Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Çoğulcu Demokrasilerde Parti İçi Demokrasi

Intra-Party Democracy in Pluralist Democracies

A. Tarık Gümüş

Çoğunluğun sınırlı egemenliği anlamına gelen çoğulcu demokrasi, gerek çoğunluğun yönetme hakkını kullanabilmesi gerekse azınlığın çoğunluğa dönüşebilmesinde, halkın yönetime katılımına dayanmaktadır. Günümüzde temsili bir biçimde işleyen demokrasilerde katılım, siyasi partiler aracılığıyla gerçekleşmektedir. Bu nedenle çoğulcu demokrasinin işlemesine önemli ölçüde katkıda bulunan siyasi partilerin, kendi iç yapılanmalarında demokratik ilkelere uygun hareket etmeleri, o parti içerisinde demokrasiye olan inancı ortaya koyması ve ideal çoğulcu demokratik bir rejime yaklaşılması açısından önemlidir. Ancak çoğulcu demokratik düzenin varlığı açısından zorunluluk arz eden husus; parti içi demokrasinin varlığı değil, siyasi partiler arasındaki mücadelenin demokratik esaslara uygun bir biçimde işlemesidir. Bu değerlendirmenin temelinde kendisi örgüt olan siyasi parti ile bir örgüt olmayan demokrasinin birbirine karıştırılmaması gerektiği düşüncesi bulunmaktadır. Bu durumda parti içi demokrasinin doğurabileceği çeşitli sorunlar da dikkate alınarak, parti içerisinde var olan talepler ile partinin düzen ve işleyişi arasında makul bir denge kurulmalıdır.

Çoğulcu Demokrasi, Siyasi Partiler, Parti içi Demokrasi, Parti Örgütlenmesi, Liderlik.

Pluralist democracy means the limited rule of the majority. This democracy approach is based on the rule of the majority and the right of minority may be the majority. This understanding is very important for people's participation in decision making process. Today due to the current representative democracy, participation is realised via political parties. Since political parties assumed a vital role in the functioning of pluralist democracy, they themselves must have their own internal construction of a democratic order. The presence of intra-party democracy, the ideal approach is important in a pluralist democratic regime. but it is not necessary for the existence of the democratic order. At this point, the organization itself is not an organization with a political party of democracy, and this point should not be confused. Also intra-party democracy can lead to various problems. Therefore a reasonable balance must be struck between demands within the party and organization and functioning of the party.

Pluralist Democracy, Political Parties, Intra-party Democracy, Party Organization, Leadership.

I. ÇOĞULCU DEMOKRASİ

Eski Yunanca “halk” anlamına gelen “demos” ve “yönetmek” anlamına gelen “kratein” sözcüklerinin birleşmesiyle oluşan demokrasinin sözlük anlamı “halk yönetimi”dir Bu itibarla demokrasi, iktidarın halk iradesinden kaynaklandığı düşüncesine dayanmaktadır1. Halk kavramı, demokratik yönetimin diğer siyasi sistemlerden ayırt edilmesinde en önemli unsurdur. Çünkü hiçbir yönetim şekli demokratik sistemdeki kadar halka dayandığı iddiasını taşımamaktadır. Bu iddianın temelini ise, demokrasilerde halkın seçme ve seçilme hakkına sahip olması oluşturmaktadır2. Halkın iradesine dayanan demokraside, siyasal kararların halkın iradesine uygun olması gerekir. Ancak bu noktada karşımıza halk ya da millet iradesinin eziciliği olgusu çıkmaktadır ki, bu da çoğunlukçu ve çoğulcu demokrasi ayrımını ortaya çıkarmaktadır3

Günümüzde sadece çoğunluğun yönetimine indirgenemeyecek olan demokrasi kavramı, başlangıçta çoğunlukçu şekilde anlaşılmıştır4. Kökenlerini Rousseau’da bulan çoğunlukçu demokrasi anlayışı, çoğunluğun oyunu almış olan kimselerin mutlak yönetimini öngörmektedir. Esasında demokrasinin mantıklı bir biçimde çoğunluğun yönetimini öngörmesini suiistimal eden bu yaklaşım, çoğunluğun makul sınırları aşarak mutlak belirleyiciliğini öngörmektedir5. Söz konusu yaklaşıma göre çoğunluk, sınırsız ve mutlak bir biçimde üstün ve yanılmaz niteliktedir. Çoğunlukçu demokrasi anlayışının çoğunluk iradesine yüklediği bu nitelikler; hem insan haklarının ihlal edilmesine yol açmakta, hem de demokrasinin en temel özelliği olan, azınlığın barışçıl olarak çoğunluğa dönüşmesini engellemektedir6. Çoğunlukçu demokrasinin sözü edilen sakıncalarını gidermek amacıyla benimsenen çözüm ise, çoğulcu demokrasidir.

Çoğulcu demokrasi yaklaşımında; çoğunluğun bilinçli olarak ya da yanılarak insan hakları, hukuk devleti ve demokrasiye aykırılık teşkil eden uygulamalara gidebileceği gerçeğinden yola çıkılarak, çoğunluğun yönetimi karşısında azınlıkta kalan kimselerin hak ve hürriyetlerinin korunması amaçlanmaktadır. Dolayısıyla çoğulcu demokrasi; çoğunluğun sınırlı egemenliği anlamına gelmektedir. Nitekim çoğulcu demokraside çoğunluğa ait olan yönetme hakkı, azınlık haklarıyla sınırlandırılmış bir anlam taşımaktadır7.