Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Mustafa ve Armağan Akın / Türkiye Davası

Case of Mustafa and Armağan Akın vs. Turkey

Fulya KESKİN

Başvuru no. 4694/03

Mustafa AKIN ve eşi 2000 yılında boşandılar. Yerel Mahkeme 12 yaşındaki Armağan’ın velayetini babaya, 7 yaşındaki Damla’nın velayetini anneye vermiştir. Ve aynı zamanda, ebeveynlerin çocukları belirli tatillerde, bayramlarda, hafta sonlarında ‘değiş-tokuş’ etmelerine karar vermiştir. Baba Mustafa AKIN, çocuklarının birlikte büyüyemediklerini, birlikte vakit geçiremediklerini söyleyerek, hafta sonlarını birlikte geçirmeleri için hukuki süreç başlatmış, ancak sonuç alamamıştı. AİHM’deki dava sürecinde ise Türkiye, çocukların aynı mahallede yaşadıklarını ve birbirlerini görmelerinin anneleri tarafından engellendiğini belirtmişti. AİHM, çocuklar arasındaki akrabalık bağlarının çok önemli olduğunu belirterek, Türkiye’nin “aile yaşamı hakkına saygı göstermediği” sonucuna vardı, Baba ile çocuğa manevi tazminat olarak 15 bin avro ödenmesine karar verdi.

AİHS 8. Madde, Kardeşlerin Birlikte Yaşaması.

The first applicant Mustafa Akin is a Turkish national, father of Armağan (the second applicant) and Damla Akin. In 1999 Akın’s wife instituted divorce proceedings and the couple was divorced in 2000. The wife asked for the custody of both children, but was only accorded custody of her daughter who was 7, while the applicant was accorded custody of his son who was 12. The Ödemiş Court also decided that the parents would exchange the children for some – very short – periods during the year, especially around dates of festivities. The applicant requested the national Court to adapt this custody rule, by granting him the custody over both children for one weekend and to his wife the other weekend. This request was rejected on 19 December 2000 by the Ödemiş Court. It held that, “although diligence had to be shown to satisfy the needs of the parents and their children and to improve the ties between them, ordering Damla to spend every weekend with her father would mean a continual change of environment for her and would confront her with variations in discipline”. The applicants appealed and referred in their appeal to a number of decisions of the Court of Cassation. According to those decisions, the applicable law and procedure required domestic courts to ensure that access arrangements do not prevent the children of divorced parents from seeing each other. The appeal was rejected by the Court of Cassation on 29 April 2002 which considered that the Ödemiş Court had “adequately examined the evidence available to it and that its conclusion had been in accordance with the applicable legislation”. The applicants complained that the decision of the domestic court preventing the two children from seeing each other infringed their right to respect for their family life within the meaning of Article 8 of the Convention. In 6 April 2010 The Court found a violation of article 8, reiterating its principle that “the mutual enjoyment by parents and children of each other’s company constitutes a fundamental element of “family life” within the meaning of Article 8 of the Convention” and ruled Turkey to award applicants with EUR 15,000 for non-pecuniary damages.

Echr Article 8, Siblings Living Together.

I. KARARA KONU OLAYIN ÖZETİ

Mustafa AKIN ve eşi Ödemiş’te yaşamaktadırlar. 30 Eylül 1999 tarihinde Mustafa AKIN’IN eşi boşanma davası açmıştır. Çift, 23 Haziran 2010 tarihinde boşanmıştır. Mustafa AKIN’ın eşi, iki çocuğun da velayetini istemiştir. Ama mahkeme 12 yaşında olan erkek çocuğun velayetini babaya, 7 yaşında olan kız çocuğun velayetini çocukların yaşlarını gözeterek anneye vermiştir. Armağan (erkek çocuk, ikinci başvuran) babasıyla, Damla (kız çocuk) annesiyle yaşamaktadır. Mahkeme, ebeveynlerin çocuklarını belirli bayramlarda, hafta sonlarında ve tatillerde “değiş tokuş etmelerine” karar vermiştir.

II. ÇÖZÜMÜ GEREKTİREN HUKUKİ SORUN

Başvuran, kendisi ve oğlunun aynı şehirde ve eski eşiyle kızına çok yakın bir yerde yaşamalarına rağmen Ödemiş Mahkemesi’nin kararının, iki çocuğun birbirini görmelerini ve kendisinin de her iki çocuğuyla birlikte zaman geçirmesini engellediğini iddia etmiştir. Bu durumun, çocuklar için geri dönüşü olmayan psikolojik sorunlara yol açtığını ileri sürmüştür. Sokakta birbirilerini gördüklerinde dahi anneleri tarafından birbirleriyle konuşmaları engellenen çocukların her haftasonu birbirlerini görebilmelerini talep etmiştir. 30 Kasım 2000 tarihinde birinci başvuran (Mustafa AKIN) Ödemiş Mahkemesi’nden her iki çocuğun da bir hafta kendisinde diğer hafta eski eşinde kalmasını sağlayacak geçici tedbire hükmetmesini talep etmiştir. Bu şekilde, çocukların birbirleriyle iletişimlerinin kopmayacağını ve iki haftada bir hafta sonlarını çocukları ile birlikte geçirme fırsatına sahip olacağını ileri sürmüştür.