Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

2011 Libya Müdahalesi ve Uluslararası Hukuk

2011 Libya Intervention and International Law

Özhan HANCILAR

Bu makale 2011 Libya müdahalesini uluslararası hukuk perspektifinden inceleyecektir. Uluslararası toplumun Libya’daki insani krize verdiği karşılık kesin ve çabuk olmuştu. “Koruma Sorumluluğu” doktrini bu tepkinin şekillenmesinde önemli bir rol oynadı. Başlangıçta, Libya’daki askeri eylem örnek bir insani müdahale olarak takdir görmüştü. Ama bu ülkedeki güvenlik, Muammer Kaddafi’nin devrilmesinden sonra hızlı ve dramatik biçimde kötüye gitti. Müdahalenin başlangıçtaki başarısı, uluslararası toplumun Suriye İç Savaşı sırasında yaşanan katliamlardan sivilleri korumaktaki başarısızlığı nedeniyle ayrıca gölgelenmiştir.

Uluslararası Hukuk, İnsanî Müdahale, Koruma Sorumluluğu, Kuvvet Kullanma, Libya, İnsan Hakları.

This article will examine the 2011 Libya intervention from the perspective of international law. The international community’s response to the humanitarian crisis in Libya was decisive and quick. The doctrine of “responsibility to protect” played an important role in shaping this response. At first, military action in Libya was hailed as a model intervention. But security in this country deteriorated rapidly and dramatically after the ouster of Muammar Gaddafi. The initial success of the intervention has also been overshadowed by the failure of the international community to protect civilians from atrocities committed during the Syrian civil war.

International Law, Humanitarian Intervention, Responsibility to Protect, Use of Force, Libya, Human Rights.

GİRİŞ

Arap Baharı’nda yaşanan gelişmeler insani müdahale ve devlet egemenliği arasındaki çatışmayı yeniden gündeme getirmiştir.1 2011 Libya müdahalesi, hem bu zıtlığın insani müdahale lehine bozulduğu nadir örneklerden biri olduğu; hem de, şu ana kadar, Arap Baharı’nın kuvvet kullanma eylemine konu olan tek vakasını teşkil ettiği için, uluslararası hukuk açısından büyük önem taşımaktadır.

Uluslararası toplum, Libya örneğinde, kendi ülkelerinde yoğun insan hakkı ihlallerine maruz kalan sivilleri korumaya yönelik sorumluluğunu yerine getirmiştir. Bu nedenle, anılan kuvvet kullanma eyleminin, özellikle yeni bir kavram olan ve ilk kez bir müdahaleye kaynaklık eden “Koruma Sorumluluğu İlkesi” çerçevesinde, gelecekteki insani müdahalelere de örnek oluşturacağı beklentisi oluşmuştur.

Ancak bu iyimserlik kısa süreli olmuş; uluslararası toplumun Suriye’deki sivillerin çektiği acılara gösterdiği duyarlılık, Libya müdahalesiyle kıyaslanmayacak ölçüde düşük profilli olmuştur. Bu da insani müdahalenin seçiciliğini bir kere daha kanıtlamıştır. 2015’in ilk günlerinde Mali Dış İşleri Bakanı terörizmin Sahra Afrika’sında yayılmasını engellemek ve Libya’da merkezi yönetimi yeniden tesis etmek için uluslararası müdahale çağrısı yaparken,2 Muammer Kaddafi’nin yine aynı tür bir müdahalenin yardımıyla devrilmesinin üzerinden 3.5 yıl bile geçmemişti. Başarılı bir insani müdahale örneği olarak görülen 2011 müdahalesinden sonraki bu kısa sürede ülke rakip silahlı gruplar arasında bölünmüş hale geldi.