Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Kamu Üniversitesi Döner Sermayeli
 İşletmelerinin Vergilendirilmesindeki
 Esaslar

Public University Revolving Fund Enterprises and Taxation 
Fundamentals

Hasan Tahsin KEÇELİGİL

Genel ve katma bütçeli kuruluşların kamu hizmetlerinin yerine getirilmesinde, bu hizmetlere bağlı olarak ticari, sınai, tarımsal, kültürel ve mesleki nitelik taşıyan faaliyetlerin yürütülmesi için ayrılan sermayelere “döner sermaye”, bu şekilde kurulan idarelere de “döner sermayeli işletmeler” denilmektedir “Kamusal döner sermaye” terimi sabit ve döner sermayeyi içeren ve faaliyetlerini bu şekilde yürüten ve sürdüren teşebbüs anlamına gelir. Döner sermaye işletmeleri, devletin temel hizmetlerinin, yani kamu görevlerinin yürütülmesi sırasında bir ihtiyaç olarak doğan ve bu hizmetlerin yanında ticari veya sınai hizmetleri de yürütebilmek için kurulmuşlardır. Döner sermayeli işletmeler, vergi uygulamaları bakımından, iktisadi kamu müessesesi durumundadır. Bu müesseselerin vergilendirilmeleri hususunda zaman zaman çeşitli tartışmalar olabilmektedir. Bu işletmeler, kural olarak, Kurumlar Vergisi Kanunu ve Katma Değer Vergisi Kanunu dahilinde vergilendirilmeleri söz konusu olmakla beraber; büyük bir çoğunluğu ilgili kanunların istisnaları belirleyen hükümleri kapsamında yer almış ve vergiden muaf sayılmışlardır. Bu konuda da iktisadi, hukuki ve mali alanda farklı görüşler öne sürülebilmektedir.

Döner Sermaye, Döner Sermayeli İşletme, Vergi Mükellefi, Vergi Muafiyeti.

In the fulfillment of the public services of general and annexed corporations, the capital allocated for carrying out commercial, industrial, agricultural, cultural and professional activities depending on these services is called “Revolving Fund / Circulating capital” and the idles established in this way are called “Revolving Fund Enterprises”. The term “public revolving fund” fixed and revolving capital is included, and it means an enterprise that operates and continues its activities. The revolving fund enterprises were established as a necessity during the execution of the basic services of the state, ie. the public duties, and to carry out commercial or industrial services besides these services. Companies with revolving funds are economic public institutions in terms of tax applications. From time to time there are various debates about the taxation of these institutions. These enterprises are, as a rule, subject to the provisions of the Corporate Tax Law and the Value Added Tax Law, with a great majority of them being covered by the provisions of the relevant laws, which are exempted and tax exempted. In this respect, different opinions can be put forward in economic, legal and financial aspects.

Revolving Fund, Revolving Fund Enterprise, Taxpayer, Tax Exemption.

Giriş

Devlet, insanların bireysel çabalarıyla karşılayamadıkları kamusal nitelikli ihtiyaçları karşılamaya çalışan bir örgüttür. Devlet; bireylerin birlikte yaşamasını, bir başkasının haklarına ve özgürlüklerine saygı duyarak ve ihtiyaçlarına eşitlik ölçüsünde cevap verecek yapıda oluşmasını sağlamalıdır. Bu ihtiyaçlar bireylerin, toplum varlığının devam etmesi için oluşan ihtiyaçlar olup, ancak devlet gibi bir örgütün sağlayabildiği ihtiyaçlardır. Bunlar eğitim, güvenlik, sağlık, adalet ve benzeri sayılabilecek; ancak bir örgüt tarafından hakkaniyet ilkesi gereği herkesin aynı ölçüde faydalanmasına imkân verecek olan temel ihtiyaçlardır. Devlet; sürekliliğini devam ettirmek zorundadır. Bu devamlılığı sağlayabilmek için ekonomik açıdan kalkınmasını sağlamalıdır. Devletlerin amacı, sahip oldukları ülkeyi ekonomik, beşerî, sosyal yönden en iyi şekilde yönetebilmektir. Ekonomik yönden kalkınma ve devamlılık, sadece sanayileşmeyi sağlayarak kâr amacı güden işletmeler kurarak değil; hizmet amacı güden işletmeler de kurarak sahip olduğu ülke ekonomisine yön vermektedir.1

Döner Sermaye Kavramı

Döner sermaye, genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerine kanunlarla verilen asli ve sürekli kamu görevlerine bağlı olarak ortaya çıkan ve genel idare esaslarına göre yürütülmesi mümkün olmayan mal ve hizmet üretimine ilişkin faaliyetlerin sürdürülebilmesi için, kamu idaresine bağlı olarak kurulmuş işletmelere tahsis edilen sermayeyi, işletme ise verilen sermayenin tahsis amacını gerçekleştirmek üzere kurulan döner sermaye işletmeleri olarak tanımlanmaktadır.2 Döner sermayeli işletmeleri, genel ve katma bütçeli idarelerin asli görevlerini yürütürken ortaya çıkan ve genel idare esaslarına göre yürütülmesi mümkün olmayan mal üretimine ve hizmet ifasına ilişkin faaliyetlerin değerlendirilmesi amacıyla kurulup söz konusu idarelere bağlı olarak faaliyet gösteren ve genel olarak tüzel kişiliğe sahip olmayan işletmeler şeklinde tanımlamak mümkündür.3

Döner Sermayeli İşletmelerin Türkiye’de Gelişimi

Osmanlı İmparatorluğu’nda, imparatorluk süresince kamu kuruluşlarında döner sermaye uygulamasına yer verilmemiştir. Türkiye’de döner sermayeli işletmeler, 1925 yılından itibaren genel bütçeli dairelere bağlı olarak kurulmaya başlanmış, sonradan katma bütçeli idarelere, belediyelere, hatta özel idarelere de bağlı olarak kurulduğu görülmüştür. En eski döner sermayeli işletmeler, 26.1.1925 tarihli ve 549 sayılı “Ziraat Müesseselerine Sabit Sermaye Vaz’ına Dair Kanun”la kurulmuştur.4 Söz konusu 549 sayılı Kanunda sabit sermaye cümlesi geçse de aynı Kanunun 1’inci maddesinde, sabit sermaye kavramının döner sermaye anlamında kullanıldığı belirtilmiştir.5 Bu Kanunla tarım okulları ile haralara ve çiftliklere döner sermaye verilmesiyle, Türk kamu ekonomisine ilk defa “döner sermaye işletmesi” girmiştir. Döner sermaye deyimi ilk defa, 27.1.1927 tarihli ve 968 sayılı “Milli Matbaa Tahsisatının Mütedavil Sermaye Halinde İstimaline Dair Kanun”da kullanılmıştır.6