Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Vekilin Uygun Olmayan Tutum ve Davranışlarının HMK m.79 ve m.151 Kapsamında Sonucu

Result of the Attorney’s Inappropriate Attitudes and Behaviors Under Articles 79 and 151 of Code of Civil Procedure

M. Serhat SARISÖZEN

HMK m.79, duruşma disiplinine ilişkin tarafa nazaran avukata birtakım ayrıcalıklar tanımıştır. Avukat, yargılamada uygun olmayan tutum ve davranışları ile duruşmayı bloke eder ve hakimin tüm uyarılarına rağmen bu tutum ve davranışlarına son vermezse acaba ne olacaktır? Sırada bekleyen onlarca dava da avukatın davranışından dolayı görülemeyecek midir? Eğer avukatın, duruşma salonundan hiçbir şekilde çıkartılamayacağı görüşünde olursak, bu soruya ilişkin, diğer davaların da görülemeyeceği şeklinde bir çözümlemeye varmamız gerekir. Hakimin yapması gereken, önce avukatı uyarmak sonra da duruşmayı ertelemek ve sıradaki duruşmaya geçmektir. Zira duruşmayı henüz ertelemeden, o duruşmanın avukatı hakkında herhangi bir yaptırım uygulayamaz. Sıradaki duruşmaya geçilmiş olmasına rağmen, o avukat uygun olmayan tutum ve davranışlarını sürdürmeye devam eder ve diğer yargılamaların yapılmasına engel olursa diğer davaların tarafları ve onların avukatları bilinmeyen bir süre kadar daha duruşmalarını beklemeye devam etmek zorunda bırakılmamalıdır. Böyle bir ihtimalde, uygun olmayan tutum ve davranışlarını, duruşmasının ertelenmesinden sonra da sürdüren avukatın, sıradaki duruşmaya geçildikten sonra artık görülmekte olan davanın avukatı olduğundan da söz edemeyiz.

Duruşma Disiplini, Yargılama, Duruşmayı Ertelemek, Yargılamanın Yapılmasına Engel Olma.

Article 79 of the Code of Civil Procedure has given some privileges to the attorney compared to the party regarding the hearing discipline. What will happen if the attorney blocks the hearing with his/her inappropriate attitudes and behaviors in the trial and does not put an end to these attitudes and behaviors despite of all the warnings of the judge? Will the dozens of cases pending in the queue not be taken due to the behavior of the attorney? If we are of the opinion that the attorney cannot be removed from the courtroom under any circumstances, we must come to a conclusion regarding this question that other cases cannot be included in the agenda. The first thing the judge should do is to warn the attorney, then postpone the hearing and move on to the next hearing, because, without delaying the hearing, no sanction can be imposed on the attorney of that hearing. Despite the fact that the next hearing has passed, that attorney cannot continue to pursue inappropriate attitudes and behavior, because the parties to other cases and their attorneys should not be forced to continue to wait for their hearings for an unknown period of time. In such a case, we cannot mention that the attorney, who continued his/her inappropriate attitudes and behaviors after the adjournment of his/her hearing, is now the attorney of the pending case after the next hearing.

Hearing Discipline, Trial, Adjournment, Prevention of Trial.

Giriş

“Vekilin veya vekâlet verenin duruşmada uygun olmayan tutum ve davranışı” başlıklı Hukuk Muhakemeleri Kanunu m.79’un 1. fıkrası, vekilin duruşma sırasında uygun olmayan tutum ve davranışta bulunması durumunda, vekilin nasıl bir sonuçla karşılaşacağını; maddenin 2. fıkrası ise davasını kendi takip eden kimsenin, duruşmada uygun olmayan tutum ve davranışta bulunmasının sonuçlarını düzenlemektedir.

Maddenin 2. fıkrası bu çalışmanın kapsamı dışında bulunmakta olup, vekilin duruşmada uygun olmayan tutum ve davranışlarının neler olabileceği ve bunların sonuçları bu çalışmada incelenecektir.

Madde 79/I uyarınca:

Vekil, duruşma sırasında uygun olmayan tutum ve davranışta bulunursa, hâkim tarafından uyarılır; vekil uyarıya uymaz ve fiil disiplin suçu veya adlî suç teşkil eder nitelikte görülürse, duruşma salonunda bulunan kişilerin kimlik bilgileri, adresleri de yazılarak olay tutanağa geçirilir ve duruşma ertelenir. Vekil hakkında gerekli yasal işlem yapılmak üzere mahkemece vekilin kayıtlı olduğu baroya ve gerekiyorsa Cumhuriyet başsavcılığına bildirimde bulunulur”.

HMK m.79, duruşma disiplinine ilişkin tarafa nazaran, avukata bir ayrıcalık tanımıştır. Akla gelen ilk soru, tanınan ayrıcalığın bir meslek mensubuna bütünüyle mi tanındığı yoksa o duruşmayla sınırlı olarak mı görevini yapan avukatın bu ayrıcalıktan faydalanabileceği olacaktır. Yani avukat, görülmekte olan duruşma sırasında, uygun olmayan tutum ve davranışlar sergilerse, hakim de uyarısına rağmen bu tutum ve davranışlara devam etmesi üzerine avukatı duruşmadan çıkartamayacak olmakla birlikte; o duruşmayı erteleyip, sıradaki duruşmaya geçtiğinde, önceki duruşmanın avukatını, artık mevcut davada taraf vekili olmadığına göre duruşma salonundan çıkartabilecek midir?

Öte taraftan hangi davranışların uygun olmayan tutum ve davranışlar olduğunun saptanması gerekir. Bunun için gerek Avukatlık Kanunu ve Meslek Kuralları gerekse karşılaştırmalı hukuktaki avukatlık mevzuatlarını incelemek, gerekse benzer konularda verilmiş mahkeme kararlarını incelemek gerekecektir.

Çalışmanın ilk başlığında, yakın tarihe ilişkin gelişimi anlayabilmek için HUMK’un ilgili hükümleri ve HMK’nın güncel maddeleri karşılaştırmalı olarak incelenecek; ikinci başlıkta Avukatlık Kanunu m.1-2’nin HMK m.79-151 ile ilişkisi ele alınacaktır.

Üçüncü başlıkta hangi davranışların duruşma sırasında uygun tutum ve davranış olabileceğini saptayabilmek için avukatların, mahkemeyle olan ilişkilerinde uyması gereken kurallar; dördüncü başlıkta ise hangi tutum ve davranışların duruşma sırasında uygun bulunmayabileceği değerlendirilecektir.

Çalışmamızın önemli bir merkezini oluşturan beşinci başlığında uygun olmayan tutum ve davranışlardan sonra vekilin uyarılması, filin suç teşkil etmesi halinde ise tutanak tutulması, duruşmanın ertelenmesi, baroya ve cumhuriyet başsavcılığına yapılacak bildirimler ele alınacaktır. Çalışmamızın altıncı başlığında, HMK m.151 uyarınca, duruşma düzenini bozan tarafa karşı alınabilecek önlemlerin neler olduğu ve bunların vekile neden ve nasıl uygulanamayacağı meseleleri ele alınacaktır.

Tüm disiplin önlemleri de anlatıldıktan sonra çalışmamızın yedinci başlığında bir meslek mensubu (avukat) olan taraf vekilinin duruşma salonundan gerçekten de çıkartılıp çıkartılmayacağı meselesi özel olarak irdelenecektir. Bu başlıkta diğer duruşmaların yapılamaması ve yargılamanın tıkanması ihtimali ve uygulamada sorunun ne şekilde çözülmeye çalışıldığı değerlendirilecektir. Çalışmamız, genel bir değerlendirmenin yapıldığı sonuç kısmıyla tamamlanacaktır.