Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Hakim ve Savcılara Verilen Disiplin Cezalarına Karşı Yargı Yolunun Kapalı Olmasının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. ve 13. Maddeleri Çerçevesinde İncelenmesi

The Examining of Being Close of Judicial Review Against Disciplinary Sanctions Imposed Judges and Prosecutors in the Scope of Articles 6 and 13 of the European Convention of Human Rights

Ali Erdem SEVDİM

Yürütmenin yapmış olduğu tüm eylem ve işlemlerin hukuki denetime tabi tutulması, hukukun üstünlüğünün en önemli göstergesidir. Bu bağlamda bu hukuki denetim yargıç tarafından yapılmaktadır. Yargı yetkisini kullanan yargıçların idareye karşı bağımsızlığının korunması ortaya çıkan doğal sonuçtur. Ayrıca devlet yönetim modeli olarak kuvvetler ayrılığı ilkesinin geçerli olduğu sistemlerde yargı, yürütme ve yasama karşısında fren ve denge mekanizması işlevi görmektedir. Yürütme ve yasamanın keyfi, orantısız ve hukuka aykırı işlem ve eylemlerinin yargı tarafından denetime tabi tutularak önlenmesi bu sistemde temel hedeflerden biridir. Bu denetim, toplumu ve bireyleri bu tür muamelelere karşı korumanın güvencesini oluşturmaktadır. Bahsedilen hukuki denetim yargı yetkisini temsil eden yargıçlar ve savcılar tarafından yerine getirilmektedir. Bu yüzden yargının bağımsızlığının ve tarafsızlığının temin edilmesi yargıçların ve savcıların bağımsızlığının ve tarafsızlığının temin edilmesine bağlıdır.

Yasalara bakıldığında hâkim ve savcılara uygulanan disiplin tedbirlerine, meslekten çıkarma hariç, karşı yargı yolu kapalı bulunmaktadır. Uygulanan disiplin tedbirlerine karşı hâkim ve savcıların ‘adalete erişim hakkının’ engellenmesinin Sözleşme’nin altıncı ve on üçüncü maddelerini açısından irdelenmesi gerekmektedir.

Bangalore İlkeleri, Adalete Erişim Hakkı, Medeni Hak ve Yükümlülükler, Disiplin Cezaları, ‘Pellegrin’ Kararı, ‘Eskelinen’ Kararı, ‘Kayasu-Türkiye’ Kararı.

One of the most significant signs of rule of law is that whole actions of administration are to be supervised legally. In this connection, the supervision is implemented by the judges. It is naturally a result that independency and impartiality of Judges should be protected against the administration. Besides, in the system that separation of powers is in practice as state managing model, the judiciary performs check and balance function. It is one of the main aim in this system that arbitrary, illegal and disproportional actions and treatments of legislature and administration should be prevented, being supervised by the judiciary. This supervision is a guarantee for society and people to be protected against such treatments as well.

The securing of independency and impartiality of judiciary depends on the securing of independency and impartiality of judges and prosecutors. The judicial review is closed for the disciplinary sanctions applying judges and prosecutors, except for disposals. In the examining of Articles 6 and 13 of the European Convention of Human Rights, it is considered that the opening of the judicial review against all the disciplinary sanctions, which ensures statutory audit, is vital from the perspective of the securing of independency and impartiality of judges and prosecutors, preventing of, arbitrariness and exploitation and putting pressure of administration upon judiciary.

The Principle of Bangalore, Right to Access to Court, Civil Rights and Responsibilities, Disciplinary Sanctions, The Decision of Pellegrin, The Decision of Eskelinen, The Decision of Kayasu-Türkiye.

GİRİŞ

Yargıçlar ve savcılar adaletin icrasında en önemli fonksiyonu yerine getiren kişilerdir. Toplumda kaosun önlenmesi ve toplumsal düzenin sağlanmasında yargıçların ve savcıların önemi yadsınamaz. Toplumda var olan düzenin devam ettirilmesi ile insanların adalet duygularının tatmin edilmesi arasında yakın bir ilişki bulunmaktadır. Var olan adalet duygusunun zedelenmesi insanların adalete olan inançlarının zayıflamasına ve sonuç olarak karmaşanın ve düzensizliğin ortaya çıkmasına sebebiyet verecektir. İnsanların adalete olan inançlarının temini ve yargıya olan güven duygusunun devam ettirilmesi bu görevi icra eden yargıçların ve savcıların bağımsızlığının ve tarafsızlığının güvence altına alınmasına bağlıdır.

Diğer taraftan, yürütmenin yapmış olduğu tüm eylemlerin ve işlemlerin hukuki denetime tabi tutulması, hukukun üstünlüğünün en önemli göstergesidir. Bu bağlamda, bu hukuki denetim yargıç tarafından yapılmaktadır. Yargı yetkisini kullanan yargıçların idareye karşı bağımsızlığının korunması ortaya çıkan doğal sonuçtur. Ayrıca devlet yönetim modeli olarak kuvvetler ayrılığı ilkesinin geçerli olduğu sistemlerde yargı, yürütme ve yasama karşısında fren ve denge mekanizması işlevi görmektedir. Yürütmenin ve yasamanın keyfi, orantısız ve hukuka aykırı işlemlerinin ve eylemlerinin yargı tarafından denetime tabi tutularak önlenmesi bu sistemde temel hedeflerden biridir. Bu denetim toplumu ve bireyleri bu tür muamelelere karşı korumanın güvencesini oluşturmaktadır. Bahsedilen hukuki denetim yargı yetkisini temsil eden yargıçlar ve savcılar tarafından yerine getirilmektedir. Bu yüzden yargının bağımsızlığının ve tarafsızlığının temin edilmesi yargıçların ve savcıların bağımsızlığının ve tarafsızlığının temin edilmesine bağlıdır.

Yargıçların ve savcıların bu öneminden dolayı, gerek ulusal gerek uluslararası alanda yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını sağlamaya yönelik önemli prensipler, tavsiye kararları ve düzenlemeler kabul edilmiştir. Bu belgelerde yargı bağımsızlığını temin etmek ve korumak için öngörülen güvencelerden biri de, yargıçlar ve savcılar hakkında açılacak disiplin soruşturmalarının yargı bağımsızlığına gölge düşürmeyecek bir şekilde gerçekleştirilmesi gerektiği hususudur. Özellikle, iktidar gücünü elinde bulunduran partilerin, disiplin soruşturmalarını yargıya müdahale etmek ve yargı üzerinde baskı oluşturmak için fırsat haline getirmesinin önüne geçilmek zorundadır. Bunu temin etmenin yollarından en önemlileri, siyasal unsurların ve yürütme erkinin disiplin soruşturmalarının herhangi bir aşamasında müdahil olmasını engellemek ve uygulanan tüm disiplin tedbirlerini yargı yoluna açarak hukuksal denetim imkânını yargı görevini icra eden kişilere sağlamaktır. Ancak bu şekilde, disiplin soruşturmaları yoluyla yargının baskı altına alınmasının ve müdahaleye açık hale getirilmesinin önü kesilebilecektir. Avrupa Yargıçlar Birliği’nin ve Avrupa Konseyi’nin tavsiye kararlarında ve Bangalore İlkelerinde, yargının tarafsızlığının ve bağımsızlığının korunması noktasında, disiplin soruşturmalarının yürütmenin müdahalesi olmaksızın yapılması gerektiğine dair önemli uyarılar bulunmaktadır.