Aile Yurdu Kurumunda Yapılması Gereken Yasal Değişiklikler
Ferhat ERÇİN
I. Genel Olarak Aile Yurdu Kavramı
Aile yurdu kurumu; bir kişinin maliki olduğu tarım ya da sanayiye özgülenmiş bir taşınmazını veya meskenini kural olarak hayatta olduğu sürece devam edecek şekilde tahsis etmesiyle oluşur. Aile yurdunu kuran kişi, kendisinin ve ailesinin ikâmet ya da geçimini sağlamak için taşınmazını özgüler. Haczedilemeyen, icra yoluyla satılamayan, ferağ edilemeyen aile yurdu; ekonomik sarsıntılara karşı aileyi korumak amacıyla düzenlenmiş bir kurumdur1.
Dolayısıyla, başkalarına devredilemeyen (satış, bağış, trampa vb), kiraya verilemeyen ve bir borç için rehnedilemeyen aile yurdu sayesinde; aile yurdunun sahibi, ölünceye kadar o konutta oturmak ya da o taşınmazın gelirleriyle geçinmek olanağını bulmakta ve gelecekteki iktisadi dalgalanmalardan korunmaktadır2. Yani, yurt sahibi kişi ve ailesine ekonomik yaşamın tehlikelerine karşı bir sığınak temin edilmiş olmaktadır3. Aile yurdu, ekonomik risklere karşı aileyi korumak için getirilmiştir4.
Aile yurdu müessesi, ilk olarak Kuzey Amerika’da ortaya çıkmış ve oradan da İsviçre Medenî Kanunu yoluyla, Türkiye’ye gelmiştir. Fakat, bu müessese bugüne kadar ne İsviçre’de ne de Türkiye’de ilgi görüp, uygulanmamıştır5. İsviçre’de aile yurdunun uygulaması bulunmadığından; bu kurum 26.06.1998 tarihli yasa ile İsviçre Medenî Kanunu’ndan çıkarılarak, yürürlükten kaldırılmıştır6.
