Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Arabuluculuğun Ticari Uyuşmazlıkların
 Çözümüne Sunduğu Avantajlar ve
 Bu Avantajların Etkin Kullanımına 
İlişkin Öneriler

Advantages Granted to the Resolution of Commercial Disputes by way of Mediation and Advices on the Efficient Use of these Advantages

Zeynep TUNCER

Arabuluculuk, ülkemizde son yıllarda gelişmeye başlamış bir alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Bununla birlikte, günümüzde, arabuluculuk, yoğun olarak işçi-işveren uyuşmazlıklarında uygulanmaktadır. Arabuluculuğun, ticari uyuşmazlıkların çözümünde de tercih edilebileceğinin açıklanmasında yarar vardır.Arabuluculuk, devlet yargısına göre, ticari uyuşmazlık içinde olanlara zamandan ve masraftan tasarruf sunmakta ve ayrıca, onların menfaatlerine uygun olarak, ticari uyuşmazlığın tam bir gizlilik içinde çözümlenmesini sağlamaktadır.Ancak, ticari uyuşmazlık içinde olan tarafların arabuluculuğun sunduğu bu avantajlardan tam olarak fayda sağlayabilmeleri için, arabuluculuk sözleşmelerini ve arabuluculuk tutanağını doğru bir şekilde düzenlemeleri gerekir.

Ticari Arabuluculuk, Arabulucu, Online Arabuluculuk, Arabuluculuk Sözleşmesi, Arabuluculuk Tutanağı, İcra Edilebilirlik Şerhi.

Mediation is an alternative dispute resolution method developed in our country in recent years. Nowadays, mediation is intensively used in employees-employers disputes. It is important to explain that mediation may also be preferred in the resolution of commercial disputes.When compared to judicial courts, mediation saves time and cost and also, in line with the parties’ benefits, ensures resolution of commercial disputes in strict confidentiality.However, in order that the parties in commercial dispute may benefit from those advantages to the fullest extent, they have to correctly prepare their mediation agreement and mediation report.

Commercial Mediation, Mediator, Online Mediation, Mediation Agreement, Mediation Report, Annotation on Enforceability.

Giriş

Bir uyuşmazlığın mahkeme dışında, tarafsız bir üçüncü kişi olan arabulucunun katılımıyla taraflarca çözümlenmesi olarak tanımlanabilen1 arabuluculuk, ülkemizde, 2013 yılında 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun2 (“Arabuluculuk Kanunu”) yürürlüğe girmesiyle gerçek anlamda tanınmış ve günümüzde oldukça aktif olarak uygulanmaya başlanmıştır.

Arabuluculuk Daire Başkanlığı’nın resmî internet sitesinde yer alan istatistikî bilgilere göre, arabuluculuk, %90 oranında işçi-işveren uyuşmazlıklarında, %2 oranında telif haklarından kaynaklanan tazminat ve alacaklarda, %2 oranında maddi ve manevi tazminatlarda ve %6 oranında diğer uyuşmazlıklarda uygulanmaktadır3. Görüldüğü üzere, arabuluculuk, ticari uyuşmazlıkların, başka bir ifadeyle, taraflardan en az biri için ticari özellik arz eden bir konudan kaynaklanan veya ilgili mevzuatta ticari uyuşmazlık olarak düzenlenmiş uyuşmazlıkların4 çözümünde henüz taraflarca fazla tercih edilen bir alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemi değildir. Oysa günümüz ticari ilişkilerinin yoğunluğu ve hızı dikkate alındığında, ticari uyuşmazlıkların taraflarca arabuluculuk faaliyeti kapsamında çözümlenmesinin çok daha etkin bir alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemi olduğu düşünülmektedir. Zira arabuluculuk, ticari uyuşmazlıkların taraflarına, hem zamandan ve paradan tasarruf etmelerini, hem de uyuşmazlık ile ticari bilgilerinin gizli kalmasını sağlar.

Yukarıda anılan bu avantajların Arabuluculuk Kanunu tarafından büyük ölçüde sağlandığı görülse de, Arabuluculuk Kanunu’nun uygulandığı yaklaşık üç yıllık süre zarfında, bu avantajların daha etkin bir şekilde sağlanabileceği ortaya çıkmıştır. Bu kapsamda, Arabuluculuk Kanunu’nda bazı değişiklikler öngören 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Tasarısı (“Arabuluculuk Kanunu Tasarısı”) hazırlanmış ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Adalet Komisyonu tarafından 20 Haziran 2017 tarihinde kabul edilmiştir5.