Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Tüketicinin Korunması Açısından Mevzuatta Getirilen Son Değişiklikler Çerçevesinde Taksitle Satış Sözleşmeleri

Installment Sales Contracts According to Latest Changes in Turkish Consumer Protection Legislation

Utku TOPCAN,Çağlar ÖZEL

Üretimi desteklemek için tüketimi teşvik etmenin bir aracı olarak taksitle satışlar hususu, öteden beri tüketicinin korunması hukuku bağlamında dikkatle ele alınmış ve tüketicinin korunması düşüncesiyle yasa koyucunun dikkatini yoğunlaştırdığı bir sözleşme türü olagelmiştir. Hem TBK hem de TKHK’daki düzenlemeler dikkate alındığında, taksitle satışlar hususunda genelde alıcı, özelde ise tüketiciyi koruyucu birçok hüküm karşımıza çıkmaktadır. 6502 Sayılı TKHK ile de bu koruma, tüketiciye hiçbir gerekçe göstermeksizin tanınan cayma (geri alma) hakkı gibi, birçok alanda güçlendirilmiştir. Ne var ki, mevzuatta yer alan hükümlerin tam anlamıyla birbirleriyle uyumlu olmaması, bazı sıkıntıları da beraberinde getirmektedir. Bu çalışmamızda taksitle satış sözleşmesine dair mevzuat hükümleri, TBK ve TKHK bağlamında incelenecek ve özellikle 6502 Sayılı Kanun ile yapılan değişikliklerin tüketiciye olası yansımaları ele alınacaktır.

Taksitle Satış, Cayma (Geri Alma) Hakkı, Borçlunun Temerrüdü, Muacceliyet, Erken Ödeme.

For a long time, the issue of installment sale, as a means of encouraging consumption in order to promote production, has been sensitively addressed within the context of Consumer Protection Law and has been a contract type which the law-maker has directed so much attention on. Taking the Turkish Code of Obligation (TBK) and the Code on the Protection of the Consumer (TKHK) in hand, there are several provisions protecting buyer in general, and consumer in particular. This protection has been recently reinforced by the new Code on the Protection of the Consumer (TKHK) numbered 6502 in various areas, such as the right of withdrawal without any explanation. All these different regulations, however, are not in harmony which is why there still remain some problems on the issue. In this study, the regulations on installment sale will be looked at in the context of the Turkish Code of Obligation (TBK) and the Code on the Protection of the Consumer (TKHK) and possible effects of the recent regulations of the Code numbered 6502 will be discussed.

Installment Sale, The Right of Withdrawal, Default of Debtor, Maturity, Early Payment.

GİRİŞ

Taksitle satışlar öteden beri tüketicinin korunması hukuku bağlamında dikkatle ele alınmış ve genelde alıcının, özelde tüketicinin korunması düşüncesiyle yasa koyucunun dikkatini yoğunlaştırdığı bir sözleşme türü olagelmiştir. 19. Yüzyılın sonlarından itibaren, sanayileşmenin getirdiği üretim kolaylığı neticesinde elde edilen ürünlerin geniş kitlelere ulaştırılmasında bir pazarlama yöntemi olarak keşfedilen ve benimsenen taksitle satışlar, bu gün de tüketim ekonomisinde “üretimi desteklemek için tüketmeyi teşvik etmek” amacıyla uygulanmaktadır.

Taksitli satışlar hem Borçlar Kanunu’nda hem Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’da düzenlenmiştir. Daha önceleri yasal bir tanımı olmadığı için bu durum eleştirilmekte, İsviçre Borçlar Kanunu’nun getirdiği yasal tanımın hukukumuz açısından da kabul edilmesi gerektiği belirtilmekteydi.1 Eleştirilen bu durum zamanla bu tür sözleşmelerin tanımlarının mevzuata girmesiyle ortadan kalkmış oldu. Ne var ki mevzuatta yer alan hükümlerin tam anlamıyla birbirleriyle uyumlu olmaması neticesinde sorunların tamamen çözülmesi hususu da maalesef gerçekleşemedi. Aşağıda yeri geldikçe bu uyumsuzluklara değinme fırsatını bulacağız.

I. TAKSİTLE SATIM SÖZLEŞMESİNİN TANIMI VE İÇERİĞİ

Taksitle satışın tanımının yer almadığı 818 Sayılı mülga BK’nın aksine 6098 Sayılı TBK’da taksitle satış “Satıcının, satılan taşınırı alıcıya satış bedelinin ödenmesinden önce teslim etmeyi, alıcının da satış bedelini kısım kısım ödemeyi üstlendikleri satıştır” şeklinde tanımlanmıştır.2 Bununla birlikte “4. Tarafların hak ve borçları a. Peşinatı ödeme borcu ve sözleşmenin süresi” başlıklı 256. maddesinde getirilen “Alıcı, peşin satış bedelinin en az onda birini en geç teslim anında peşin olarak, satış bedelinin geri kalan kısmını da sözleşmenin kurulmasını izleyen üç yıl içinde ödemekle yükümlüdür. / Bakanlar Kurulu, satılanın türüne göre peşinat miktarı ile yasal ödeme sürelerini yarıya kadar indirebileceği gibi, iki katına kadar çıkartabilir” biçimindeki düzenleme, Borçlar Kanunu’nda düzenlenen taksitle satış sözleşmelerine aynı zamanda “alıcının en geç malın teslimi anında ifa etmekle yükümlü olduğu satış bedelinin en az yüzde onu oranındaki kısmını peşin olarak ödemekle yükümlü olduğu” unsurunun da eklenmesini gerektirmektedir. Bu tanım, malın tesliminin sözleşmenin kurulduğu an yapılması şartını aramaması noktasında 6502 Sayılı Kanun’un tanımı ile örtüşmekte olup bu kanundan farklı olarak “taşınırın satış bedelinin ödenmesinden önce teslimi” unsurunu da tanıma eklemiştir. Her ne kadar teslim anı 6502 Sayılı Kanun’da öngörülmemişse de, bedelin kısım kısım ödenmesinin yanında, malın teslim veya hizmetin ifasının, yine de bedelin “tamamının” ödenmesinden önce yerine getirilmesi, bu sözleşmelerin en önemli ayırt edici unsurlarındandır.3