Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Cmr’nin Türk Hukukundaki Yeri ve 5718 Sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun ile İlişkisi

The Status of the CMR in Turkish Law and its Relation with the Turkish Code on Private International Law and International Procedural Law (code nr.5718)

Barış MESCİ

Bu çalışmada, eşyaların karayoluyla uluslararası taşınmasına ilişkin bir milletlerarası antlaşma olan CMR ve Antlaşma’da yer alan kanunlar ihtilâfı kuralları hakkında bilgi verildikten sonra, söz konusu Antlaşma’nın usul hukuku ve maddî hukuk açısından 5718 sayılı MÖHUK ile olan ilişkisi Yargıtay kararları da göz önünde bulundurulmak suretiyle ele alınmaktadır.

CMR, Kanunlar İhtilâfı, Uygulanacak Hukuk, Maddî Hukuk Kuralları, Usul Hukuku Kuralları, Lex Fori, Yabancılık Unsuru, Uluslararası Taşıma.

In this article, firstly we will furnish information on ‘The Convention on the Contract for the International Carriage of Goods By Road (CMR)’ and the conflict of laws rules therein. After that, the relation between the CMR and the Turkish Code on Private International Law and International Procedural Law (code nr.5718) with respect to the procedural and substantive law matters will be examined within the context of the Turkish High Court decisions.

CMR, Conflict of Laws, Applicable Law, Substantive Law Rules, Procedural Law Rules, Lex Fori, Cross-border Element, International Carriage.

Eşya taşıma hukukunu uluslararası alanda yeknesaklaştırma çabalarının karayolu taşımalarındaki görünümü olan ‘Eşyaların Karayolundan Uluslararası Nakliyatı için Mukavele Sözleşmesi’ (CMR1), Birleşmiş Milletler tarafından hazırlanmış bir milletlerarası antlaşmadır2. CMR ve bu antlaşmaya ek protokol, 4 Ocak 1995 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanmış3 ve 31 Ekim 1995 tarihi itibariyle Türkiye bakımından yürürlüğe girmiştir4.

CMR; maddî hukuk, usul hukuku ve kanunlar ihtilâfı kuralları içeren ve eşyanın karayolu ile uluslararası taşınmasına ilişkin sözleşmelerin şartlarına, bu tür taşımalarda kullanılan belgelere ve taşıyıcının sorumluluğuna ilişkin yeknesak bir düzenleme getirmeyi amaçlayan5 bir antlaşmadır. CMR’de karayoluyla eşya taşımasının bütün yönleri değil, esas itibariyle taşıma senetleri ve taşıyıcının sorumluluğu hususları düzenlenmektedir6. CMR’de hüküm bulunmayan hallerde uygulanacak maddî hukuk kuralları bakımından CMR’de genel bir kanunlar ihtilâfı kuralına yer verilmemiş fakat bazı konular bakımından birkaç özel kanunlar ihtilâfı kuralı getirilmiştir7. Bu nedenle, CMR’nin maddî hukuk kurallarıyla düzenlemediği ve kanunlar ihtilâfı kuralı da getirmediği hallerde, örneğin; sözleşmenin kurulması, sözleşmenin geçerliliği, yükleme-boşaltma-istifleme işlerinin hangi tarafa ait olduğu, devir-rehin-hapis hakkı, ifa yerinin neresi olduğu gibi konularda veya CMR’nin taraflara bir borç yüklediği fakat bu borca aykırı davranmanın müeyyidesini belirtmediği hallerde davanın görüldüğü âkit devlet hukukunun kanunlar ihtilâfı kuralları uygulama alanı bulacaktır8.

CMR’nin uygulanabilmesi için eşyanın taşıyıcıya teslim edildiği yer ve gönderilene teslim edileceği yerlerin farklı ülkelerde bulunması gerekir. Dolayısıyla, CMR kapsamına giren bir taşıma işi, niteliği gereği mutlaka yabancılık unsuru içerir. Türk hukukunda, yabancılık unsuru taşıyan özel hukuka ilişkin işlem ve ilişkilere uygulanacak hukuk, Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisi ve yabancı kararların tanınması ve tenfizi, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun9 (MÖHUK) ile düzenlenmektedir. Türk hâkimi, Türk kanunlar ihtilâfı kurallarını ve bu kurallara göre yetkili olan yabancı hukuku resen uygular (MÖHUK m.2/f.1). Bununla beraber MÖHUK, milletlerarası antlaşma hükümlerini saklı tutmuştur (m.1/f.2). MÖHUK’ta hüküm bulunan bir hususun Türkiye’nin taraf olduğu bir milletlerarası antlaşma ile de düzenlenmiş olması halinde milletlerarası antlaşmaya öncelik tanınması gerekmektedir. Dolayısıyla, karayoluyla eşya taşımalarına ilişkin olarak ortaya çıkan bir uyuşmazlığın CMR’nin kapsamına girmesi halinde Türk hâkiminin öncelikle CMR’ye başvurması gerekmektedir. Fakat CMR, eşya taşıma işini bütün yönleriyle düzenlemediği için, CMR’de hüküm bulunmayan hususlar bakımından uygulanacak hukukun MÖHUK uyarınca tespit edilmesi gerekecektir. CMR’de yer alan kanunlar ihtilâfı kurallarının Türk hukukunu işaret etmesi halinde ise Türk maddî hukuk kuralları uygulanacaktır.