Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Ticari Davalarda Ticari Örf ve Âdetin Uygulanma Şartları

Conditions of Application of Commercial Custom in Conflicts Between Traders

Mustafa YAVUZ

6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre, bu Kanundaki hükümlerle, bir ticari işletmeyi ilgilendiren işlem ve fiillere ilişkin diğer kanunlarda yazılı özel hükümler, ticari hüküm niteliğindedir. Mahkemeler, hakkında ticari bir hüküm bulunmayan ticari işlerde, ticari örf ve âdete, bu da yoksa genel hükümlere göre karar vermekle yükümlüdür. Dolayısıyla, ticari örf ve âdetler, genel yazılı hukuk kurallarından dahi önce uygulanma gücüne sahiptir. Ancak kural olarak teamüller, ticari örf ve âdet olarak kabul edildiği belirlenmedikçe mahkemenin yargısına esas olamaz. Ayrıca, bir bölgeye veya bir ticaret dalına özgü ticari örf ve âdetler genel olanlara üstün tutulur. Bunun yanında, ilgililer aynı bölgede değillerse, kanunda veya sözleşmede aksi öngörülmedikçe, ifa yerindeki ticari örf ve âdet uygulanır. Ticari örf ve âdetlerin tacirler hakkında uygulanabilmesi için bunların tacirler tarafından önceden bilinmesi şart değildir. İşte bu çalışmada, tacirler arasındaki uyuşmazlıklarda ticari örf ve âdetin uygulanma şartları detaylı olarak incelenmiş ve değerlendirilmiştir.

Tacir , Ticari Hüküm , Ticari Örf ve Âdet , Teamül , Genel Hükümler .

According to the Turkish Commercial Code No. 6102, the provisions in this Code as well as special provisions in other laws related to any transactions and acts concerning a commercial enterprise have the nature of commercial provisions. Courts are obliged to adjudge commercial matters for which there is no commercial provision, in accordance with the commercial custom, or in its absence, the general provisions. Consequently, commercial customs have the power to be applied even before the general written rules of law. However, as a rule, usages may not serve as the basis for the court’s judgment unless it is established that usage is accepted as commercial custom. Furthermore, commercial custom peculiar to a region or to a branch of trade prevails over the general custom. In addition, where the parties concerned are not in the same region, the commercial custom of the place of practice is applied unless otherwise provided in law or contract. Commercial customs are not required to be known by the traders before they can be applied to the traders. In this study, conditions of application of commercial custom in conflicts between traders is reviewed and evaluated in detail.

Trader, Commercial Provision, Commercial Custom, Usage, General Provisions.

Giriş

Tacir, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun1 (TTK) en temel kavramlarından birisidir. Adı geçen Kanunda tacir kavramı, gerçek kişiler ve tüzel kişiler bakımından ayrı ayrı ele alınmıştır. Gerçek kişi tacir, bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişidir. Tüzel kişi tacirler ise sayılmak suretiyle düzenlenmiş olup, bunların başında ticaret şirketleri (kollektif, komandit, anonim, limited şirketler ve kooperatifler) gelmektedir.

Tacir sıfatı, belli bir ticari faaliyet icrasını ve toplum içinde ekonomik bir gücü ve önemi ifade ettiğinden, TTK’da söz konusu sıfata, bir takım sonuçlar ve yükümlülükler bağlanmıştır.2 Bu kapsamda, tacir olmanın hükümlerinden ve sonuçlarından biri de, tacirler arasındaki uyuşmazlıklarda ticari örf ve âdetlerin uygulanmasıdır. Dolayısıyla tacirler, kendi faaliyet alanıyla ilgili ticari örf ve âdetleri bilmediğini ileri süremez. Ticari örf ve âdet ise ‘yazılı olmamakla birlikte, uzun zamandan beri istikrarlı bir şekilde uygulanan ve bunun sonucunda uyulması zorunlu olduğu konusunda ticari hayatta yaygın bir inancın yerleşmiş olduğu kurallar’ şeklinde tanımlanabilir.3 Esasen ticari örf ve âdetler, ticari hayatın gereği olarak ticari ilişkilerde bir kolaylık ve düzen sağlamak amacıyla ortaya çıkmıştır.4

İşte bu çalışmada, tacirler arasındaki uyuşmazlıklarda ticari örf ve âdetin uygulanma şartları tüm yönleriyle ele alınmış ve incelenmiştir.