Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Transseksüellerin Sicil Cinsiyetini Değiştirmelerinde Kısırlık ve Ameliyat Zorunluluğu Türk Medeni Kanunu’nun 40. Maddesi Anayasa’ya Aykırı Mıdır?*

Aesthetic and Sterilisation Surgeries as Requirements for Legal Gender Recognition of Transsexuals:Is Article 40 of the Turkish Civil Code Unconstitutional?

Emre CUMALIOĞLU

İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi’nin Y.Y./Türkiye kararı ile Türk Medeni Kanunu’nun 40. maddesindeki, “üreme yeteneğinden sürekli yoksun olma” (kısırlık ve ameliyat olma koşulları tartışmaya açılmıştır. Bu çalışmada diğer ülke hukukları göz önünde bulundurularak, ameliyat ve kısırlaştırma koşullarının; transseksüel kişilerin özel hayatlarına, vücut bütünlüklerine hukuka aykırı müdahale oluşturup oluşturmadığı ve bu bağlamda Anayasa’ya aykırı olup olmadığı sorunu üzerinde durulmaktadır. Gelişen evrensel hukuk anlayışı ve buna uygun yapılan yenilikçi yasalar karşısında bahsedilen koşulun evrensel hukuka ve Anayasa’ya aykırılığı iddiasının ciddi olduğu düşünülmektedir.

Cinsiyet Değişikliği, Transseksüel, Kısırlık, Üreme Yeteneğinden Sürekli Yoksun Olma, TMK m.40, Y.Y./Türkiye, Sicil Cinsiyeti, Hormon Tedavisi, Ameliyat.

After the Y.Y./Turkey decision of the European Court of Human Rights, the conformity of Article 40 of the Turkish Civil Code with the Turkish Constitution is opened to discussion. In this Article, with the spotlight of foreign country codes, condition of sterilisation and surgery for the recognition of “new legal” gender by state will be examined from the view of its conformity with the Constitution. Developing universal notion of law and those codes which entered in to force according to new approach, shows us that the question on the constitutionality of Article 40 of the Turkish Civil Code should be taken seriously.

Transgender, Transsexual, Sterilisation, Y.Y. v. Turkey, Turkish Civil Code Art.40, Legal Gender, Hormonal Traeatment, Surgery.

İnsanlar, hukuken kadın veya erkek olarak ikiye ayrılır. Toplumda farklı yaklaşımlar olsa da hukuk, bedensel ya da ruhsal iki cinsiyete birden sahip olanları da hiçbir cinsiyeti kabul etmeyenleri de kadın ya da erkek olarak sınıflandırır. Kişinin cinsiyetinin hukuk düzenini, devleti ilgilendirdiği alanların başında aile hukuku gelmektedir, eşcinsel birliktelikler bazı ülkelerde yasal düzenleme konusu olsa da evlilik ile aynı değildir. Aile hukuku dışında cinsiyet ayrımı, Ülkemiz bakımından; zorunlu askerlikte, bazı işlerin görülmesinde (spor branşları, hayat kadınlığı gibi), sosyal güvenlik hukuku ve iş hukuku bakımından çalıştırılma, izin, emeklilik koşullarında, kadını koruyan yasalarda, zührevi hastalıklarla mücadelede1 ve cezaların infazında önemlidir.

Bazı ülkeler sicilde yazılı cinsiyette değişiklik yapmadan önce cinsiyet değişikliğine yönelik estetik ameliyat yapılmasını, bazı ülkeler kısırlaştırma ameliyatını, bazıları evli olunmamasını ya da alt soyun bulunmamasını, bazıları ise tamamını koşul olarak aramaktadırlar.

Hukukumuzda sicil cinsiyetinin (nüfus sicilinde yazan cinsiyeti “sicil cinsiyeti” olarak adlandıracağız)değiştirilmesi mümkündür. Ancak yıllar içinde bu değişiklik için farklı koşullar aranmıştır. 1988 yılında, Mülga 743 Sayılı (S.) Türk Kanunu Medenîsi’nin 29. maddesine eklenen fıkra ile ilk yasal düzenleme yapılmış (3444 sayılı Kanun2), 2002 tarihli Türk Medeni Kanunu’nun3 40. maddesi ile de önceki yasanın eleştirilen yönleri göz önünde bulundurularak yeni bir düzenleme getirilmiştir.