Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Türk Borçlar Kanunu’na Göre Standart Sözleşmelerde İçerik Denetimi

Türk borçlar hukukunda sözleşme özgürlüğü ilkesi geçerli olmakla birlikte, ticari ve ekonomik hayatın hızlı şekilde sürekliliğini sağlamak için genel işlem şartları sözleşmelere dâhil edilmiştir. Bu durum uygulamada standart sözleşmelerin yaygınlaşmasına sebep olmuştur. Genel işlem şartlarının uygulamada sözleşmelere sıkça dâhil edilmesi yasal bir düzenleme ihtiyacını doğurmuştur. 818 sayılı Eski Borçlar Kanunu’nda yer almayan genel işlem şartları, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nda ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Genel işlem şartlarının sözleşmeye dâhil edilmesi ile özellikle karşı âkit aleyhine sözleşmedeki yasal denge bozulmaktadır. Bu durum standart sözleşmelerde denetim ihtiyacını doğurmuştur ve içerik denetimi de bunun gereğidir.

Sözleşme özgürlüğü, genel işlem şartları, standart sözleşme, içerik denetimi, yasal denge.

Although freedom of contract principle is valid in the Turkish Law of Obligations, in commercial and economic life, “general transaction conditions” are incorporated in contracts. This situation has led to the widespread use of standard contracts in practice. Therefore an intervention of legislature regarding “the general transaction conditions” is felt. Despite general transaction conditions were not regulated in the previous Turkish Code of Obligations No. 818, Turkish Code of Obligations No. 6098 regulates the general transaction conditions. Incorporating the general transaction conditions in the contracts, the legal balance between parties began to deteriorate especially against the non-negotiating party. This situation has given rise to the necessity of control on the general transaction conditions.

Freedom of contract, general transaction conditions, standard contract, content control, legal balance.

GİRİŞ

Modern iş hayatında bazı mal ve hizmetler, seri halde üretilip kitlelere sunulmakta ve bunlar için sayısız sözleşmeler yapılmaktadır. Bu mal ve hizmetleri kitlelere sunan girişimciler, hem her bir müşteri ile ayrı ayrı sözleşme müzakere etmenin zaman kaybından kurtulmak hem de aynı konuda farklı içeriklere sahip sözleşmelerin ortaya çıkması sakıncasını önleyebilmek için, bireysel sözleşmeden önce genel ve soyut olarak belirlenmiş şartlar hazırlamaktadırlar. Uygulamada girişimciler, kitlelere sundukları mal ve hizmetler ile ilgili olarak, genel ve soyut olarak belirlenmiş şartları içeren sözleşmelerin öngördüğü hükümler hakkında müzakerelerde bulunmamaktadırlar; önceden hazırlanmış bu genel ve soyut hükümler, diğer tarafça tartışılmadan kabul edilmektedir. Böylece gelecekte kurulacak bireysel sözleşmeler ile ilişkilendirilmek suretiyle belirsiz sayıda fakat aynı tip ve içerikte sözleşmeler düzenlenmiş olmaktadır1. Genel işlem şartları olarak adlandırılan önceden hazırlanmış bu genel ve soyut hükümlerin, özellikle kanunlarda düzenlenmemiş modern sözleşme tiplerine ilişkin önemli hak ve yükümlülükleri tespit ederek, hukuki güvenlik, istikrar ve akılcı bir standartlaşma sağladığı kabul edilmektedir. Böyle standart hale getirilmiş sözleşmeler hazırlamanın, hem girişimcileri zaman kaybından kurtardığı, hem de aynı konuda değişik sözleşmeler yapmanın yol açabileceği uyuşmazlıkları asgariye indirdiği, kurumların ekonomik faaliyetlerinde ve müşterilerle ilişkilerinde büyük kolaylık sağladığı kabul edilmektedir2.

Standart sözleşmelerin bu tür olumlu yönlerinin yanı sıra, bireysel sözleşmelerdeki müzakere aşamasını ortadan kaldırarak sözleşme formülerinin daima girişimcilerin çıkarlarına hizmet etmesi ve akdi ilişkiden doğabilecek bütün riskleri karşı tarafa yüklemesi olumsuz özellikleridir. Bu özelliği ile standart sözleşme, bireysel sözleşmenin karşısında yer almaktadır. Zira bireysel sözleşmelerde sözleşme serbestîsinin büyük ölçüde uygulanma imkânı vardır: Her iki taraf da sözleşme görüşmeleri sırasında kendi iradesi ile pazarlık yapma şansına sahiptir. Buna karşılık standart sözleşmelerde böyle bir imkân yoktur. Özellikle bankalar, sigorta şirketleri gibi kitlesel hizmet sunan kuruluşlar, genel işlem şartlarını içeren standart sözleşmeleri sıklıkla kullanmaktadırlar3. Doğrudan genel işlem şartlarını içeren veya genel işlem şartlarını ilişkilendirmek suretiyle bünyesine almış olan standart sözleşmelerin ayırıcı özelliği, hem genellikle güçlü tarafı teşkil eden firma tarafından konulmaları, hem de hükümlerinin müzakere edilmeden oluşturulmuş olmalarıdır. Bireysel sözleşmeden ayrılan bu özelliklerinden dolayı standart sözleşmelere özel denetim uygulanması gerekli görülmektedir4.

Genel işlem şartları soyut ve genel nitelikli kurallardan oluşmaktadır. Soyut olmaları, bu kuralların herhangi bir somut sözleşme ilişkisini düzenlemek için konulmamış olmalarını ifade eder. Genel olmaları ise, belirli kişiler düşünülmeksizin, belirli topluluklara yöneltilmiş olmalarını belirtir5. Genel olarak tamamlayıcı hukuk kurallarından farklı olan bu şartlar ile ileride doğması muhtemel ve anlaşmazlık konusu olabilecek her türlü durum ayrıntılı biçimde düzenlenmektedir. Bu suretle sözleşmenin diğer tarafına fazla bir hareket alanı bırakılmamakta ve girişimci menfaatine kesin çözümler öngörülmüş olmakta; dolayısıyla tamamlayıcı hukuk kurallarına çok sınırlı bir uygulama alanı kalmaktadır.