Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Borçlunun Konutunda Haciz Yapılması (İİK m. 79/A)

Attachment Fulfill in the House of the Debtor (EBL art. 79/a)

Mesut KÖKSOY

Anayasa’nın 21’inci maddesine göre, hâkim kararı olmaksızın bir kimsenin konutuna girilemez ve buradaki eşyalara el konulamaz. İcra ve İflâs Kanunu’nun 80’inci maddesine göre ise, borçlunun konutunda haciz yapılabilmesi için mahkemeden bir karar alınmasına gerek yoktur. 7445 sayılı Kanun ile, Anayasa ve İcra ve İflâs Kanunu arasında bir uyum sağlanabilmesi amacıyla Kanun’a, konutta haciz başlığını taşıyan 79/a maddesi eklenmiştir. Buna göre, icra müdürü, borçlunun konutunda haciz yapabilmek için öncelikle haciz kararını icra mahkemesine onaylatmalıdır. İcra mahkemesi, haciz yapılması istenen yerin konut olduğunun anlaşılması hâlinde kararın onaylanmasına karar verir. Bu kararın icra dairesine bildirilmesi üzerine haciz işlemleri yapılır. Haciz yapılması istenen yerin konut olmadığının anlaşılması hâlinde ise icra müdürünün kararının kaldırılmasına karar verilir. Verilen kararlara karşı kanun yoluna başvurulamaz. İhtiyatî haciz hakkında ise söz konusu düzenleme uygulanmaz. Bu nedenle, konutta ihtiyatî haciz kararının uygulanabilmesi için icra mahkemesinden onay alınması gerekmez.

Konut Dokunulmazlığı Hakkı, Hukuk Devleti İlkesi, Konut Kavramı, Konutta Haciz, İcra Mahkemesi Kararı.

According to Article 21 of the Turkish Constitution, it is not allowed to enter a person's residence without a judge's decision and the belongings therein cannot be confiscated. According to Article 80 of the Execution and Bankruptcy Law, there is no need to take a decision from the court in order to fulfill attachment in the debtor's house. To ensure harmony between Constitution and the Law on Execution and Bankruptcy by the Law No. 7445, article 79/a, titled attachment on the house, has been added to the Law. Accordingly, the bailiff must firstly have the foreclosure decision approved by the enforcement court in order to fulfill attachment in the debtor's house. The enforcement court decides to approve the decision if it is understood that the place where the attachment is requested is a house. Upon notification of this decision to the enforcement office, attachment is carried out. If it is understood that the place where the attachment is requested is not a house, it is decided to cancel the decision of the bailiff. No legal remedy can be taken against the decisions. The aforesaid regulation does not apply to the provisional attachment. For this reason, it is not necessary to obtain the approval of the enforcement court in order to implement the provisional attachment decision in the house.

Right to Immunity of Residence, Rule of Law Principle, Housing Concept, Attachment in the House, Enforcement Court Decision.

GİRİŞ

Hak sahibinin kendiliğinden hak alması hukukumuzda yasaklanmıştır. Bireyler devletin organlarından hakkın korunması için talepte bulunabilirler1. Bu bağlamda bir kimseden para alacağı olan alacaklı, borçlusuna zor kullanmak suretiyle alacağını temin edemez. Gerektiğinde zor kullanma yetkisi devlete aittir2. Borçlunun borcunu kendi rızası ile ifa etmemesi hâlinde alacaklı, mahkemeden alacağı ilâm ile borçluya karşı ilâmlı icra takibi yapabileceği gibi doğrudan ilâmsız icra takibi de başlatabilir. Başlatılan icra takibi üzerine borçluya ait malvarlığı alacaklının alacağına yetecek oranda haczedilip satılır; satış sonunda elde edilen miktar üzerinden alacaklıya ödeme yapılır. Borçlunun mallarının haczedilebilmesi için bazı hâllerde borçlunun konutuna girilmesi gerekebilir. Konutta haciz yapılması, alacaklının alacak hakkının korunması bakımından önem taşımakla birlikte, borçlunun konut dokunulmazlığı hakkına müdahale edilmesini gerektirir. Anayasa’nın 21’inci maddesinde bir kimsenin konutuna mahkeme kararı olmaksızın girilemeyeceği düzenlenmiştir. Bu bağlamda alacaklının alacak hakkını temin için borçlunun konutunda haciz yapılmasının Anayasa’ya aykırılık teşkil edip etmediğinin tespiti önem arz etmektedir. Bu hususa ilişkin olarak 7445 sayılı Kanun ile İcra ve İflâs Kanunu’na 79/a maddesinin eklenmesinden önceki ve sonraki dönem bakımından ayrı ayrı değerlendirme yapılmalıdır.

7445 sayılı Kanun ile İcra ve İflâs Kanunu’na eklenen 79/a maddesi konutta haczi düzenlemektedir. Bu düzenleme uyarınca haciz yapılması talep edilen yerin konut olup olmadığının önceden tespit edilmesi; konut olduğunun tespiti hâlinde ise icra müdürünün haciz kararını icra mahkemesinin onayına sunması gerekir. Prosedürün bu şekilde yerine getirilmesinden sonra ise borçlunun konutunda haciz yapılabilir. Bu çalışmada öncelikli olarak konutta hacze ilişkin düzenleme getirilmeden önce, mahkeme kararı olmaksızın borçlunun konutunda haciz yapılmasının Anayasa’ya aykırılık teşkil edip etmediği değerlendirme konusu yapılacaktır. Daha sonra ise konutta hacze ilişkin getirilen yeni düzenlemenin detaylarına yer verilerek olası sorunlar üzerinde durulacaktır.

I. KONUT KAVRAMI

7445 sayılı İcra ve İflâs Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun3 ile konutta hacze ilişkin özel düzenlemeye yer verilmiştir. Bu bağlamda öncelikli olarak konut kavramına açıklık getirilmesi gerekir. Anayasa’da ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda konut dokunulmazlığına ilişkin düzenlemelere yer verilmiş olmasına rağmen, konut kavramının tanımı yapılmamıştır. Yine Türk Borçlar Kanunu’nda konut ve çatılı işyeri kiraları düzenlenmiş, ancak konut kavramının tanımına yer verilmemiştir. Türk Medeni Kanunu’nun 19’uncu maddesinde ise yerleşim yerinin tanımı yapılmıştır. Buna göre, “Yerleşim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir. Bir kimsenin aynı zamanda birden çok yerleşim yeri olamaz”. Bir yerin yerleşim yeri olarak kabul edilmesi için fiilen orada oturulması ve sürekli kalma niyetinin bulunması gerekir4. Konut kavramı ise yerleşim yeri kavramından farklı olup ondan daha geniştir5.