Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Bitcoin’in İflas Hukuku Anlamında Tanımlanması ve Tasfiye Aşamasında Karşılaşılabilecek Olası Sorunlar

Definition of Bitcoin in the Meaning of Bankruptcy Law and Possible Problems That May be Faced in the Liquidation Phase

Sezgin AKTEPE ARTIK

Bitcoin’in henüz net bir tanımı yapılamamakla birlikte bu tanımlama, alacaklıların tatmin edilmesi bakımından iflâs aşamasında önem kazanmaktadır. Bu makale ile bitcoin’in iflâs hukuku bakımından yaratabileceği bazı zorluklara dikkat çekilmesi amaçlanmaktadır. Bitcoin nedir? Bir para birimi mi yoksa başka bir emtia mıdır? Bu çalışmada, bitcoin ile hangi değerin ilişkilendirilebileceği ve iflâs memurunun bu değere nasıl erişeceği, bu değerin alacaklılar arasında nasıl dağıtılacağı gibi sorulara yanıt aranmaktadır.

Kripto Para, Bitcoin, Blok Zinciri, İflâs Hukuku.

What exactly bitcoin is still unclear which could be significant during insolvency, when creditors are looking to realize on their claims. This article is aimed at pointing out some of the challenges bitcoin poses for insolvency and bankruptcy. What is the nature of bitcoin? Is it a currency or another form of property? The article raises the issue of what asset or value may be associated with bitcoin and how that an insolvency officer can Access, realize on and distrubute that value among the debtor’s creditors.

Cyrpto Currency, Bitcoin, Blockchain, Banktruptcy Law.

Giriş

İlk kez 2010 yılında beş sentin1 altında işlem görmeye başlayan Bitcoin, 2013 yılında bir anda değer kazanarak 1,200.00 Amerikan dolarını2 aşmış3 ve böylelikle finans ve teknoloji piyasalarının dikkatini üzerine çekmeyi başarmıştır. 2017 yılında, değeri hızlıca yükselerek 19,738 Amerikan doları seviyesine çıkmış; 2018 yılında yaşadığı keskin düşüşten sonra, 1 Ocak 2019’da 3,817 Amerikan dolarına kadar gerilemiştir. Bu yazının kaleme alındığı 2023 Ocak ayında, bir Bitcoin 23.205 Amerikan dolarına4 eşittir5 . Bitcoin ve diğer kripto paraların bu kırılganlığı, maddi bir varlığı olmamasına ve neredeyse tamamen kendisine yönelik talebe bağlanmaktadır6 . Değerindeki bu oynamaların yarattığı güvensizliğe rağmen Bitcoin ve benzeri kripto paralara olan ilgi her geçen gün artmakta ve bu doğrultuda kullanım alanları yaygınlaşmaktadır. Kullanım alanının yaygınlaşması ve sektörel bazda oyun kurucu olarak kabul edilen global ölçekli şirketler tarafından bir değişim aracı olarak kabul edilmeye başlanması7 , kaçınılmaz olarak hukuk sistemlerinin dikkatini çekmişse de hak ettiği ilgiliyi görmemektedir. Blok zincir teknolojisi, teknoloji ve iş dünyasını meşgul ederken yasa koyucular ve yargı organları gelişmelere ayak uydurmak konusunda çekimser davranmaktadır. Bu tutum, 90’lı yılların başında elektronik ticaretin ortaya çıkmasıyla yaşanan gelişmelere benzetilebilir8 .

Bitcoin’in etkileşim içinde olduğu hukuk dallarının başında ticaret hukuku9 , vergi hukuku, icra ve iflâs hukuku gelmektedir. Bitcoin ve diğer kripto paraların henüz tüm hukuk sistemleri bakımından kabul gören evrensel bir tanımı yapılmamıştır. Bitcoin bir para mıdır yoksa başka bir malvarlığı unsuru mudur? Bu tanım iflâs hukukunda Bitcoin sahibi müflisin alacaklıları bakımından nasıl bir sonuç doğurur? Alacaklılar bu değerin nasıl farkına varacak, iflâs memurları tarafından nasıl bir işleme tabi tutulacaktır? Bu sorulara verilecek yanıtlar bugün bir hukuk sisteminden diğerine10 ve hatta aynı hukuk sistemi kapsamında bir hukuk dalından diğerine değişiklik göstermektedir. Bu çalışmada mukayeseli hukuk sistemlerinin konuya yaklaşımı üzerinde durulacak yeri geldikçe diğer hukuk sistemlerinden örnekler verilerek Türk iflâs hukuku bakımından önerilerde bulunulacaktır.

Bitcoin, diğer kripto paralarla ortak özellikler taşıdığından Bitcoin bakımından sürmekte olan tartışmalar diğer kripto paralar bakımından da çoğunlukla geçerli olmakla birlikte bu çalışma özellikle Bitcoin ile sınırlı tutulmuştur. Ayrıca belirtilmelidir ki Bitcoin’in iflâs hukuku tarafından ele alınma şekli icra hukuku bakımından da sonuç doğuracaktır. Şüphesiz Bitcoin ve diğer kripto paraların icra ve iflâs hukuku açısından etraflıca değerlendirilmesi gerekir ancak böyle bir çalışma bir makalenin boyutunu aşacağından burada yalnızca iflâs hukuku bakımından değerlendirmelere yer verilmektedir. Bu kapsamda I. Bölümde Bitcoin’in temel özellikleri, nasıl doğduğu, işlevleri ve finans çevrelerince devrim olarak nitelendirilmeye aday blok zincir teknolojisi üzerinde durulmaktadır. II. Bölüm’de Bitcoin’in işlevleri göz önünde tutularak bir tanımı verilmeye çalışılmaktadır. Nihayet III. Bölüm’de Bitcoin sahibinin iflâsı halinde Bitcoin’in iflâs masasına dahil edilip edilmeyeceği sorunu tartışılmıştır. IV. Bölüm’de ise İflas tasfiyesinde karşılaşılabilecek olası sorunlar üzerinde durulmuştur. Bu çerçevede alacaklıların tatmini bakımından hangi çarelerin uygulanabileceği, Bitcoin değerinin iflâs tasfiyesine nasıl dahil edilebileceği hususunda önerilerde bulunulmaktadır. Bitcoin’le ilgili teknik konulara ilişkin bilgiler, yalnızca bu makalenin konusunu ilgilendirdiği ölçüde, aşağıda “I. Bitcoin’in Temel Özellikleri” başlığı altında ele alınmıştır.

I. Bitcoin’in Temel Özellikleri

Elektronik ödeme araçları fikri yeni olmamakla birlikte, blok zincir (blockchain) teknolojisinden faydalanan halka açık defterlerin kullanılmasıyla son yıllarda farklı bir yöne doğru hızla gelişim göstermiştir. Kripto para, “işlemlerini güvenceye almak için kriptografi yani şifreleme kullanan, çalışma şekli nakite alternatif bir değişim aracı olarak tasarlanmış bir dijital varlık, bir sanal unsurdur11 . Bitcoin ve diğer kripto paralar esas olarak, mevcut ödeme sistemlerindeki sorunlara alternatif olarak yaratılmışlardır. Bitcoin ilk kez 2009 yılında, bir kişi veya birden fazla kişiden oluşan bir grup program yazılımcısı olduğu hususunda tartışma olan “Satoshi Nakamoto” ismiyle yaratılmıştır12 . Tüm dağıtılmış defter teknolojisi sistemlerinde olduğu gibi sistemin kuralları önceden belirlenmiştir ve sistem maksimum yirmi bir milyon adet Bitcoin’den oluşacak şekilde tasarlanmıştır13 . Bugün için değeri on binlerce lirayı bulan Bitcoin, daha küçük birimlere ayrılmaktadır. Bir bitcoin, 1000 mili-bitcoin, 1.000.000 mikrobitkoin, 100.000.000 satashi’ye eş değerdir14 .

Dijital ekonomide bir değer tutma ya da değişim aracı olarak tasarlanmış kripto paralar birçok farklı formdan oluşabilmekle birlikte geneli için ortak sayılabilen bazı özelliklere sahiptirler15 . En temel özellikleri, merkezi bankacılık sisteminin aksine tümüyle merkeziyetsiz olmalarıdır16 . Bunun anlamı, bir devlet kurumu tarafından takip edilemez, yönetilemez ve kontrol edilemez olmasıdır17 . Her bir kripto paranın merkeziyetsizliği umumi işlem veri tabanı olan dağıtık muhasebe defteri (ledger) olarak işlev gören bir blok zincirinden gelmektedir18 . Bitcoin, blok zinciri teknolojisini kullanan ilk kripto paradır19 .

Kripto paralar, kayıtlı oldukları muhasebe defterlerinin güvenliği, kırılması neredeyse imkânsız şifrelerle sağlandığı için güvenli görülmektedirler. Bunun yanında merkezi bir kurumun regülasyonlarına tabi olmadıklarından ve tek bir otorite tarafından kontrol edilemediklerinden keyfi uygulamalar ya da politik sebeplerle değerine müdahale edilememektedir. Bu bağımsızlık, kripto paralanın ilgi çeken ortak özelliklerinden biridir. Paraya benzer işlevlere sahip olmalarına rağmen, kripto para birimi sahibinin parayı fiziksel olarak tutamaması, para olarak sınıflandırılmasını güçleştirmektedir. Fiziksel biçimde var olan ya da bankadaki mevduat gibi güvenilir üçüncü şahıslara karşı hak biçimine bürünebilen paranın aksine, kripto paralar fiziksel olarak mevcut olamadığı gibi kural olarak üçüncü kişiye karşı bir hak şeklinde ileri sürülememektedir20 . Söz konusu dijital varlıklar kripto para kavramı dışında, “sanal para birimi21 , “dijital para” ve benzeri kavramlarla adlandırılmaktaysa22 da bu çalışmada, en önemli unsurlarından biri olan şifreleme teknolojisine vurgu yapması sebebiyle kripto para kavramı tercih edilmektedir.

Günümüzde pek çok kripto para çeşidi bulunmakla birlikte en bilinen ve en yaygın kullanılanlarından biri “Bitcoin”dir23 . Bitcoin’den sonra birçok farklı kripto para ortaya çıkmıştır ve bunlara alternatif coin anlamında “altcoin” denilmektedir24 . Bugün için dört binden fazla olduğu bilinen kripto para birimleri arasında Bitcoin dışında öne çıkanlar, Etherium (ETH), Ripple (XRP), Litecoin (LTC), Tether (USDT), Bitcoin Cash (BCH), Libra (LIBRA) ve benzeri şekilde sıralanabilir25 . Kripto paraların değeri, değerli madenler gibi maden değerinden ya da kağıt para gibi devlet itibarından kaynaklanmamakta; kullanıcıların kripto parayı bir değiş-tokuş aracı olarak kabul etmeleri ve kullanmalarıyla belirlenmektedir26 . Bir başka deyişle kripto paranın değeri sadece piyasada anlık olarak arz ve talep koşullarına göre belirlenmektedir27 . İlk kez 2009 yılında ödeme aracı olarak kullanılan Bitcoin’in popülaritesi ve kullanım alanı sürekli artmıştır28 . Madencilik (mining) olarak adlandırılan teknolojik bir sürecin ardından yaratılmakta, Bitcoin Maden Yazılımı tarafından sunulan ve karmaşık işlem gerektiren probleme ilk çözüm üreten kişilere ödül olarak belirli miktarda Bitcoin verilmektedir29 .

En basit ifadeyle bitcoin, merkezi bir otoriteden bağımsız, elektronik olarak yaratılan ve muhafaza edilen dijital bir varlıktır30 . Açık anahtardan (Public key) üretilen, otuz dört adet rakam ve harften oluşan bir adresle ilişkili olarak oluşturulur veya bu adrese aktarılabilir. Açık anahtar başka hiçbir bilgi içermez, dolayısıyla bu açık anahtarı tutan kişiyi blok zincirin dışından daha fazla bilgi olmadan tanımlamak mümkün değildir. Açık anahtarla aynı anda oluşturulan ve birbirleriyle matematiksel olarak ilişkili bir de özel anahtar (Private key) bulunmaktadır. Özel anahtar, temelde 64 rakam ve harften oluşan uzun bir kriptografik koddur ve açık anahtarla ilgili tüm işlemleri doğrulamak için kullanılır. Blok zincirinde bulunan bilgilerden açık ve özel anahtar arasındaki bağlantıyı keşfetmek mümkün değildir. Özel anahtardaki kodun bugün bilinen bir teknoloji ile çözümlenmesinin mümkün olmaması tam anlamıyla anahtarı elinde bulundurana özgülenmiş olmasını sağlamaktadır31 . Bununla birlikte, özel anahtar sisteminin kusuru, bir anahtarın kaybolması ya da çalınması durumunda anahtar sahibinin anahtarı kurtaramamasıdır32 . Özel anahtarın güvenli şekilde saklanması oldukça önemlidir, zira anahtar kaybolduğunda Bitcoin de kaybedilmiş olur33 . Bitcoin transferi için özel anahtar gerekli ve yeterli olduğundan, Bitcoin sahibinin özel anahtarına başka hiç kimsenin erişimi olmadığından emin olması gerekir34 .

Blok Zincir teknolojisi ya da orijinal adıyla Blockchain, Bitcoin ve diğer para birimleri için kritik öneme sahiptir35 . Kriptografi kullanılarak bağlanan ve güvenli hale getirilen, bloklar adı verilen, sürekli büyüyen bir kayıt listesidir36 . Blok zinciri adı, sisteme yeni verilerin eklenmesi yönteminden türetilmiştir37 . Birbirine uçtan uca bağlı bilgisayar ağı içerisinde yapılan işlemler, daha önce doğrulanmış olan önceki işlem blok zincirine eklenerek doğrulanır ve böylece herhangi bir sunucu veya aracı olmadan o ana kadar gerçekleştirilen tüm Bitcoin işlemlerinin bir blok zinciri oluşturulur. Kripto paralarda işlem kayıtları geleneksel yöntemlerden farklı olarak belli bir merkezde toplanmak zorunda değildir ve katılımcılar arasında dağıtık olarak var olur. Bütün katılımcılar kaydedilen işlemleri kendilerinde mevcut olan kayıtlardan kontrol edebildikleri için merkezi bir otoriteye gerek kalmamaktadır38 ve blok zinciri teknolojisi ile bu kayıtlar güvenli şekilde tutulabilmektedir. İşlem kayıtlarının dağıtılmış defterde tutulması, sistemdeki tüm bilgisayarlara (düğümler/nodes) eş zamanlı olarak kaydedilmesi anlamına gelmektedir. Bitcoin blok zincirine bağlı her bilgisayar Bitcoin ağına katıldığında otomatik olarak indirilen blok zincirinin bir kopyasını alır39 .

Bitcoin blok zinciri, tüm işlemlerin görünür olması anlamında halka açıktır ve herhangi bir bilgisayarın işlemlerin onaylanması ve deftere eklenmesi aşamasına katılabilmesi için bir onay sürecine ihtiyaç yoktur40 . Blok zinciri teknolojisinin bir diğer önemli unsuru, kendisine eklenen her bilgi parçasının yoğun bir şekilde şifrelenmiş olması sebebiyle değiştirilmesinin çok zor oluşudur. Önceden kaydedilmiş bilgilerin değiştirilebilmesi, sonradan eklenen her bir parçanın da değiştirilmesini gerekli kıldığından, blok zincirinde depolanan bilgilerin değişmez olduğu kabul edilmektedir41 . Her işlem kaydı, her bir düğüm tarafından, protokole uygun olup olmadığı kontrol edildikten sonra doğrulanmaktadır. Bu sebeple bir bilgi parçasının değişebilmesi için ağda bulunan her bir bilgisayardaki kaydın tüm bilgisayar kullanıcılarının onayını gerektirecek şekilde değişmesi gerekir.

İşlem kayıtları blok zincire erişebilen herkese açıktır. Buradaki halka açıklıktan kasıt sistemin izin verdiği ölçüde işlem bilgisinin ulaşılabilir olmasıdır. Sistem, yapılan işlemin konusu olan dijital varlık, işlem tarihi, fiyatı ve işlem tarafların dijital adresleri açısından şeffaftır42 . Bununla birlikte, Bitcoin sisteminde tüm işlemler anonimdir; ilgili taraflar yalnızca gerçek kimlik bilgileri ile bağlantılı olmayan adreslerle tanımlanır43 . Dolayısıyla herkes, kişilerin gerçek kimliklerine dair herhangi bir bilgi olmadan, yalnızca bir adresten diğerine bir miktar transfer yapıldığını görebilmektedir. Bu yönüyle sistem, borsada yapılan işlemlerin zaman ve hacim olarak açıklanmasına ve fakat işlem taraflarının gizli tutulmasına benzetilmektedir44 .

Yapılan işlemler tüm kullanıcılara açık olduğundan blok zinciri teknolojisinde mükerrer işlem olasılığı bulunmamaktadır45 . Blok zincirine eklenen her transfer ayrıca, aynı para biriminin iki kez transfer edilmemesi yani mükerrer işlem yapılmaması amacıyla kontrol edilmektedir. Mevcut ödeme sistemlerinde bu işlem güvenilir bir aracı tarafından gerçekleştirilmekteyken blok zinciri teknolojisinde bu kontrol sistemdeki düğümler yani bilgisayarlar tarafından yapılmaktadır. Aslında blok zincirinde kaydedilen Bitcoin’in kendisi değil, yapılan işlemdir; Bitcoin sadece bu işlemin sonucudur. Bitcoin’in tanımına ilişkin tartışmalar tam da bu noktadan üretilmektedir46 . Yukarıda belirtildiği üzere, bu işlemler blok zincirine kaydedilen işlemlerdir ve hem açık anahtar hem de işlem bilgileri blok zincirine erişimi olan herkes tarafından görülebilir.

Açık anahtarlardan türetilen adresler arasındaki bir transfer, özel anahtarla oluşturulan bir talimat sonrasında gerçekleştirilir. Transferin yapılacağı cüzdan sahibinin açık anahtarı yazılır ve daha sonra özel anahtar kullanılarak dijital imza ile işlem onaylanır. Bu imza daha sonra blok zincirindeki açık anahtarlarla birleştirilerek blok zinciri ağının işlemi doğrulamasını sağlar. Transfer işlemi sonrasında Bitcoin’in gönderildiği hesabın özel anahtarına sahip kişi Bitcoin üzerinde tasarruf yetkisine sahip olmaktadır47 . Blok zinciri ağı yalnızca açık anahtarı ve imzayı görebilmesine rağmen sistem, özel anahtarla oluşturulan imzanın açık anahtarlarla çalışabileceği biçimde tasarlanmıştır. İşlem daha sonra ağ tarafından, mükerrer işlemi önlemek amacıyla daha önce kaydedilen tüm işlemlere karşılaştırılarak kontrol edilir ki bu kontrol mekanizması sistemin en önemli özelliklerinden biridir48 . Bitcoin transfer işlemi asimetrik şifreleme ile imzalanarak gönderilir ve ağda duyurulur. Bu sayede aynı Bitcoin’in birden fazla kullanılmasının önüne geçilmiş olur. Bir sonraki aşama ise işlemin diğer birçok işlemle birlikte bir blok haline gelmesi ve blok zincirine eklenmesidir.