Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Türk Yargı Organları İçtihatlarında Mülkiyet Hakkının Kapsamı ve Sınırlanması

The Scope And Limits of Right to Property in 
the European Court of Human Rights And 
Turkish Judicial Bodies Decisions

Ali Akkurt

Türkiye’de yasal düzenlemeler, idari işlemler ve yargı kararları yoluyla mülkiyet hakkı ihlal edilen kişiler tarafından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde Türkiye aleyhine çok sayıda başvuru yapılmıştır. İlgili başvurular hakkında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından benzer gerekçeler ortaya konularak ihlal kararları verilmiştir. Bu ihlal kararları üzerine, Türkiye’de mülkiyet hakkı ihlallerini ortadan kaldırmak için birtakım yasal düzenlemeler yapılmıştır. Ayrıca Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay içtihatları da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatları referans alınarak değişiklik göstermiştir. Bu çalışmada mülkiyet hakkının kapsamı ve sınırlanmasına ilişkin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatları ve Türk yargı organı içtihatları karşılaştırmalı olarak incelenecektir.

Mülkiyet Hakkı, AİHM, Kıyı, Orman, Kamulaştırma.

A large number of applications was made against Turkey in the European Court Of Human Rights (ECHR) by people whose right to property are violated through legislative regulations, administrative acts and judicial decisions in Turkey. Violation decisions were held by ECHR about the related applications with asserting the similar reasons. In accordance to these violation decisions, some legal arrangements were made so as to remove the violations of right to property. In addition, Constitutional Court, Court of Appeal and Council of State decisions has changed with reference to European Court of Human Rights decisions. In this study, European Court of Human Rights and Turkish judicial bodies decisions that are about scope and limits of right to property will be examined comparatively.

Right to Property, ECHR, Shore, Forest, Expropriation.

I. GİRİŞ

Mülkiyet Hakkı, demokratik anayasalarda ve uluslararası belgelerde temel bir insan hakkı olarak kabul edilip güvence altına alınmıştır. Mülkiyet hakkı, Türkiye’nin de taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS)1 Ek 1 No.lu Protokolü’nün 1. maddesiyle (Ek-P1/1)2 güvence altına alınmıştır3. AİHS Ek-P1/1 hükmü “Mülkiyetin Korunması (Protection of Property)” başlığı altında şu şekilde düzenlenmiştir:

“Her gerçek ya da tüzel kişi, mülkiyetinden/mamelekinden müdahale edilmeksizin yararlanma hakkına sahiptir. Hiç kimse, kamu yararı uyarınca ve yasanın ve uluslararası hukuk genel ilkelerinin öngördüğü koşullara tabi olarak mülkiyetinden yoksun bırakılması hali hariç, mülkiyetinden yoksun bırakılmayacaktır.

Ancak yukarıdaki hükümler hiçbir biçimde, bir Devletin, mülkiyetin genel yarara uygun olarak kullanılmasını denetim altına almak ya da vergilerin yahut diğer katkıların/yükümlülüklerin yahut para cezalarının ödenmesini temin etmek üzere gerekli gördüğü nitelikteki yasaları yürürlüğe koyması yetkisine halel getirmeyecektir."4