Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Ayrımcılık Bağlamında Sendikal Ayrımcılık

Discrimination, Within the Context of Trade Union Discrimination

Erbil Beytar

Ayrımcılık Türk İş Hukukunda Avrupa Birliği direktiflerinin etkisiyle düzenleme alanı bulmuş ve gelişerek günümüze kadar gelmiştir. 2012 yılında yürürlüğe giren Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’yla farklı bir boyut kazanmıştır. İş hayatının işleyişi içinde çok farklı konularda kendini gösteren ayrımcılığı anlamak ve anlatmak için birçok sınıflandırmaya gidilmiştir. Çalışmamızda; işe başlarken ayrımcılık, çalışma sırasında ayrımcılık ve iş sözleşmesinin feshinde ayrımcılık olmak üzere üç sınıfta ayrımcılığı ve özel olarak da sendikal ayrımcılığı inceleyeceğiz. Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nda sendikal ayrımcılığı inceledikten sonra, sendikal ayrımcılığın yaptırımı ve sendikal ayrımcılık tazminatındaki ispat sorununa değineceğiz.

Ayrımcılık, Sendikal Ayrımcılık, Pozitif Ayrımcılık.

The notion of “discrimination” has been included in Turkish Labour Law through the impact of the EU Directives, and it has received a greater attention in the Trade Unions and Collective Labour Agreement Act entering into force in 2012. The Act adopted an approach classifying different forms of discrimination depending on the peculiarities of the work environment. This Article discusses “discrimination” in three stages: at the time of (i) commencing the employment, (ii) terminating the employment contract and (iii) during the employment. It particularly examines the “trade union discrimination”. The discussion begins with exploring the concept of “trade union discrimination” envisaged in the Trade Unions and Collective Labour Agreement Act. Thereafter, the issues of “trade union discrimination” sanctions and compensation as well as the problem of proof are looked into.

Discrimination, Trade Union Discrimination, Positive Discrimination.

§ GİRİŞ

İnsanlar arasında yaşanan ayrımcılığın geçmişi, günümüzden uzun zaman öncesine dayanır. Doğuştan gelen bazı fiziksel özelliklerle birbirinden ayrılan insanlar hukuken birbirine eşittirler. İnsanlar birbirine eşit olma ve adalet içinde güvenlikle yaşama için devletler kurmuş ve hukuk düzenleri meydana getirmişlerdir. Ne var ki uygulama da ne hukuk düzenleri ve ne de yasalar insanlar arasında tam bir eşitlik sağlanmasına yetmemektedir.

Kişilerin farklılıklarından dolayı haksız olarak ayrıma tabi tutulması uygulama da bir çok alanda farklılıklar göstermektedir. Milliyet, din, mezhep, cinsiyet, etnik köken, engellilik gibi konularda ayrımcılık yapılabilir.

1976 yılında ilk defa AB direktiflerinde cinsiyete dayalı ayrımcılıkla alakalı düzenleme yapılmıştır ve daha sonra birçok alanda genişleyerek bu düzenlemeler yapılmıştır. 2012 yılında kabul edilen 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu ayrımcılıkla ilgili yeni düzenlemeler getirmiştir.