Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Cinsel Taciz Suçu ve Ceza Muhakemesi Kanunu’na Göre Bilirkişilik Kurumu

Özlem Yenerer Çakmut

I. GİRİŞ

Sosyal bir varlık olan insan, tek başlarına değil; toplu halde yaşamaktadırlar. Bir arada zamanlarını geçirmek zorunda olan bireylerin süreç içerisinde herhangi bir sorunla karşılaşmamaları asıl istenen olmakla birlikte bunu gerçekleştirmek hiçbir dönemde mümkün olmamıştır, ancak bu ideale ulaşmak adına hukuk aracılığıyla düzen yaratılmış ve tüm insanların buna uyması istenmiştir. Hal böyle olmakla birlikte gerçek dünyada olan, olması gerekene uymamaktadır ve bireyle günlük yaşantılarında bazen tek defalık bazense devamlı biçimde bir diğerinin istenmeyen davranışlarıyla karşı karşıya kalmaktadır. Bu davranışlar “taciz” olarak nitelendirilmektedir. Taciz kelime anlamı itibarıyla “tedirgin etme, rahatsız etme” demektir1.

İngilizce’de “to mob”, “mob law” kelimelerinin karşılığı olarak kullanılan “mobbing”, psikolojik şiddet, baskı, yıldırma anlamına gelmektedir. Yaşantının her alanında karşılaşılsa da genel olarak ülkelerin çoğunda psikolojik taciz, “işyerinde psikolojik taciz” kavramının karşılığı olarak ele alınmakta ve işyerinde işveren veya diğer çalışanlar tarafından tekrarlanan saldırılar biçiminde uygulanan, buna muhatap olan kişinin saygısız ve zararlı davranışın hedefi olmasıyla başlayan bir çeşit psikolojik terör sürecini anlatan kavram olarak tanımlanmaktadır2. Belirtilen bu süreçte, çalışan, patronu, üstü-amiri veya diğer işyeri çalışanı tarafından basit şakalar, alay etmeler, eleştiri, tehdit, komplo, görmezlikten gelme, iftiraya uğrama gibi birtakım yöntemlerle sistematik olarak eziyet görmekte, baskı altına alınıp sindirilerek yıldırılmaktadır. Psikolojik yıldırma ve sindirmeye yönelik davranışların hedefi, çalışanın bir davranışı ya da yarattığı bir olay değil; bizzat kendisidir3.

Psikolojik taciz oluşturan davranışlar çeşitli olabilir4. Örneğin, kişinin kendisini ifade etmesini engellemeye yönelik davranışlar (söz kesme, yüzüne bağırma, yüksek sesle azarlama vb.), sosyal ilişkileri engelleyici davranışlar (kişi ile konuşmama, orada değilmiş gibi davranma vb.), itibara yönelik davranışlar (kişinin arkasından kötü konuşmalar, herhangi bir engelinin-özel yaşantısının-dini veya siyasi görüşünün alay konusu yapılması, cinsel imalar vb.), kişinin yaşam ve mesleki kalitesine yönelik saldırılar (kişiye hiçbir iş verilmemesi, verilen işlerin geri alınması, onur kırıcı işlerle görevlendirilme vb.), kişinin sağlığını tehlikeye düşürücü davranışlar (fiziksel zarar verme, doğrudan cinsel taciz vb.) bu kapsamda sayılabilir5.