Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Hükümlülerin Oy Hakkı,
 Bireysel Başvuru Konusu Olabilir mi?

Akif Yıldırım

I. GİRİŞ

İnsan hakları kavramı, günümüzde herkesçe farklı şekilde içi doldurulmaya çalışılsa da, sözcük anlamı itibarıyla, “kişinin sırf insan olduğu için sahip olduğu hakları” ifade etmektedir1. İnsanlık tarihi boyunca bilimsel ve felsefi düşüncede gerçekleşen gelişim sonucunda tüm insanların, sırf insan olmalarından dolayı devredilemez bazı haklara sahip oldukları ve bu haklardan herhangi bir ayırımcılığa maruz kalmadan yararlanmaları gerektiği genelde kabul edilmiştir2.

Demokratik toplumlarda, seçme ve seçilme hakkının önemi yadsınamaz. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne (Sözleşme) Ek 1. No.lu Protokol’ün, “Serbest seçim hakkı” kenar başlıklı 3’üncü maddesine göre, “Her sözleşmeci taraf, yasama organının seçilmesinde milletin kanaatlerinin özgürce açıklanmasını sağlayacak şartlarda ve makul sürelerde gizli oyla serbest seçimleri yapmayı taahhüt eder”. Anayasa’nın, “Seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakları” kenar başlıklı 67’nci maddesinin birinci fıkrasında; vatandaşların, seçme, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkına sahip olduğu ilke olarak belirlenmiştir. Buna göre, oy kullanma hakkının temel bir insan hakkı olarak düzenlendiği görülmektedir.

Hukuk sistemimizde mahkûmlara yönelik oy kullanma yasağı, Anayasa’dan ve kanunlardan kaynaklanmakta ve kasıtlı bir suçtan kaynaklı hapis cezasının infazı için ceza infaz kurumunda bulunan tüm hükümlülere yönelik olarak, başkaca bir karara gerek duyulmaksızın (otomatik şekilde) uygulanmaktadır. Çalışmada, bu yasağın bireysel başvuru konusu olup olamayacağı, Anayasa Mahkemesinin konu bakımından yetkisi kapsamında incelenecektir.