Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Dernek ve Vakıflara Ait İktisadi İşletmelerin Vergilendirilmesi Bağlamında, “iktisadi İşletme” Kavramı

Sedat Apak

5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun birinci maddesi ve 1 Seri Nolu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği hükümlerine göre, dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler Kurumlar Vergisi mükellefi olarak tanımlanmışlardır. Sosyal amaçlar için kurulmuş olan vakıf ve derneklerin meydana getirdiği faaliyetlerin kanunda ayrılmış olan niteliklere haiz alanları dernek ve vakıflara ait iktisadi işletme niteliği taşımakta ve vergiye tabi tutulmaktadır. Bu noktada “iktisadi işletme” kavramının net ve sağlıklı olarak belirlenmesi kolaylıklar sağlayacağı fiilinden hareketle, dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmelerin özellikli durumları ele alınarak incelenmeye çalışılmıştır.

Vakıf, Dernek, İktisadi İşletme, İstisna, Muafiyet.

The first article of 5520, the Income and Corporation Tax General Communiqué No. 1 Classified according to the provisions, associations and foundations of the economic enterprises are defined as corporate tax payers. Foundations and associations established for social purposes, its activities in the fields of law, associations and foundations devoted to fulfilling the criteria of the nature of economic operators to carry and are subject to tax. At this point, "economic operator" concept will provide a clear and efficient determination of the verb movement facilities, associations and foundations have been examined by considering the situation of economic operators featured.

Foundations, Economic Management, Exemptions, Exclusion

Günümüzde toplum hayatının önemli bir kısmında faaliyette olan dernek ve vakıflar ticari manada gelir etme dışında, ticari amaçlar yerine, kuruluşlarında belirttikleri uğraş, sosyal amaçlara hizmet etme ya da bu amaçlara ulaşma manası ile kurulur ve faaliyet gösterirler. Bu faaliyetler arasında, sosyal amaçlarını gerçekleştirmek ya da bu amaca hizmet etmek amacı ile kitap, dergi, gazete gibi devamlı ya da aralıklarla yayın yapmaları, piyango düzenlemesi, eğlence, konser gibi faaliyetlerde bulunmaları, ayrıca diğer iktisadi, ticari ya da zirai faaliyetler de örnek verilebilir.1

Bu noktada belirtilmelidir ki; dernek ve vakıfların amacı elbette ki ticari, sınai yada zirai kazanç elde etmek değildir. Derneklerin kuruluşlarındaki amaç tüzüklerinde, vakıfların kuruluşlarına temel teşkil eden saikler ise senetlerinde zaten belirtilmiş durumdadır. Dernek ve vakıfların iki ana geliri bulunmaktadır. Bunlar “bağış gelirleri” ile “kira ve faiz gelirleri” şeklinde iki ana grupta özetlenmektedir. Ancak belli sosyal amaçlar için kurulmuş olan vakıf ve dernekler, bu amaçlarını gerçekleştirmek amacı ile çoğu zaman, ücret karşılığı sürekli olarak mal ve hizmet tesliminde bulunmakta, yani diğer bir deyişle iktisadi işletme kurma aşamasına geçmiş olmaktadır.2

Bu tür tesisler, “iktisadi işletme” niteliğine ulaştığında 5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’na göre Kurumlar Vergisi mükellefiyetinin artık tesis edilmesi gerekmekte, bu kanunun birinci maddeleri hükümlerine göre ise, dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmelerin Kurumlar Vergisi hükümlerine tabi olduğu vurgulanmaktadır.3