Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Yargıtay Kararları Işığında Anlaşmalı Boşanma Davası Sonrasında Nafaka ve Tazminat Talepleri

Alimony and Compensation Claims After Consensual Divorce Case in the Light of the Supreme Court’s Decisions

Sevtap YÜCEL

Genel boşanma sebeplerinden biri olan anlaşmalı boşanma, eşlerin aralarında yapmış oldukları anlaşma doğrultusunda evlilik birliğinin sona ermesine yol açar ve beraberinde diğer hukuki sonuçları da getirir. Boşanmanın bazı sonuçları, (kadının soyadı, miras hakkının kaybı vb) bütün boşanma sebeplerinde aynı olmakla birlikte, anlaşmalı boşanmada özellikle mali sonuçlar bakımından farklılıklar bulunmaktadır. Boşanmanın mali sonuçları yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ile maddi ve manevi tazminat talepleridir. Anlaşmalı boşanmada eşlerin anlaşma (protokol) içerisinde (iştirak nafakası dışındaki) bu unsurları mutlaka bir karara bağlamaları gerekmektedir. İradeler talep edilmeme yönünde ortaya konmuş ise TMK m.178’de öngörülen bir yıllık zamanaşımı süresi içerisinde talep edilmeleri de mümkün değildir. Ancak eşler anlaşmada bu hususları kapsayan iradelerini ortaya koymayı ihmal etmiş ve hâkim de dava esnasında gözden kaçırmış ise, TMK m.178’in uygulama alanı bulması mümkündür. Anlaşmalı boşanmanın kesinleşmesinden (ve TMK m.178’deki sürenin bitiminden) sonra tarafların aile hukukundan kaynaklanan bir taleple başvurmaları mümkün değildir. Evlilik birliği devam ederken meydana gelen, evlilik birliğini bozacak türde bir eylem, boşanma davası esnasında bilinmiyorsa, kararın kesinleşmesinden (ve TMK m.178’deki süreden) sonra öğrenilmişse ve bu eylem nedeniyle bir zarar ortaya çıkmış ise, eylemi gerçekleştiren tarafın, bu zararı tazminat hukuku çerçevesinde karşılaması gerekecektir.

Anlaşmalı Boşanma, İştirak Nafakası, Yoksulluk Nafakası, Maddi Tazminat, Manevi Tazminat.

The consensual divorce, which is one of the reasons for general divorce, leads to the termination of the unity of marriage in accordance with the agreement between the spouses and creates other legal consequences. Although some of the consequences of divorce (women’s surname, loss of inheritance rights etc.) are the same in all reasons for divorce, there are differences in consensual divorce, especially financial results. Financial consequences of divorce are spousal alimony, child alimony, compensation and compensation for non-pecuniary losses. In consensual divorce, the spouses are obliged to conclude these elements (except for money for child support) in the divorce agreement (protocol). If it is stated in the agreement that these are not demanded, it is not possible for them to be claimed even within the one-year time period provided for in article 178 of the Turkish Civil Code. If spouses just not mention any claim in the agreement covering these issues and the judge misses the issue during the proceedings, only then art. 178 of the TCC may be applied. After becoming final and executory of contractual divorce (and after the expiry of art. 178 TCC), it is not possible for the parties to file a claim under family law. On the other hand, if an act that would disrupt the marriage union during the divorce case is not known through the divorce proceedings, and have been learned after becoming final and executory of the decision (and after the deadline in Article 178 TCC), author of the act should compensate the damage under compensation law.

Consensual Divorce, Child Alimony, Spousal Alimony, Compensation, Compensation for Non-Pecuinary Losses.

Boşanma, ölüm, gaiplik, cinsiyet değişikliği ve hükümsüzlük gibi evlilik birliğinin sona ermesini sağlayan bir haldir. Eşlerin yaşarken kanunda öngörülen sebeplerden birine dayanarak açtıkları dava sonucunda hâkimin boşanma kararı vermesi ile evlilik birliği sona ermekte1 ve bu başka hukuki sonuçları da beraberinde getirmektedir.

Her dava sebebinde talep edilme veya edilebilme durumuna göre anılan sonuçlar farklılık arz etmektedir. Ancak sonuçlar genel olarak nafaka, tazminat gibi mali sonuçlar ile ortak çocuğun velayeti, ortak çocukla kişisel ilişki kurulması şeklinde ortaya çıkmaktadır.

Türk Hukukunda boşanmanın sebebe bağlı olması ve hâkimin kararıyla gerçekleştirilmesi esası kabul edilmiştir. Anlaşmalı boşanma, genel ve mutlak bir boşanma sebebidir. Bu sebepte, kanunun öngördüğü şartların sağlanması ve hâkimin boşanma kararı vermesi ile evlilik birliği sona ermektedir. Türk Medeni Kanununun (TMK) ‘evlilik birliğinin sarsılması’ başlıklı 166. maddesinde düzenlenen anlaşmalı boşanmada da evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olduğuna ilişkin kanuni faraziye (kesin karine) mevcuttur. Bu sonuç, ortak hayatın devamının eşler için çekilmez olduğunun karine olarak kabul edilmesi anlamına da gelmektedir.2