Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

5941 Sayılı Çek Kanununa Göre Yeni Çek Türleri

Beşir Fatih DOĞAN

ÖZET:

Çalışmada 20.12.2009 tarihli ve 27438 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5941 sayılı Çek Kanunu ile getirilen yeni çek türleri ele alınmış, söz konusu çek türlerinin TTK kapsamında karşılaştırması yapılmış ve doktrinde gündeme gelen sorunlara değinilmiştir.

Anahtar Kelimeler: Çek Kanunu, Hamiline Çek, Tacir Çeki, Tacir Olmayan Kişi Çeki.

Giriş

14.12.2009 tarihinde TBMM’de kabul edilen 5941 sayılı Çek Kanunu, 20.12.2009 tarihli ve 27438 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Yeni Çek Kanunu, 3167 sayılı Kanundan1 farklı amaçlar güdülerek hazırlanmış bir kanundur. Ayrıca yeni Kanunun kapsamı da eski Kanuna göre daha geniştir. 5941 sayılı Kanun bir takım yenilikler getirmiştir. Ancak bu yenilikler temelde çekin niteliği ve şartları ile doğrudan ilgili değildir.

3167 sayılı Kanunun 1. maddesine göre, “çek kullanımı hakkındaki esaslar, çek hamillerinin korunmasına dair tedbirler ve uygulanacak müeyyideler” bu Kanunun kapsamını belirlemektedir. 5941 sayılı Kanunda ise çekin amacı ve kapsamı birlikte düzenlenmiş ve kanunun amacı ve kapsamı 1’inci maddede, “çek defterlerinin içeriklerine, çek düzenlenmesine, kullanımına, çek hamillerinin korunmalarına ve kayıt dışı ekonominin denetim altına alınması önlemlerine katkıda bulunmaya ilişkin esaslar ile çekin karşılıksız çıkması ve belirlenen diğer yükümlülüklere aykırılık hâllerinde ilgililer hakkında uygulanacak yaptırımları belirlemektir” olarak ifade edilmiştir2. Görüldüğü üzere yeni Çek Kanununun ekonomik bir takım amaçları bulunmaktadır ve bu sebeple de kapsamı genişlemiştir. Özellikle kayıt dışı ekonominin denetim altına alınması 5941 sayılı Kanunun temel hedeflerinden biridir3. Ayrıca kara paranın aklanması ve terörün finansmanın önlenmesi Kanunun kamu hukukuna ilişkin diğer amaçlarıdır. Kanunun genel gerekçesinin 20’nci maddesinde, “Tasarı Türk Ticaret Kanunu’nun çeke dair hükümlerinin aksine, ilgili çeşitli kişiler arasındaki hukuki ilişkileri ve bunların ihlalleriyle sonuçlarını düzenlememekte, çekin güvenilir bir ödeme aracı olmasını sağlayan, kayıt dışı ekonominin ve kara para aklanması ve terörün finansmanı ile önlenmesi hakkında kamu hukuku nitelikli düzen kuralları koymaktadır”.4 denilmek suretiyle yeni kanunda kamu hukukuna ilişkin düzenlemelere yer verildiği belirtilmiştir. Oysa Çek Kanunu özel hukuka ilişkin bir kanundur. Özel hukuka ilişkin bir kanunda, kamu hukukuna ilişkin hususlar ön plana çıkarılmıştır. Bu amaçlar, çekin güvenilirliğinin sağlanması ve çek hamillerinin korunması amaçlarının önüne geçmiştir ve bu sebeple eleştirilmektedir5. Kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınmasına yönelik düzenlemelerin, mali mevzuat kapsamında yapılmasının daha uygun olacağı da öneri olarak ileri sürülmüştür6.