Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Dava Zamanaşımının Sirayeti

Enforcement of the Limitation of Action

Ersan ŞEN

Makale, aynı soruşturmaya ve kovuşturmaya konu suçtan dolayı birden fazla fail (müşterek fail, azmettiren veya yardım eden sıfatlarından birisini üstlenen) yönünden dava zamanaşımının nasıl hesaplanacağının incelenmesi hakkındadır.

Dava Zamanaşımı, Müşterek Fail, Azmettiren, Yardım Eden.

This paper is on the review of how the limitation of action will be calculated for more than one offender (with one of the titles accomplice, abettor or aider) due to offense subject of the same investigation and prosecution.

Limitation of Action, Accomplice, Abettor, Aider.

İşlendiği iddia edilen suç tarihlerinden sonra belirli bir sürenin geçmesine kadar mahkemenin kesinleşmiş hükmüyle, suçun ve failin veya faillerinin ortaya çıkarılamaması halinde takipsiz bırakılması anlamını taşıyan dava zamanaşımı, maddi hakikate ve adalete ulaşılmanın sınırlı bir süreye bağlanamayacağı ve engellenemeyeceği iddiası ile sürekli eleştirilmektedir. Dava zamanaşımını savunanlar ise, suçun işlendiği iddiası karşısında kamu otoritesinin sessiz kalamayacağı ve keyfi davranamayacağı, iddianın ve sorumlularının araştırılıp ortaya çıkarılmasında sınırsız bir süre olamayacağı, maddi hakikate ve adalete ulaşılmada azami sürelerin belirlenmesi gerektiği, bu nedenle de suça konu eylem ile fail veya faillerin araştırılmasında sınırlı süre kabul edilmesinden sakınca doğmayacağı ve bunun maddi hakikatin üstünün örtülmesi anlamına gelmeyeceği görüşüne katılmaktadırlar.

Belirtmeliyiz ki; dava zamanaşımı fikrine yakın dursak da, soykırım ve insanlığa karşı işlenen suçların yanında özellikle kasten insan öldürme, cinsel saldırı ve cinsel istismar suçlarının nitelikli hallerinde dava zamanaşımının kaldırılması fikri savunulabilir. Özellikle bu suçların ağırlığı, suçun ve faillerinin karanlıkta kalması, suçun zamanla ortaya çıkma ihtimali karşısında, korunan hukuki yararın öneminin “dava zamanaşımı” kavramına sıkıştırılmaması ve üstünlüğünün gözetilmesi gerektiği söylenebilir. Her durumda dava zamanaşımı sürelerinin daha da uzatılması gerektiği, bu açıdan üst sınırı beş yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adli para cezasını öngören suçlarda sekiz yıllık temel zamanaşımı süresinin kısa olup, uzatılması, örneğin en az on yıl olarak tayin ve tespitinde isabet olacağı ileri sürülebilir. Çünkü temel süreyi kesen veya durduran bir neden ortaya çıkmadıkça, dava zamanaşımının dolma ihtimali pek muhtemeldir.

Tartışma konumuz, aynı soruşturmaya ve kovuşturmaya konu suçtan dolayı birden fazla fail (müşterek fail, azmettiren veya yardım eden sıfatlarından birisini üstlenen) yönünden dava zamanaşımının nasıl hesaplanacağının ortaya koyulmasıdır.