Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Kadına Karşı Şiddet-Cinsel Şiddet Kavramı ve
 Türk Ceza Kanunu m. 102’ye Genel Bakış

Violence Against Women-Sexual Violence and
General Overview of Article 102 of Turkish Criminal Law

Özlem Yenerer ÇAKMUT

Türkiye’nin önemli ve ciddi sorunlarından olan şiddet ve özellikle kadına karşı şiddet her geçen gün artarak devam etmektedir. Konu artık basit bir suç algısından çıkartılarak insanlık suçu boyutunda ele alınması gereken ciddiyet kazanmış durumdadır. Şiddetin bir türü olarak ortaya çıkan cinsel şiddet ise oldukça yaygın boyutlardadır. Çoğunlukla farklı nedenlerle ortaya çıkmayan, çıkartılmayan ve bu nedenle de adliyeye de yansımayan ve istatistiklere geçmeyen büyük bir sorundur üstelik. Sadece ülkemiz için değil tüm dünya için büyük bir problemdir. Türk Ceza Kanunu’nda da kadına yönelik cinsel şiddete ilişkin düzenleme bulunmakla birlikte sorunu çözmek bakımından yeterli olduğunu ifade etmek mümkün gözükmemektedir.

Kadına Karşı Şiddet, Kadına Karşı Cinsel Şiddet, Türk Ceza Kanunu’nda Kadına Karşı Cinsel Suçlar, Kadının Cinsel İstismarı, Cinsel Taciz.

Violence, especially violence against women, that is important and serious problem of Turkey, increases day by day. The issue should not be approached as a simple perception of crime; indeed, it should be argued as a crime against humanity.

Sexual violence which emerges as a type of violence is relatively common. Due to different reasons, most of the time, the big problem does not reveal, cannot be revealed, therefore the problem does not reflect on judiciary and also on the statistics. It is not only the problem of Turkey, but also the problem of whole World. Despite the regulation in Turkish Criminal Code, it is not possible to say that’s enough to solve the problem.

Violation Against Women, Sexual Violation against Women, Crime of Sexual Assault Against Women in Turkish Criminal Code, Sexual Assault of Women, Sexual Assault.

Giriş

Toplumu oluşturan bireyler arasında fiziksel veya psikolojik farklılıkların olması doğaldır. Ancak bu farklılıklar birini diğerinden üstün kılmaz. Farklılıklarımız zenginliklerimiz olduğu için birlikte yaşayacağımız hayatımıza güzellikler katarlar. İnsan, sadece insan olması nedeniyle saygıyı hak etmektedir. Kadın erkek olması, genç ya da yaşlı olması Büyük ya da küçük kadın veya erkek hiç kimse fiziki veya psikolojik bir zorlama ve baskı altında kalmadan yaşamını devam ettirebilmelidir. Kendini her bakımdan güvende hisseden birey gerçek anlamda özgür olabilir.

Elbette toplumu oluşturan bireyler arasında fiziki veya psikolojik farklılıklar olabilir. Ancak bu durum birinin ötekinden üstün olduğu anlamına gelmemektedir. Farklılıklarımız sadece çeşitliliklerimizdir. Farklılıklarımızı birbirimizi incitmek, aşağılamak, onurunu kırmak, dışlamak için kullanmak ise acizliktir.

Uluslararası düzenlemelerde insanların eşit, özgür oldukları bireyler arasında ayrım yapılamayacağı ifade edilmekte, metinlerle hüküm altına alınmaktadır. Ulusal düzlemde ise devletler, uluslararası yükümlülüklerinin gereği olarak iç hukuklarından düzenlemeye gitmektedirler. Fakat bu durum konunun gündemden düşmesine maalesef yetmemektedir.