Trafik Kazalarında Bilirkişilik

Mustafa DANIŞMAN

ÖZET:

Hâkimlerin uzmanlık gerektiren teknik konularda uzman olmaları beklenemeyeceği gibi, hâkimin teknik bilgiye sahip olması durumunda dahi bu bilgisini kullanamayacağı açıktır. Bu itibarla bilirkişiliğin kendisi bir delil olmamakla birlikte, bilirkişi incelemesi sonucu elde edilen iz, eser ve emarelerin delil olarak kabul edilebilirliği açısından bilirkişinin oyu ve görüşü her zaman alınabilir. Bu kapsamda uzmanlık gerektiren bir alan olan trafik kazalarında hâkimlerin bilirkişiye başvurmaları gerekli olup, çalışmada bu konunun ayrıntılarına yer verilmiştir.

Anahtar Kelimeler: Bilirkişilik, Uzmanlık Gerektiren Teknik Konu, Trafik Kazası, Kesin Delil, Trafik Kaza Raporu, Karayolları Trafik Kanunu.

Giriş

Ülkemizde, Adliye Mahkemelerindeki uygulamalarda, trafik kazaları nda mutlaka; diğer davalarda ise çoğunlukla bilirkişiye başvurulmaktadır. Trafik kazalarında, olayın başlangıcında trafik polisi veya görevli ekip olay mahallinde gerekli tutanağı düzenlemekte ve bu tutanak soruşturma evrakıyla birlikte Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmektedir. Trafik kaza raporu ve bilirkişilerin düzenlemiş oldukları tutanaklara ve raporlara taraflarca çoğu kez itirazda bulunulmakta ve bu itibarla da davalar fazlasıyla uzamaktadır. Dava dosyaları, çelişkili raporların düzenlenmesi nedeniyle birçok defa bilirkişilere tevdi edilmektedir.

Ülkemizde bilirkişiye başvurulması çok yaygın bir uygulamadır. Öyle ki uygulamada çokça görüldüğü üzere, söylenen bir sözün veya yazılan bir metnin suç oluşturup oluşturmadığı hususlarında bile hâkimlerin ya da savcıların bilirkişinin görüşüne başvurduğu görülmüştür. Bize göre dikkatsizlikle ve tedbirsizlikle meydana gelen olaylarda, teknik bir husus öne sürülmediği sürece bilirkişiye başvurulması Ceza Muhakemesi Kanununa aykırıdır.