Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

TMK m.174 Uyarınca Açılan Tazminat Davalarında İhtiyati Tedbir ve İhtiyati Haciz Talebi

Interim Injunction and Interim Attachment Claim at the Action for Compensation According to the Turkish Civil Code Art.174

Merve BUDUN

TMK m.174’te düzenlenmiş olan tazminatlar boşanma davası ile birlikte istenebileceği gibi zamanaşımı süresi içerisinde boşanma davasından ayrı olarak da talep edilebilir. Çalışmaya konu edilen tazminatlar için etkin hukuki korumanın sağlanması bir hukuk devleti zorunluluğudur. Bu nedenle bu tazminatlar için etkin hukuki korumanın bir amacı olan geçici hukuki koruma tedbirlerine başvurabilmek gerekir. Ancak bu durumda var olan geçici hukuki koruma tedbirlerinden hangisinin talep edilmesi gerektiği önem kazanır. Taleple bağlılık ilkesi gereğince şartlarının sağlanmadığı bir geçici hukuki koruma talebinde bulunmak talebin reddedilmesine sebebiyet verir.

Tazminat, Boşanma, Geçici Hukuki Koruma, İhtiyati Tedbir, İhtiyati Haciz.

Compensation in divorce which has a legal arrangement by article 174 can be requested together with the divorce case or separately within the period of limitation. Providing effective legal protection for compensation which is subject to the study is a requirement of the rule of law. Therefore, it is necessary to apply temporary legal protection measures which are the purpose of effective legal protection. However, in this case, it becomes important which of the temporary legal protection measures should be requested. Requesting temporary legal protection in which the conditions are not fulfilled according to the principle of being bound by the scope of demand to be rejected.

Compensation, Divorce, Temporary Legal Protection, Interim Injunction, Interim Attachment.

Giriş

Geçici hukuki korumalar, etkin hukuki korumanın sağlanması için varlık kazanmış uygulamalardır. Dava sonucunda elde edilen kararın icra kabiliyetinin ortadan kalkmasını önlemek yalnızca şekli bir koruma ile sınırlı kalınmasını engeller. Boşanma davalarında eşler boşanmaya sebep olan davranışlar sebebiyle uğradıkları maddi ve manevi zararları talep edebilirler. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu1 m.174/1’de düzenlenen maddi tazminat ile boşanmada kusursuz ya da daha az kusurlu olan taraf uğramış olduğu zararları karşı taraftan talep edebilir. Bu zarar mevcut olan bir menfaatin zedelenmesi ile meydana gelebileceği gibi beklenen bir menfaatin zedelenmesi ile de olabilir. TMK m.174/2 ise manevi tazminatı düzenlenmiştir. Boşanmaya sebep olan olaylar kişinin kişilik haklarını zedeleyici nitelikte olabilir. Kişilik hakları zedelenen kişinin uğradığı zararın tazmini ise manevi tazminatla mümkün olur. TMK’da düzenlenmiş olan bu tazminatlara davanın sonunda hükmedilmesine rağmen kusurlu tarafın dava esnasında malvarlığını azaltması mümkün olabilir. Bu durumda taraflar aile hukukuna özgü hukuki korumalara başvurabileceği gibi ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz yoluna başvurarak hukuki koruma talep edebilir.

Bu çalışmada Türk Medeni Kanunu m.174’te düzenlenmiş olan boşanma sebebiyle istenen maddi ve manevi tazminat davalarında geçici hukuki koruma tedbirlerinden olan ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbire başvurma şartları açıklanmaya çalışılmıştır. Hangi hallerde ihtiyati tedbire, hangi hallerde ihtiyati hacze başvurulması gerektiği belirtilerek aralarındaki farklara değinilmiştir. Yargı uygulamasında boşanma davası esnasında talep edilen tazminatlarda alacağın doğup doğmayacağının belli olmaması sebebiyle geçici hukuki koruma tedbirleri olan ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbire hükmedilmemektedir. Çalışmamızda boşanma sebebiyle istenilen tazminat alacağının ne zaman muaccel olacağı tartışmalarına yer verilerek tazminat talep edilen davalarda geçici hukuki koruma tedbirlerinden olan ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbire başvurabilmenin mümkün olup olmadığı sorusunun cevabı aranmıştır.

I. Genel Olarak Geçici Hukuki Koruma Tedbirleri

Devlet, toplumsal yaşamı düzenleyen kurallar koymakla ve toplumsal barışı ve hukuk barışını kurmakla yükümlüdür. Devletin, toplumsal ve hukuk barışını sağlamak için genel ve soyut hukuk kuralları koyması yeterli değildir. Günümüzde hukuk devleti ile ilişkin olarak sadece şekli hukuk koruma sağlanması yeterli kabul edilmemekte ve etkin hukuki korumanın gerekliliği aranmaktadır.2 Etkin hukuki koruma, mahkemeye başvuru anından yargılamanın sonuna kadar hatta kararın icra edilmesini aşamasında da var olmalıdır.3