Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Mağdur, Müşteki Hakları ile Bu Kişiler ve Vekillerinin Aramalara Katılması

Ersan ŞEN

ÖZET:

Ceza yargılamasında, delillerin toplanması ve/veya şüpheli ve sanığın yakalanması amacıyla başvurulan ve klasik koruma tedbirleri olarak bilinen yakalama, gözaltına alma, tutuklama, arama ve elkoyma tedbirleri, kişi hak ve hürriyetlerini yakından ilgilendiren birer araç niteliği taşıdıklarından, kanun koyucu tarafından düzenlendiği şekil ve şartlara sıkı sıkıya bağlı kalınmak suretiyle uygulanmalıdır.

Kişi hürriyeti ve güvenliğine kısıtlama getirmeleri sebebiyle faili yakalamak ve/veya delil elde etmek maksadıyla uygulanan koruma tedbirleri, ancak kanun koyucu tarafından gösterilen şekil ve şartların somut olayda gerçekleşmesi kaydıyla uygulama alanı bulabilirler. Aksi halde, kişi hürriyeti ve güvenliğine sınırlama getiren koruma tedbirlerinin tatbiki yoluna başvurulması, keyfi ve hukuka aykırı karar, emir ve uygulamaların önünü açacak, bunun neticesinde kamu görevlileri suç işlemiş olacağı gibi, elde edilen delillerin de hukuka aykırılığı kaçınılmaz şekilde gündeme gelecektir.

Anahtar Kelimeler: Arama, Elkoyma, Gözaltına Alma, Şüpheli, Sanık, Temel Hak ve Hürriyetler, Temel Hak ve Hürriyetlerin Sınırlanması, Koruma Tedbirleri.

Günümüzde suç işleyenlerin cezalandırılması amacıyla takip yetkisine sahip olan Devlet, bu yetkisini kullanırken yürürlükteki hukuk kurallarına uygun davranmalı ve bu kurallarla kendisini de bağlı tutmalıdır. 1982 Anayasasının 2. maddesinden de anlaşılacağı üzere Ülkemiz, “hukuk devleti ” ilkesini benimsemiş ve hukuk kurallarına bağlı kalacağını beyan etmiştir.

Ceza yargılaması hukuku, kişi hakları ve hürriyetleri ile çok yakın temas halindedir. Suç işlendiği iddiasıyla bir kimse hakkında soruşturma ve ardından kovuşturma açıldığında, o kişinin suç isnadı altında kalması, şüpheli ve sanık sıfatını kazanması ve adli makamlardan kaynaklanacak birtakım eylemlere ve işlemlere muhatap olması gündeme gelecektir.