Kamu İcra Suçları -ı-: sırrın İfşası Suçu (aatuhk M.107)
CRIMES WITHIN THE PUBLIC ENFORCEMENT LAW-I-: Disclosing the Secret
İsa BAŞBÜYÜK
Bir sırrı devamlı surette saklamak, İnsan ruhunu en çok olgunlaştıran şeydir.Balzac
Özet: Devletin cebri icra faaliyetleri karşısında, kamu borçlusu veya onunla ilgili kimselerin kişisel ve ticari nitelikteki sır alanlarını koruma altına almak amacıyla 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 107. maddesinde sırrın ifşası suçu düzenlenmiştir. Söz konusu düzenlemede 2008 yılında yapılan değişiklikle, sırrın ifşası suçunun yaptırımı bakımından TCK m.239’a göndermede bulunulmuştur. Yine 2009 yılında yapılan değişiklikle suçun fail unsurunun kapsamı genişletilmiştir. Bu çalışmada da, son şeklini alan sırrın ifşası suçunun unsurları ile iştirak-içtima-teşebbüs ilişkisi suç genel teorisi çerçevesinde incelenecektir. Aynı zamanda yasal düzenlemeden kaynaklanan bazı sorunlara da değinilecektir.
Anahtar Kelimeler: Sırrı İfşa, Kamu İcra Suçu, Ticari Sır, Vergi Ceza, Sır, İfşa, Suç
Abstract: In the presence of the compulsory enforcement activities of the state, in order to protect private and commercial secrets of public deptor or anybody concerning him, disclosing the secret is defined in the Article 107 of Code on Collection Procedure of Assets numbered 6183. With the amendment of the Code in 2008, crime for disclosing the secret referred to Article 239 of Turkish Criminal Code for the penalty. Also, in 2009 the element of this crime’s scope regarding perpetrator was expanded. In this study, we examine element of disclosing the secret within the frame of the general criminal provisions. In addition we deal with some problems caused by the legislation.
Keywords: Disclosing Secret, Commercial Secret, Tax Criminal Law, Secret, Disclosure, Crime.
GİRİŞ
Anayasamızın 2. maddesinde belirtildiği üzere, Türkiye Cumhuriyeti, toplumsal huzuru ve adaletli bir düzeni sağlamayı görev edinmiş demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir. Şu durumda toplumsal huzur ve adaletin sağlanması için bir arada yaşamın zorunlu kıldığı günlük, somut ve sürekli ihtiyaçlarının giderilmesi gerekmektedir. İşin tabiatı gereği, söz konusu ihtiyaçları konu alan hizmetlerin finanse edilebilmesi ve hizmette devamlılığın sağlanabilmesi için bir takım mali yükümler öngörülmektedir. İşte kamu hizmetlerinin finanse edilebilmesi için gerekli olan mali kaynağın tahsili bu noktada ayrı bir öneme sahiptir. Genel icra hukuku müessesesi yanında alacağını bir an önce tahsil etmek isteyen Devlet’in “kamu gücü” ayrıcalığı olarak karşımıza çıkan üstün yetkilerini kullanması ve kamu icra hukuku1 alanını ortaya çıkarması bu durumun en açık ispatıdır.
Kamu alacağının arz ettiği önem, yalnızca bu alacakların tahsili için faklı usuller öngörülmesini değil, aynı zamanda tahsilin gecikmesine yahut gerektiği gibi yapılmasına engel olacak bir takım davranışların da suç olarak düzenlenmesini gerektirmiştir. Nitekim 6183 sayılı Kanun’un 108. maddesinde düzenlenen artırmaya katılmak ve mal satın almaktan yasaklılık suçunun yanında, aynı kanunun 110 ilâ 114. maddeleri arasında düzenlenen kamu alacağının tahsiline engel olma, gerçeğe aykırı mal bildiriminde bulunma, mal edinme artmalarını bildirmeme, kamu borçlusuna ait malları bildirmeme, nihayet istenecek bilgi ve belgeleri vermeme suçlarıyla ceza hukuku kamu alacağının etkili bir şekilde tahsil edilmesini noktasında araç olarak kullanılmıştır. Diğer taraftan cebri icraya muhatap olan kamu borçlusu veya onunla ilgili kimselerin korunması bakımından da 6183 sayılı Kanun’un 107. maddesinde sırrın ifşası suçuna yer verilmiştir.
Biz de üç ayrı makaleden oluşacak şekilde planladığımız “Kamu İcra Suçları”2 serisinin ilk çalışmasında “Sırrın İfşası Suçu”na yer vereceğiz. Bunu takip eden diğer çalışmamızda “Artırmaya Katılmak ve Mal Satın Almaktan Yasaklılık Suçu”nu ve nihayet son çalışmamızda ise 6183 sayılı Kanun’un 110 ila 114. maddeleri arasında düzenlenen “Kamu Alacağının Tahsiline Etki Eden Suçlar”ın hepsini bir başlık altında ele almaya çalışacağız.
