Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Sigorta Sözleşmelerinden Kaynaklanan Taleplerde Zamanaşımı

Prescription in Demands Arising From Insurance Agreements

Kanunkoyucu, sigorta sözleşmelerinden kaynaklanan talepler hususunda genel hükümlerden ayrık ve özel düzenlemelerle zamanaşımı düzeni getirmeyi hedeflemiştir. Öncelikle, aktif zarar sigortaları ve bu arada can sigortaları için TTK m.1420 ile genel bir zamanaşımı süresi öngörmüşken; pasif sigortası niteliğindeki sorumluluk sigortaları hususunda TTK m.1482 ile farklı bir düzen öngörme ihtiyacı hissetmiştir. Diğer yandan, gerek 2918 sayılı KTK tarafından öngörülen ZMMS ve gerekse 4925 Sayılı Karayolları Taşıma Kanunu’ndaki adıyla “Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası”, bu hususlarda özel hükümler öngörerek, ilgili sigorta alanlarına ilişkin ayrıca zamanaşımı süreleri getirmişlerdir. Biz, zamanaşımını düzenlerken, bütün sigortalar için yeknesak düzenlemeler getirilmesinin daha isabetli olacağına inanmaktayız.

Sigorta Sözleşmesi, Aktif Zarar Sigortası, Can Sigortası, Sorumluluk Sigortası, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası, Zamanaşımı.

The legislator has aimed to bring prescription order by different and separated regulations from general provisions arising from insurance agreements. At first the legislator needed to provide prescription for active loss insurance and personal insurance by TTK law number 1420 while providing a different system for liability insurances, which have the characteristic of passive insurance, by TTK law number 1482. On the other hand, both ZMMS which is provided by KTK law number 2918 and by name “Compulsory Road Transportation Liability Insurance” in law number 4925 also brought prescription periods by legislating special provisions related to concerned insurance field. We believe that it would be more accurate to have uniform regulations for all insurances while preparing the prescription.

Insurance Agreements, Active Loss Insurance, Personal Insurance, Liability Insurances, Compulsory Road Transportation Liability Insurance, Prescription.

GİRİŞ

Bilindiği üzere, zamanaşımı kavramı, kanun tarafından tayin edilmiş şartlar altında ve belirli bir süre içinde alacaklının hareketsiz kalması sonucu, alacağın ifasını isteme yetkisini kaybetmesi olarak tanımlanır. Aybay'ın deyişi ile, "Zamanaşımı, bir alacağın uzun bir süre ileri sürülememesi sebebiyle, alacaklının bunu talep yetkisini kaybetmesidir"1. Zamanaşımı (müruruzaman), kanun tarafından belirlenen zaman dilimi içinde alacaklının alacağını elde etmek konusunda hareketsiz kalması nedeniyle, borçlunun ifadan kaçınma hakkına sahip olması ve böylelikle, alacağın dava edilmesine veya cebri icra yoluyla tahsil edilmesine engel teşkil etmesi şeklinde bir hukuki sonuç doğurur2.

Zamanaşımı kurumuna ilişkin genel düzenleme, 6098 sayılı TBK'nun 146 ile 161. madde hükümleri arasında yer almaktadır. Bu doğrultuda olmak üzere, eğer, kanunkoyucu farklı hukuki ilişkiler için başkaca özel zamanaşımı süreleri öngörmüş değilse, alacak haklarında uygulanacak zamanaşımı sürelerini sözü geçen hükümlerde aramak icap edecektir3.

Hemen ifade edelim ki, zamanaşımı borcu sona erdiren bir sebep niteliğinde değildir ve zamanaşımına uğramış bulunan bir borcun ifa edilmesi mümkündür. Zira, zamanaşımına uğrayan bir borç, eksik borç olarak devam eder. Fakat, davaya veya cebri icraya konu edilerek borçlunun, borcu yerine getirmeye zorlanması hâlinde, borçlu zamanaşımı def’ini ileri sürmek suretiyle buna karşı koymak ve böylece ifadan kaçınmak imkânına sahip kılınmıştır. Bununla birlikte, borçlunun bu def’i niteliğindeki savunmasını yargılama hukuku yönünden belirli zaman diliminde ileri sürmesi icap eder. Çünkü, hâkim de, zamanaşımı süresinin geçtiğini re’sen nazara alamaz. Bu bakımdan, zamanaşımına uğramış bir borcu ifa eden borçlunun, yapmış olduğu ifa geçerlidir ve sebepsiz zenginleşme teşkil etmez. Dolayısıyla borçlunun, bu şekilde yapmış olduğu ödemenin iadesini talep etmesi mümkün olmaz (TBK m.78/II)4.