Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

İşletme Gereklerine Dayanan Fesih

Dilek DULAY

ÖZET:

İş Kanununun 18. maddesi uyarınca, iş güvencesinin kapsamına giren hukuki ilişkilerde işveren fesih için işçinin yeterliliğinden, davranışlarından yahut işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan sebeplere dayanmak ve bunu ispat etmek zorundadır. İşletme ve işyeri gereklerine dayanan her feshin temelinde bir işletmesel karar yer almaktadır. İşletmesel kararın feshe olanak tanıyabilmesi için bir takım koşulları taşıması gerekmektedir. Bu çalışmamızda iş sözleşmesinin işletmenin, işyerinin yahut işin gereklerinden kaynaklanan sebeplerle feshedilmesinin koşullarını, iş sözleşmesinin feshine temel oluşturan işletmesel kararın taşıması gereken özellikleri ve uygulamada sıklıkla karşımıza çıkan bir işletmesel karar olan işyeri kapatmanın geçerli olabilmesi için gerekli olan şartları, Yargıtay uygulaması çerçevesinde inceleyeceğiz.

Anahtar Kelimeler: İşletme gereklerine dayanan fesih, işletmesel karar, işletme gerekleri, işyeri kapatma, teknolojik sebeplere dayanan fesih, ekonomik sebeplere dayanan fesih, işin/işyerinin gereklerinden kaynaklanan fesih, geçerli nedenle fesih .

I. Giriş ve Kavram

İşverenin girişim özgürlüğü ve yönetim yetkisi ile işçilerin işten çıkarmalara karşı korunması arasında belirli bir dengenin gözetilmesi zorunluluğu günümüzdeki ekonomik ve teknolojik koşulların bir gereği olarak ortaya çıkmış ve İş K. m. 18/1 çerçevesinde hükme bağlanmıştır. Anılan hüküm uyarınca iş güvencesi nin kapsamına giren hukuki ilişkilerde işveren işçinin yeterliliğinden, davranışlarından yahut işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan sebeplere dayanmak ve bunu ispat etmek zorundadır. 18. maddenin gerekçesinde, işletme gereklerine dayanan fesihte feshi geçerli kılan nedenlerin, işyeri içinden ya da işyeri dışından kaynaklanabileceği belirtilerek, yeni çalışma yöntemlerinin uygulanması, işyerinin daraltılması, yeni teknolojilerin uygulanması, işyerinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi, bazı iş türlerinin kaldırılması gibi nedenler işyeri içinden kaynaklanan; sürüm ve satış olanaklarının azalması, taleplerin ve siparişlerin düşmesi, enerji sıkıntısı, ülkede yaşanan ekonomik kriz, piyasadaki genel durgunluk, dış pazar kaybı, hammadde sıkıntısı gibi nedenlerle işyerinde işin sürdürülmesinin olanaksız hale gelmesinin de, işyeri dışından kaynaklanan nedenlere örnek olarak gösterilebileceği belirtilmiştir. İşletmeden, işyerinden veya işyeri gereklerinden kaynaklanan bu sebepler, işçinin kişiliği ile ilgisi olmayan; buna karşılık yapılan işi veya sözleşmeyi ortadan kaldırıcı veya değiştirici nitelikte olan, işletmeye, işyerine ve yapılan işe ait ekonomik güçlükler ve teknolojik değişiklikler sonucu ortaya çıkan sebeplerdir1.

Günümüzde iş hukuku, sadece iş sözleşmesi temelinde yükselen dar anlamdaki iş ilişkilerine ilişkin değil; bunun yanında ekonomik değişimlere ve teknolojik dönüşümlere geçit veren ve uyum sağlamak zorunda olan bir hukuk dalı haline gelmiştir. İşletme gereklerine dayanan fesih neticesinde işten çıkarma, ekonomi ile sosyal ilişkinin odak noktasında yer almaktadır. İş hukuku, bir yandan ekonomik konjonktürün gereklerine ve teknolojik dönüşümlere uyum sağlamaya; öbür yandan da işçiyi korumaya yönelik bazı hakları ve güvenceleri düzenlemeye ve mevcut olanları da korumaya çaba göstermektedir. Bu noktada md. 18 hükmü, temelini Anayasada bulan çalışma özgürlüğü ile işçilerin işlerini koruma hakları başka bir ifadeyle Anayasal çalışma hakkı arasında bir denge kurmaktadır2.