Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Sahte Mirasçılık Belgesi Nedeniyle Karşılaşılacak Hukuki Sorunlar, Belgenin İptali ve Tapu Kaydının Düzeltilmesi Davası

Legal Problems Those Would be Encountered due to Forged Certificate of Inheritance, Annulment of the Certificate and Action for Rectification of the Title Registration

Seda KARA KILIÇARSLAN

Mirasçılık belgesi, yasal ve atanmış mirasçıların murisin terekesi üzerinde mirasçılık sıfat ve paylarını gösteren aksi ispat edilebilen bir belgedir. Terekedeki taşınmazların tapu sicilinde devri, terekedeki bir alacağın tahsili, sosyal güvenlik kurumlarının dul ve yetim aylığı bağlaması ancak bu belgenin ibrazı ile mümkündür. Belgenin sahteliği ise, mirasçı olmayan kişinin bilerek ve istenerek mirasçı olarak gösterilmesi ya da doğru oranlarda olmayan mirasçılık payının gösterilmesiyle gerçekleşmektedir. Dolayısıyla mirasçılık payına karşı olan müdahaleleri engelleyebilmek ve mirasçılık belgesinin iptali için dava açılması gerekmektedir. Çalışmada öncelikle mirasçılık belgesinin iptali davası üzerinde durulmuştur. Bu kapsamda sahte mirasçılık belgesi nedeniyle, TMK m.1023 ve TMK m.1007 hükümlerinin uygulama alanı bulması bilhassa incelenmiştir. Öte yandan taraflar arasında anlaşma olmadığı takdirde, mülkiyet uyuşmazlığını çözecek biçimde mirasçılık belgesinin iptal edilmesi söz konusu değildir. Bunun için tapu sicili ve iptal davası açmak gerekmektedir. Son olarak tapu sicili ve iptal davası ve davanın şartları üzerinde durulacaktır.

Mirasçılık Belgesi, Mirasçılık Belgesinin İptali, Sahte Mirasçılık Belgesi, Tapu Sicili ve İptal Davası.

The certificate of inheritance is a rebuttable certificate showing the heirship title and shares of the legal and appointed heirs over the inheritance of the deceased. Transferring an immovable in the inheritance in land registry, collecting a receivable in the inheritance, attaching monthly widow’s and orphan’s pension by the social security institutions are only possible by submitting the certificate. Forgery of a certificate is realized either by showing a person who isn’t a heir as a heir knowingly and willfully or showing purparty with incorrect portions. Therefore, a lawsuit should be filed in order to prevent interventions against the inheritance share and annulment of the certificate of inheritance. In the study, primarily, the annulment of the certificate of inheritance is emphasized. Within this scope, due to the forged certificate of inheritance, the application areas of the provisions of the Turkish Civil Code article 1023 and article 1007 are especially examined. On the other hand, if there is no settlement between the parties, it is not possible to annul the certificate of inheritance in a way that will resolve the property dispute. For this, filing a land registry and annulment lawsuit is needed. Finally, the conditions for the land registry and annulment lawsuit will be emphasized.

Certificate of Inheritance, Annulment of Certificate of Inheritance, Forged Certificate of Inheritance, Land Registry and Annulment Lawsuit.

Giriş

Murisin mirasının onun iradesine bir başka deyişle son isteğine uygun olarak paylaştırılması hukuk sistemleri bakımından korunan en temel menfaattir.1 Ancak uygulamada murisin ölümü ve terekenin mirasçılara intikali süresince iradenin gerçekleşmemesine sebep olabilecek çeşitli sahtecilik yöntemlerine başvurulması sıkça karşılaşılan bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Özellikle tereke mevcudunda bulunan taşınmazların devri bağlamında sahtecilik göze çarpmaktadır. Nitekim temelinde sahte bir evraka dayanan, sahtecilikle gayrimenkul devri, çok çeşitli şekillerde yapılabilmektedir. Özellikle son dönemlerde giderek yaygınlaşan yöntem Türkiye’den ayrılan Ermeni ve Rum kökenli vatandaşların, mülkiyetlerini kaybetmelerine sebep olan bir nevi taşınmaz mal hırsızlığı olarak adlandırılan, sahte belgelere dayanarak yapılan yolsuz tescillerdir. Kimi zaman ise tapu dairesinde, taşınmazın gerçek maliki gibi gerçek malike ilişkin kimlik bilgilerinin yer aldığı sahte nüfus cüzdanı ile taşınmazın satış işlemi yapılmakta ve tapuda üçüncü kişiye devredilmektedir. Yine yaşlılar gibi kendini koruyamayacak düzeyde olan kişilerin, ölünceye kadar bakma sözleşmesi yapılacağı yönünde kandırılarak satış işlemi yapması da bir diğer örnektir. Taşınmazların yolsuz bir şekilde ele geçirilmesine neden olan bir diğer yöntem ise sahte icra takipleridir. Özellikle İstanbul Adalar bölgesinde yabancı uyruklu vatandaşlara yönelik icra takipleri sahte adrese gönderilerek kesinleştirilip, kısa sürede tapu kaydına konulan haciz ile satılıp, üçüncü kişiye devredilmektedir. Bununla birlikte, uygulamada sahtecilik, resmi belgelerin değiştirilmesi, tescillerdeki ad-soyad benzerliklerinden faydalanmak, olmayan parsel bilgilerini kullanmak, sahte vekaletname gibi çok çeşitli şekillerde görülmektedir.2 Nihayetinde taşınmazların gerçek malikleri dışında satış yoluyla üçüncü kişilere devredilmesi ile yolsuz tesciller gerçekleşmektedir.3

Çalışma konumuz, sahtecilik çerçevesinde yalnızca sahte mirasçılık belgesi vasıtasıyla yapılan intikalleri kapsamaktadır. Zira çoğunlukla maliki ölmüş ve terekesindeki taşınmazların, intikalinin henüz yapılmamış olması halinde, sahte bir mirasçılık belgesi ile taşınmazın intikali belgede mirasçı görülen kişilere yapılıp, kısa zamanda iyiniyetli üçüncü kişilere satılarak paraya çevrilmektedir. Ancak sahte mirasçılık belgesinin temel olarak ayni bir etki yaratmaksızın adi karine teşkil edeceği ve kolaylıkla iptal davası ile gerçek hali yansıtan durumuna getirileceğini ifade edebiliriz. Ne var ki, tapu işlemlerinde, iyiniyetli üçüncü kişilerin kazanımı gerçek hak sahibinin hak kaybına uğramasına neden olacaktır. Ayrıca sahte mirasçılık belgesi sebebiyle ortaya çıkan yolsuz tescillerde TMK m.1007 hükmü gereğince devletin kusursuz sorumluluğuna gidilip gidilmeyeceği de tartışmalı olan bir husustur. Dolayısıyla çalışmamızda öncelikle mirasçılık belgesinin niteliği, sahte mirasçılık belgesinin iptali ve TMK m.1007 ve 1023 hükümlerinin uygulama kapsamında değerlendirip değerlendirilmeyeceği ele alınacaktır. Son olarak ise sahtecilik nedeniyle ortaya çıkan yolsuz tescilin, tapu kaydının düzeltilmesi davası vasıtasıyla düzeltilmesi üzerinde durulacaktır.

I. Mirasçılık Belgesi Kavramı ve Hukuki Niteliği

TMK m.598 gereğince düzenlenmiş olan mirasçılık belgesi, uygulamada daha ziyade “veraset ilamı” olarak bilinen belge, yasal ve atanmış mirasçıların murisin terekesi üzerinde mirasçılık sıfat ve paylarını göstermektedir.4 Tereke üzerindeki zilyetliğin, bu belgeyle birlikte kimlere geçtiği, kimlerin tasarruf etme hakları olduğunu öğrenme imkanı söz konusudur.5 Murisin terekesi, kanun dolayısıyla mirasçılarına geçmesine rağmen, terekeyi oluşturan mal ve haklar üzerinde tasarrufta bulunabilmek için ispat gereklidir. Dolayısıyla mirasçılara, mirasçılık belgesi vasıtasıyla, hem tereke üzerinde zilyetlik, hem de tereke üzerinde yapılacak işlem ve tasarruflar bakımından bu kişinin tasarruf yetkisine sahip olduğunu üçüncü kişilere ispat etme imkanı verilir. Başka bir ifadeyle mirasçılık belgesi, mirasçıların haklarını ispat etmek bakımından aleniyeti sağlayan bir evraktır.6