Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Milletlerarası Tahkim Kanunu’na Göre Hakem Kararlarının Kısmî İptali İmkânı

Fügen SARGIN

4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu’nun 15. maddesi ile milletlerarası unsurlu Türk hakem kararlarının iptal dâvası açılmak suretiyle hukuka uygunluk denetimine tâbi kılınabilmesi imkânı sağlanmış; maddenin (A) (III). paragrafında, “aynı zamanda hakemlerin tahkim anlaşmasının kapsamı dışında kalan konu(lar)da karar vermiş olması” iptal nedenini esas alan özel bir hükümle bu halde hakem kararının kapsam dışı kalan konuları içerir kısmının iptal edilebileceği öngörülmüştür. Bu suretle, kısmî iptal imkânının 15. madde ile en azından bu şart ekseninde kanunî bir gerekçeye kavuştuğu söylenebilecektir. Bununla birlikte, maddede yer alan bu özel hüküm ve temelinde yatan ayrılabilirlik prensibi (principle of severability) diğer iptal nedenleri bakımından kısmî iptal kararı verilebilmesi ihtimali/gerekliliği bağlamında bir tartışmayı da beraberinde getirmektedir. Bir başka ifade ile, Kanun’da yer verilen bahis konusu düzenlemenin, diğer iptal nedenlerine dayanılarak iptal kararı verilen hallerde hakem kararını tümüyle ortadan kaldıran bir sınırlama hükmü niteliği mi taşıdığı/taşıması gerektiği yoksa, diğer iptal nedenleri bağlamında dâvanın somut şartları gerektirdiğinde kısmî iptal kararı verebilme konusunda hâkimin takdir yetkisini sınırlamayan bir hüküm olarak mı yorumlanacağı/yorumlanması gerektiği çözüme kavuşturulması gereken bir soru olarak önem arz etmektedir. Bu soru ekseninde çalışmada, diğer iptal nedenleri bakımından da kısmî iptal kararı verilebilmesinin gerekliliği nedenleri üzerinde durulmuş ve bu gerekliliğin sonucu olarak, verilecek kısmî iptal kararlarında uygulamanın dayanak alacağı hukukî gerekçelerin mevcut kanunî düzenleme çerçevesinde elde edilebilirliği imkânı, halen uygulamada başvurulan hukukî gerekçe de dikkate alınarak tahlil edilmiştir.

Hakem kararı, kısmî iptal, kısmî bozma, usulî müktesep hak, ayrılabilirlik ilkesi, 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu.

As a general rule, final awards rendered pursuant to Turkish International Arbitration Act, No. 4686 may be set aside by the competent Turkish court only if the limited grounds spesified in the mentioned Act, article 15 are satisfied. Besides, the same article, paragraf (A)(III), which states that “… the award contains decisions on matters beyond the scope of the submission to arbitration, may be set aside, provided that, if the decisions on matters in the scope of the submission to arbitration can be separated from those not matters beyond the scope of the submission, only that part of the award which contains decisions on matters beyond the scope of the submission to arbitration may be set aside” also authorizes the Turkish courts to set aside the award partially.On account of the interpretation of the article depending on its literal meaning, it seems that its language explicitly or implidly refers legislative intent which prohibits the courts from applying principle of severability to all setting aside grounds mentioned in article. Nonetheless, by taking into account the function of the principle of severability, which is to lie at the root of this particular provision, of the main aim/object of the Act in its entirety, it is necessary to argue on the questions whether the principle of severability may be considered for entire setting aside grounds spesified in the Article, and if the answer is affirmative, whether the process of construction depending on purposive interpretation may be adequate to achieve this aim.In this context, in order to assist the Turkish courts’ interpretation within the limits of the article, this study aims to stress the nature of the Article 15(A)(III) and the probability and necessity to expand the scope of the principle of severability, by referring both literal and purposive meaning of the Act.

Arbitral award, partial setting aside, judgment partly reversed on, principle of severability/(seperability); vested rights, the Turkish International Arbitration Act, No. 4686 of 21 June 2001, The Civil Procedural Act, No. 6100 of 12 January 2011.

GİRİŞ

Milletlerarası unsurlu iç hakem kararlarının, tahkim yeri (hakem kararının verildiği yer - country of origin) mahkemeleri tarafından yargısal denetimi (judicial review) imkânı ile1 denetimin2 ve bu organlarca alınacak kararın niteliği, millî hukuk sistemlerinde çeşitlilik arz etmektedir3.

Bu çeşitlilik4, denetim mekanizmalarının vereceği kararın, tahkim yargılamasına yeniden başvuru olanağı5, hakem(ler)in yetkisi6, hakem kararı üzerindeki etkisiyle,7 başlatılacak yeni tahkim yargılamasının ilkinin devamı olup olmadığı ve buna bağlı hukukî sonuçları da8 farklılaştırmaktadır. Aynı denetim mekanizmalarını tercih eden millî hukukların uygulamalarında dahi gözlemlenen bu farklı yaklaşımlar ekseninde9 genel bir saptama yapmak gerekirse, Türk hukukunda, milletlerarası unsurlu Türk hakem kararlarının Türk mahkemelerince denetlenmesi imkânını mümkün kılan ve bu denetimi, “iptal” ve iptal talepleri hakkında verilen kararların “temyiz”i ile “kanunda belirlenen şartlarla sınırlı” biçimde “şeklî anlamda sağlayan” bir yaklaşımı benimseyen millî/milletlerarası hukuk metinleriyle paralellik içeren bir tercihin yapıldığı10; konuya ilişkin düzenleme getiren 2001 tarihli ve 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu11 (MTK) hükümlerinden hareketle söylenebilecektir12.

Bu çerçevede, MTK’nın “hakem kararlarına karşı kanun yolu” başlıklı Beşinci Bölümü’nde yer alan ve feragat edilebilirliği şartlarını da içerecek şekilde “iptal dâvası…”nı düzenleyen 15. maddesine bakıldığında, iptal nedenlerinin tek tek sayıldığı, -iptal sonrası başlatılan ikinci tahkim yargılamasının ilkinin devamı niteliği taşıyıp taşımadığına ilişkin bir ifade içermese de-, belirlenen sınırlı sayıdaki her bir iptal nedenine özgü tahkim yargısına yeniden başvuru imkânı ile, ilk hakem kararını veren hakemlerin yeniden yetkilendirilip yetkilendirilemeyecekleri sorularına açıklık getirildiği ve inceleme konumuzu teşkil eden, “iptal kararının hakem kararı üzerindeki hukukî etkisi”ni tayine yardım eden özel bir hükme yer verilmek suretiyle, hakem kararının hukuka aykırılık teşkil eden parçası itibariyle kısmen hükümsüz kılınabilmesinin mümkün kılındığı, ancak bu ihtimalin maddede, Kanun’da sayılan tek bir iptal/temyiz nedeni ekseninde kaleme alınmış olduğu yönünde bir tespit yapılabilecektir [(3). fık.].