığını kooperatifleşmede buldukları bir kişi birliğidir. Onun için kooperatifte en önemli ilke, açık kapı ilkesidir. İlke, ortak sayısının belirli bir rakam ile sınırlandırılamaması, girmenin yöneticilerin veya bazı etkili kimselerin isteklerine değil; objektif şartların gerçekleştirilmesine bağlanması ve bu koşulların çok zorlaştırılmaması anlamını taşır. Açık kapı ilkesi kooperatifteki değişir ortaklık ve değişir sermaye unsurlarının da doğal bir sonucudur.2

Koopertifler Kanununun 1’inci maddesinde, kooperatiflerin değişir ortaklı teşekküller olduğu vurgulanmıştır. Kooperatiflerin bu özelliği "açık kapı ilkesi"nin uygulanması sonucunu ortaya çıkarmıştır. Değişik ortaklık hali, sadece "ortak sayısı" hususundadır; yoksa kollektif ve komandit şirketlerde olduğu gibi her ortak değişikliği statü değişikliğini icap ettirmez. Bilindiği üzere anonim şirketlerde "pay yeri" sabit olmasına mukabil, "pay sahibi" değişebilir. Kooperatiflerde ise, ne pay yeri ne de ortak adedi sabittir. Fakat, hemen şu yönü belirtmek gerekir ki, kooperatife girecek ortak sayısının asgari ve azami miktarını (statü ile) tespit ve tayin etmek, elbette mümkündür. Bu hal hiç şüphesiz ki, kooperatiflerin "değişir ortaklı" olma özelliğini ortadan kaldırmaz.3