Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Sınaî Mülkiyet Haklarının Mirasın Paylaşılmasına Konu Olması

Industrial Property Rights as Subject of 
Portion of Inheritance

Osman Umut KARACA

Niteliği itibariyle birer mülkiyet hakkı olan sınaî hakların,** diğer mülkiyet hakları gibi miras yoluyla intikal edebileceği ve mirasın paylaşılmasına konu olabileceği konusunda herhangi bir tereddüt bulunmamaktadır. Bununla birlikte, sınaî mülkiyet haklarının kendine özgü yapısı gereği, mirasın paylaşılması noktasında herhangi bir farklılık oluşturup oluşturmayacağını çözüme kavuşturan açık hukuki düzenlemeler bulunmamaktadır. Çalışmamız esas olarak; doktrindeki görüşler, yargı kararları ve Medeni Hukukun genel kuralları çerçevesinde anılan belirsizliğin giderilmesine yönelik çözüm önerileri getirmektedir.

Miras, Mirası Paylaşılması, Medeni Hukuk, Sınaî Mülkiyet Hukuku, Marka, Patent, Faydalı Model, Endüstriyel Tasarım, Coğrafi İşaret, Entegre Devre Topoğrafyaları.

Industrial Rights are property rights in essence and it is common ground that they can be inherited and be subject of portion of inheritance. However, when the very nature of the industrial property rights is taken into consideration, it is seen that there is no clear legal regulation about industrial property rights as subject of portion of inheritance. This study mainly brings out solution suggestions for the abovementioned problem in the framework of doctrinal opinions, court decisions and the general rules of civil law.

Inheritance, Portion of Inheritance, Civil Law, Industrial Property Law, Trademarks, Patents, Industrial Designs, Geographical Indications, Integrated Circuit Topographies.

GİRİŞ

Hukuk sistemi içerisinde Türk Özel Hukukunun temel normatif düzenlemelerinden olan ve 1926 yılında yürürlüğe giren 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi; gerek sosyal yaşamdaki gerek ise teknoloji ve hukuk alanındaki gelişmeler sebebi ile ihtiyaca cevap veremeyecek hâle gelmiş; bunun üzerine yeni bir kanun hazırlama süreci başlatılmış, 8 Aralık 2001 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu, 1 Ocak 2002 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Yine aynı gerekçelerle 27.06.1995 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname,1 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname,2 555 sayılı Coğrafî İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname,3 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname4 ve 30.04.2004 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Entegre Devre Topoğrafyalarının Korunması Hakkında Kanun5 ile 1879 tarihli İhtirâ Beratı Kanunu ve 03.03.1965 tarihli Markalar Kanunu yürürlükten kaldırılmıştır.6 Söz konusu normatif düzenlemeler hakkında olumlu ve olumsuz eleştiriler yapılmakla birlikte yeni düzenlemelerin günün koşullarına daha uygun olduğu, daha fazla soruna çözüm getirdiği yadsınamaz bir gerçektir. Bununla birlikte anılan düzenlemeler; yürürlüğe girdikten sonra doktrin kaynaklı eleştiriler ve uygulamada karşılaşılan sorunlar nedeniyle gerek yasama organının iradesi gerek ise yargı organının kararlarıyla bazı değişikliklere de uğramıştır. Örneğin, 5650 sayılı Kanun ile mirasın tasarruf edilebilir kısmının kapsamını düzenleyen Türk Medeni Kanunu m. 505 hükmü değiştirilmiş, kardeşin saklı payını düzenleyen TMK m. 506/3 hükmü ise madde metninden çıkarılmıştır.

Kanun koyucu Miras Hukukunu, Türk Medeni Kanunu’nun Üçüncü Kitabı olarak 167-217 maddeleri arasında düzenlemiştir.7 Türk Medeni Kanunu’nun İkinci Kısım Üçüncü Bölümü’nde 207-213 maddeleri arasında ise münhasıran, çalışmamız bakımından önem arz eden mirasın paylaşılması konusu düzenlenmiştir.

Sınaî mülkiyet haklarının mirasın paylaşılmasına konu olması, her şeyden önce hak sahipliğinde değişikliğe yol açmaktadır. Sınaî mülkiyet mevzuatı, sınaî mülkiyet haklarının miras yoluyla intikaline ilişkin Türk Medeni Kanunu’ndan farklı düzenlemeler getirmese de sınaî mülkiyet haklarının kendine özgü yapısı gereği hak sahipliği ve hak sahipliğinde değişiklik, Miras Hukukundaki genel düzenlemelerden belli noktalarda farklılaşmayı da beraberinde getirmektedir. Çalışmamız, esasen bu farklılaşma üzerinden ilerleyecektir.