Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Türk Milletlerarası Usul Hukukunda Boşanma Davalarında Milletlerarası Derdestlik

Özlem CANBELDEK AKIN

Türk hukukunda milletlerarası derdestlik itirazına ilişkin bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Kanunî bir düzenleme olmaması, doktrinde milletlerarası derdestlik itirazının kabul edilip edilmeyeceği ve kabul edilmesi hâlinde hangi şartlara bağlı olarak kabul edileceği konusunda görüş ayrılıklarının ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Doktrinde hâkim görüş, istisnai haller haricinde, derdestlik itirazının dikkate alınamayacağı yönündedir. Yargıtay kararlarında da, uluslararası bir anlaşmanın mevcut olduğu durumlar hariç olmak üzere, milletlerarası derdestlik itirazı kategorik olarak reddedilmektedir.

Doktrinde savunulan bir görüş ise MÖHUK’da derdestliğe ilişkin genel bir hükme yer verilmemiş olmakla birlikte, kanunun lafzının istisnaî iki durumda milletlerarası derdestliğin kabulüne cevaz verdiği yönündedir. Bu görüş uyarınca, MÖHUK m.41’de yer alan Türk vatandaşlarının kişi hallerine ilişkin uyuşmazlıklar ve m.47’de yer alan yabancı mahkemenin yetkilendirilmesine ilişkin yetki sözleşmesinin bulunduğu uyuşmazlıklar açısından milletlerarası derdestlik kabul edilmiştir.

Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisi, MÖHUK m.40 atfıyla iç hukukun yer itibariyle yetki kurallarına göre belirlenmektedir. Bu genel kuralın ardından, MÖHUK 41 ilâ 46. maddeleri arasında milletlerarası yetkiye ilişkin düzenlemelere yer verilmiştir. Belirtilen düzenlemelerden biri m.41’de yer alan Türk vatandaşlarının kişi hallerine ilişkin davalarda Türk mahkemelerinin yetkisine ilişkindir. Bu düzenleme uyarınca Türk vatandaşlarının kişi hallerine ilişkin davalar yabancı ülke mahkemesinde açılmadığı veya açılamadığı takdirde, Türkiye’de yer itibariyle yetkili mahkemede veya yetkili mahkeme yoksa Türkiye’de sakin olduğu mahkemede, Türkiye’de sakin olduğu yer yoksa Türkiye’deki son yerleşim yerinde, son yerleşim yerinin de bulunmaması hâlinde Ankara, İzmir veya İstanbul mahkemelerinden birinde açılabilmektedir (m.41).