Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

İşgücü Piyasalarında Centilmenlik Anlaşmaları ve Türk Rekabet Hukukunda Güncel Gelişmeler

Gentlemen’s Agreements in the Labor Markets and Recent Developments in Turkish Competition Law

Gökmen GÜNDOĞDU

4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun m.1 hükmüne göre bu kanunun amacı, özetle, “mal” ve “hizmet” piyasalarında rekabetin korunmasını sağlamaktır. Açıktır ki bu hüküm, “işgücü” piyasalarına yönelik herhangi bir açık düzenleme içermemektedir. Bununla birlikte, istihdam etmeme anlaşmaları, ücret ve çalışma koşullarının belirlenmesi anlaşmaları veya çalışanlara ilişkin rekabete duyarlı bilgi paylaşımı gibi eylemlerle, işgücü piyasalarında da rekabet ihlali pekâlâ mümkündür. Hatta bazı sektörlerde, teşebbüsler arasında bu tür “centilmenlik anlaşmaları”nın bulunduğu çalışanlar tarafından da uzun zamandır dile getirilmektedir. 01.04.2021 tarihinde Rekabet Kurulu, işgücü piyasalarındaki centilmenlik anlaşmalarına yönelik bir soruşturma başlatmış; 05.08.2021 tarihli ve 16.12.2021 tarihli kararlarıyla da soruşturmayı genişletmiştir. 02.08.2023 tarihinde Kurum’un internet sitesinde yapılan resmi duyuru ile de, 16 teşebbüsün birbirlerinin çalışanlarının istihdam edilmesini engellemeyi ve çalışan hareketliliğini kısıtlamayı konu alan istihdam etmeme anlaşması yaptıklarını tespit ettiğini duyurmuştur. Bu karar, Türk rekabet hukuku açısından önemli bir dönüm noktasıdır. Zira Kurul’un işgücü piyasalarında centilmenlik anlaşmalarını konu alan soruşturmaları oldukça nadirdir. Bu kararı ile Kurul, RKHK m.1’de açıkça sayılmasa bile işgücü piyasalarının da Kanun’un kapsamında olduğunu, aynı sektörde faaliyet göstermeyen teşebbüslerin işgücü piyasaları bağlamında rakip olabileceklerini ve RKHK m.4 bağlamında kartel benzeri bir anlaşma yapabileceklerini kabul etmiştir. Bu karar üzerine Kurul’un işgücü piyasalarını daha yakın takibe alacağını söylemek yanlış olmayacaktır. Bu çalışmada, Kurul kararlarından hareketle, işgücü piyasalarındaki rekabet ihlallerine ilişkin Türk hukukundaki son gelişmeler incelenmiş ve olası etkilerine ilişkin değerlendirme ve öneriler getirilmiştir.

Centilmenlik Anlaşmaları, Ücret Belirleme Anlaşmaları, İstihdam Etmeme Anlaşmaları, İşgücü Piyasalar, Rekabet Hukuku.

Article 1 of Code No. 4054 on the Protection of Competition (the Code) provides that the Code’s primary purpose is to ensure the protection of competition in markets for “goods” and “services”. However, this article does not contain clear regulations concerning “labor markets.” This lacuna has not prevented increasing prevalence of competition law violations in labor markets, often involving no-poaching agreements, wage and working conditions-fixing agreements, or the sharing of competitively sensitive information among competitors. Additionally, employees in certain markets have long complained about the existence of gentlemen’s agreements between businesses. The Turkish Competition Board (the Board) initiated an investigation into these gentlemen’s agreements. This investigation began with the Board’s decision dated 01.04.2021, expanded further with decisions dated 05.08.2021 and 16.12.2021. As a result of these investigations, the Board made an official announcement on its website on 02.08.2023, declaring that sixteen entities had engaged in gentlemen’s agreements to prevent the employment of each other’s employees and restrict employee mobility. This Board decision is a landmark development in Turkish competition law, as there have been only a few cases in which the Board has examined no-poaching agreements in labor markets. With this decision, the Board reaffirmed that labor markets fall under the scope of the Code, despite the absence of a specific mention in Article 1. It can also be inferred from this decision that businesses operating in different markets can become competitors and potentially violate Article 4 of the Code by creating a quasi-cartel in terms of labor markets. Following this decision, it is expected that the Turkish Competition Authority will intensify its scrutiny of labor markets. In this study, we analyze recent developments regarding gentlemen’s agreements in labor markets within the context of Turkish competition law and consider the potential effects of the Board’s decisions.

Gentlemen’s Agreements, Wage-Fixing Agreements, No-Poaching Agreements, Labor Markets, Competition Law.

1. Giriş

1982 tarihli Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın (AY) “II. Piyasaların denetimi ve dış ticaretin düzenlenmesi” başlıklı m.167/1 hükmü, “Devlet, para, kredi, sermaye, mal ve hizmet piyasalarının sağlıklı ve düzenli işlemelerini sağlayıcı ve geliştirici tedbirleri alır; piyasalarda fiilî veya anlaşma sonucu doğacak tekelleşme ve kartelleşmeyi önler.” hükmünü içermektedir. Rekabet hukuku açısından bu yükümlülük, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun1 (RKHK) ve bu Kanun uyarınca ihdas edilen Rekabet Kurumu aracılığı ile yerine getirilmektedir.2 Zira etkin bir rekabet piyasasını tesis etmek için gereken enstrümanların hukuki boyutunu rekabet hukuku oluşturur.3

RKHK’nın amacı m.1 hükmünde açıkça ortaya konmaktadır. Buna göre “Bu Kanunun amacı, mal ve hizmet piyasalarındaki rekabeti engelleyici, bozucu veya kısıtlayıcı anlaşma, karar ve uygulamaları ve piyasaya hâkim olan teşebbüslerin bu hâkimiyetlerini kötüye kullanmalarını önlemek, bunun için gerekli düzenleme ve denetlemeleri yaparak rekabetin korunmasını sağlamaktır.” Hükmün lafzı, RKHK’nın amacının sadece “mal ve hizmet” piyasaları ile sınırlandığı intibasını doğurmaya elverişlidir. Rekabet hukuku uygulamasının tarihsel olarak bu pazarlarda yoğunlaşması da bu algıyı desteklemektedir.

Diğer yandan RKHK’nın “Tanımlar” başlıklı m.3 hükmünün gerekçesi bu tartışma açısından önemlidir. Nitekim hükmün gerekçesinde “Bir bedel veya menfaat karşılığı yapılan fikri, bedeni veya her ikisi beraber yapılan faaliyetler hizmet olarak tanımlanırken, tanım, en geniş anlamıyla bankacılık, sigortacılık, para, kredi, sermaye, bilgi ve sair unsurları da içermektedir. Kuşkusuz, toplu pazarlık esasının kabul edildiği emek piyasası bu tanımın dışındadır.” ibaresine yer verilmiştir. Gerekçenin son cümlesinde “emek piyasası”nın açıkça zikredilmesi ve kapsam dışında tutulması, RKHK’nın kapsamın sadece mal ve hizmet piyasaları ile sınırlı olacağı algısını desteklemektedir.