Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Ceza Muhakemesinde İspat, CMK ve Uygulamamız

Yener Ünver

I. GİRİŞ

Bu tebliğde, ispat kuramı hakkındaki tüm sorunlar ve genel açıklamalardan ziyade, kurama ilişkin genel açıklamalardan sonra, yeni CMK nedeniyle oraya çıkan veya yeniden güncel hale gelen bazı temel sorunlara ve çözüm önerilerine değinilecektir. Açıklamalarda pozitif hükümler yanında, temel ilkelere ve yüksek mahkeme içtihatlarına da değinilecek ve yer yer önemli etkisi nedeniyle başta Federal Almanya olmak üzere bazı Kara Avrupası ülkeleriyle AİHS ve AİHM içtihatlarına da atıfta bulunulacaktır.

II. İSPAT KURAMI

Her hükmün verilmesi, hukuksal değerlendirmeye tabi kılınacak belirli vakıaların ispat araçları ile belirli bir biçime ispatını gerekli kılmaktadır. Seiler’in de belirttiği gibi, muhakemede tespit edilen her vakıanın ispat edilmesi gereklidir: Yalın inanç, soyut vicdani inanış, ilke olarak, yeterli değildir.1 Vicdani kanı2 demek, sadece inanç-keyfi kabul veya gerekçesiz veyahut delilsiz ispat demek değildir. Delilin tüm özelliklerini taşıyan ve özellikle kollektif ve hukuka uygun delilin duruşmada irad ve ikame edilmesinden yargı organınca ve özgürce edinilen kanıya göre tesis edilmiş ve somut ispat araçları ile ilişkilendirilip açıklanmış gerekçesi gösterilen bir kanı günümüz anlamında vicdani, daha doğru bir ifadeyle serbestçe oluşturulan kanıdır.

İspatın konusu öncelikle maddi vakıalardır. Doktrinde iç ve dış vakıalar olarak adlandırılan bu ispat konularından kasıt, fiziki olacağı olaylar kadar failin saikinin, kastının v.s.’dir. Hukuksal sorunlar ispat konu olmazlar; hakim/mahkeme hukuku bilmek ve uygulamak zorundadırlar. Hangi hukuk normunun ve nasıl uygulanacağını öğrenmek ve bizzat karar vererek uygulamak zorunda olan hakimlerin bunu ispat konusu yapamayacakları, “jura novit curia’ şeklinde ifade edilir. Esasen hukuksal konuda bilirkişi yardımının yasaklanmasının mantığı da budur. Bazen olayların irtibatı ve özelliği gereği, ispata tecrübe kurallarından da yararlanılır. Ancak ispatta varılan hükmün daima tecrübe kuralarına uygun olması beklenilmemelidir; çok sık bu kurala/mantığa uygunluğu tasvir eden tecrübe kurallarından farklı bir biçimde cereyan eden vakıalarla karşılaşılır.3