Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Dilencilik Kabahati

The Misdemeanor of Begging

Emin KOÇ

Dilencilik kadim bir meslektir. Tarihsel süreç içerisinde karşılıksız edim elde etmek birçok dönemde toplumsal düzeni bozucu bir eylem olarak görülmemiştir. Dilencilik istisnaları olsa da günümüzde hukuk sistemlerinde toplumsal düzene aykırı bir faaliyet olarak düzenlenmiştir. Bu tercih sosyolojiden beslenmekte ve toplumsal düzene etkisine göre farklılaşabilmektedir. Bazı hukuk sistemleri bu eylemi serbest bırakırken bazı hukuk sistemleri suç, bazı hukuk sistemleri ise kabahat olarak düzenlemeyi tercih etmiştir. Bizim hukuk sistemimiz dilenciliği bir kabahat, dilendirmeyi (çocukları, beden veya ruh bakımından kendini idare edemeyecek durumda bulunan kimseleri dilencilikte araç olarak kullanmak) ise suç olarak düzenlemiştir. Bu tercihin bir yansıması olarak dilencilik Kabahatler Kanunu’nda düzenlenmiş ve kabahatlerin hukuki rejimine tâbi kılınmıştır. Kabahatlerin karşılığında öngörülen idari yaptırımlar ise idari işlem niteliğindedir. Kabahatler Kanunu, dilencilik ile hukuki esasların belirlenmesinde birçok konuda Türk Ceza Kanunu’na göndermede bulunmaktadır. Bu nedenle kabahatlerin hukuki rejiminin belirlenmesinde Türk ceza hukuku hükümleri uygulama alanı bulmaktadır. Özellikle hukuka uygunluk nedenleri ve kusurluluğu etkileyen haller Türk ceza hukuku hükümlerine göre belirlenmektedir. Ancak birçok husus doğrudan Kabahatler Kanunu’nda düzenlenmediği için uygulamada sorunlarla karşılaşılmaktadır.

Dilencilik, Kabahat, Yaptırım, Kolluk, İdari İşlem.

Begging is an ancient occupation. Although there are exceptions today, begging is regulated as an activity against the social order in legal systems. This preference is fed by sociology and may differ according to its effects on the social order. While some legal systems allow this act, some legal systems may prefer to regulate it as a crime and some legal systems as a misdemeanor. In our legal system, begging is a misdemeanor and making someone beg (using children as a tool in begging) is a crime. As a reflection of this preference, begging has been regulated in the Misdemeanor Law and has been subjected to the legal regime of misdemeanors. Administrative sanctions foreseen in return for misdemeanors are in the nature of administrative action. The Law on Misdemeanors in determining legal principles with begging makes reference to the Turkish Penal Code on some issues. For this reason, Turkish criminal law principles find an area of application in determining the legal regime of misdemeanors. In particular, the reasons for compliance with the law and the circumstances affecting the culpability are interpreted according to the principles of Turkish Criminal Law. However, since many issues are not regulated directly in the Misdemeanor Law, problems are encountered in practice. For this reason, it is necessary to make necessary arrangements regarding misdemeanors, taking into account the problems in practice.

Begging, Misdemeanor, Sanction, Law enforcement, Administrative Action.

GİRİŞ

Dilencilik insanlık tarihi kadar eski bir meslek ve alışkanlıktır. Çünkü dilencilik mutlak ihtiyaç duyulan bir değer/menfaat karşılığı olmaksızın salt bir alışkanlık olarak da yapılmaktadır. Dilenciliğin kökeninde sosyal -ekonomik faktörler etkilidir1. Günümüzde dilencilik, istisnalar olmakla birlikte birçok hukuk düzeninde farklı düzlemlerde kamu düzenini bozan bir eylem olarak kabul edilmiş ve yaptırıma bağlanmıştır2. Bizim hukukumuzda da suç olmaktan çıkarma eğiliminin bir örneği olarak dilencilik, suç olmaktan çıkarılmış ve idari para cezası öngörülen bir kabahat olarak düzenlenmiştir. Dünyada siyasi kargaşalar, savaşlar nedeniyle göçler artmış ve bu artışa koşut içsel faktörlerin de etkisiyle dilencilik kamu düzenini bozan yaygın bir ihlal haline gelmiştir. Ülkemizde de özellikle Suriye iç savaşı ile birlikte yoğun bir göç dalgası yaşanmış ve bu göç dalgasının dilencilik kabahatinin yaygınlaşmasına ciddi etkisi olmuştur.

Bu çalışmada dilencilik kabahatinin idare hukuku açısından hukuki rejimi ve bu kabahatten dolayı sorumluluğun esasları, Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen hukuka uygunluk nedenleri ve kusurluğu kaldıran hallerin dilencilik kabahati açısından uygulanabilirliği ve dilencilik kabahati sonucu öngörülen idari yaptırımlar incelenmeye çalışılmıştır.

I. GENEL OLARAK

Dilencilik, kişilerin manevi duyguları istismar ederek ihtiyaçlarını karşılamak veya “bir davranış kalıbı” olarak başkalarından para veya başka bir ekonomik değeri talep etmek olarak tanımlanabilir3. Dilenci ise bu çerçevede bir yarar talep eden kişidir. Dilencilik en kadim mesleklerden birisidir ve bu bağlamda dilenciliğin sosyal ve ekonomik birçok nedeni bulunmaktadır4. Ayrıca dilenciliğin yaşa, ihtiyaç nedenine, fiziksel duruma vb. sebeplere dayalı birçok türü bulunmaktadır5. Dilencilik amacıyla kişinin kendisini acındırması ve manevi duyguları istismar etmesi çok çeşitli şekillerde olabilir. Bu bazen karşılıksız bir menfaat talep etme şeklinde olabileceği gibi bazen de zoraki bir şey satmak, cam silmek, dua okumak gibi görünürde bir edimin karşılığı olarak da talep edilebilir6. Ancak bu edim aslında elde edilen menfaatin karşılığı olmaktan öte dilenciliği perdelemek amacıyla yerine getirilmektedir. Uygulamada da en çok karşılaşılan örnek olarak kâğıt mendil satıcılığında olduğu gibi dilencilik kabahatinden ve yaptırımından kaçınmak amacıyla seyyar satıcı gibi davranıldığı görülmektedir7. Dilenciliğin oluşabilmesi için menfaate gerçekten ihtiyaç duyulup duyulmaması kurucu bir unsur değildir. Ancak bir vakıa olarak bu yardıma gerçekten ihtiyaç duyulduğu haller (ekmek, süt istemek gibi) de olabilmektedir.