Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Masumiyet Karinesi Perspektifiyle “Kelepçe”

“Handcuffs” from the Perspective of Presumption of Innocence

Pınar MEMİŞ KARTAL

Kelepçe, koruma tedbirlerinden özellikle yakalama tedbirine başvurulduğunda şüpheli ya da sanığın kaçması, kendisine ya da başkalarına zarar verme ihtimalinin bulunması halinde kolluğun gerekli ve zorunlu olduğu durumlarda başvurduğu araçlardan biridir. Kelepçenin, kişinin hürriyetini sınırlandıran, ellerin arkadan birleştirilmek suretiyle kişinin onurunu rencide edici etkisi olan, toplumda da henüz suçluluğu sabit olmadığı halde suçlu olduğu konusunda bir kanaat oluşturan etkisi bulunmaktadır. Biz bu çalışmamızda kelepçenin yasal düzenlemelerde ve çeşitli yargı kararlarındaki görünümüne kısaca değinip, kişisel görüşümüzü ifade edeceğiz.

Kelepçe, İnsan Hakları, Masumiyet Karinesi, Yakalama, Çocuk.

Handcuffs are one of the devices used by law enforcement officers when deemed necessary and compulsory, especially when the method of apprehension, as one of the protective measures, is resorted to, in the case that the suspect or the accused is likely to escape or harm himself/herself or others. Handcuffs, which are applied by holding the person’s hands behind his/her back, have a humiliating effect on the person and may tarnish his/her honour, restrict the freedom of the person and result in formation of an opinion in the society regarding the guiltiness of the person even though his/her guilt has not yet been proven. In this study, we will briefly mention the status of the handcuffs in legal regulations and various judicial decisions and will provide our personal opinion on the matter.

Handcuffs, Human Rights, Presumption of Innocence, Apprehension, Minors.

I. Genel Olarak

Temel hak ve hürriyetlerden olan kişinin vücut bütünlüğünün ve kişilik haklarının sınırlandırılması, ancak zorunlu olan hallerde özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasa’nın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve kanunla sınırlanabilir. Bizim bu makalede tartışmak istediğimiz husus ise hakkında bir suç isnadı bulunan kişiye kelepçe takılmasının zorunlu hal olarak nitelendirilip nitelendirilmeyeceğidir. Ceza yargılaması süjesi olan şüpheli ya da sanıklara kelepçe takılması insan hakları savunucusu hukukçuların yanı sıra bu konuda çeşitli başka disiplin mensubu kişilerin de aklını meşgul etmiştir.1 Masumiyet karinesi karşısında kelepçe kullanımının sınırları önemlidir. Kelepçe şüpheli ya da sanığı kendisine zarar vermekten, başkaları ve çevre için de tehlikeli olmasını engellemek maksadıyla kullanılmaktadır ve bu nedenle de kabul görmektedir. Ancak unutulmaması gereken husus bu kelepçe takma hakkının karşısında masumiyet karinesi bağlamında kelepçe takılmamasını isteme hakkı da vardır. Bunun da sınırı zorunluluk halidir.

Geçmişten günümüze insan hakları konusunda pek çok kavram değişime uğramış ve temel hak olarak nitelendirilenlerin içinden başka temel haklar doğmuştur. Kanaatimizce bunlardan biri de masumiyet karinesidir. Batı Avrupa’da 18. yüzyılın ortalarına kadar ceza muhakemesinin amacının sanığın cezalandırılması olarak görüldüğü, yargılama sonuna kadar sanığın masum ya da suçsuz olarak kabul etmenin imkânsız olduğu bir anlayış hakimdi. Kanuni delil sisteminin kabul edildiği bu dönemde ispat yükü sanık üzerindeydi ve ikrarı elde etmek için bu kişiye karşı gerçekleştirilen tüm insanlık dışı muameleler geçerliydi.2 Bu yüzyılın sonlarına doğru söz konusu anlayış terk edilmeye başlanmış, liberal ve felsefi akımın etkisiyle gerek klasik gerek pozitif okula mensup bilim adamları ceza muhakemesinin amacının sanığın korunması olduğunu vurgulamıştır.3 Dönemin önemli düşünürlerinden Montesquieu de, vatandaşların masumiyetlerinin güvence altına alınmadığı yerde özgürlüğün de bulunmadığını ifade ederek dönemin anlayış değişikliğini ifade etmiştir.4

Yaşanan bu değişim, insan haklarının başkalaşımı, çeşitli hak taleplerini de yaratmış ve nihayet pek çok hak bu şekilde görünür ve anlaşılır hale gelmiştir. Bizim de burada ele alacağımız kavram masumiyet karinesi perspektifiyle kelepçedir.