Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Türk Hukukunda Medeni Ceza Sorumluluğu Nasıl Olmalı?

How Should the Responsibility of Punitive Damages be in Turkish Law?

İbrahim GÜL

Türk hukukunda medeni cezaya ilişkin genel bir düzenleme olmamakla birlikte medeni ceza mahiyetinde veya benzer özellikleri olan hükümler birçok hukuk alanında dağınık biçimde bulunmaktadır. Bu nedenle medeni cezanın genel bir teorik çerçeveye oturtulması ve temel ilkelerin belirlenmesi, uygulama birlikteliğini sağlayacağı gibi birçok sorunu da çözecektir. Bu çerçevede medeni ceza, caydırma amacıyla telafi tazminatına ilaveten eylemin kötülüğü gözetilerek verilmelidir. Ayrıca caydırma amacıyla telafi tazminatı aşan tazminat, kusur olmadan benimsenmemelidir. Medeni ceza verilmesi için zarar verenin sıradan bir kusuru değil; kötü niyetli veya kasıtlı davranması, başkalarının haklarına aşikâr biçimde aldırmazlık göstermesi gibi nitelikli kusuru; yani bilinçli veya sistematik biçimde hareket etmesi aranmalıdır. Medeni cezanın caydırıcı olabilmesi için zarar verenin haksız fiil nedeniyle elde ettiği muhtemel kârlar ve malvarlığı gözetilmelidir. Medeni ceza insan haklarının ve kişi dokunulmazlığının teminatı olarak değerlendirilmelidir. Bu kapsamda medeni ceza, haksız eylemin ölümle sonuçlanması veya bedensel zarara yönelik olması durumunda en yüksek tutarda olmalıdır. Diğer yandan medeni ceza, manevi tazminatın bir alternatifi olarak düşünülmemelidir. Genel bir medeni ceza hükmüne üst sınır getirilmemesi, özellikle riskli faaliyet alanlarında girişimleri önleyebileceğinden medeni ceza tutarına üst sınır öngörülmesi yerinde olacaktır. Bunların dışında mükerrer medeni ceza yaptırımlarına izin verilmemelidir.

Tazminat, Telafi Tazminatı, Telafi Tazminatını Aşan Tazminatlar, Medeni Ceza, Medeni Cezanın Şartları.

Although there is no general regulation on civil penalties in the Turkish legal system, several provisions on punitive damages or damages which have similar characteristics of punitive damages can be found in many fields of civil law. For this reason, setting the general theoretical framework of and the basic principles of punitive damages will solve many problems, just as it will harmonize the law in practice. In this context, punitive damages should be awarded for the deterrence of the act based on the severity or evilness of the act in addition to compensatory damages. Also, awarding damages without fault for deterrence should be avoided when this exceeds the compensatory damages. Ordinary fault should not be deemed as sufficient, instead grave fault of tortfeasor such as acting in bad faith, malicious intent, intentional, obvious ignorance of the rights of others, or apparent disregard for the rights of others, that is, acting with consciously or systematically should be required for awarding punitive damages. In order for punitive damages to achieve deterrence, possible profits obtained by the tortfeasor through tort and assets of the tortfeasor must be considered. Punitive damages should be assessed as a guarantee of human safety and civil rights, and therefore the highest amount of punitive damages should be determined in cases where the tort causes death or bodily injury. On the other hand, punitive damages should not be considered as an alternative to non-pecuniary damages. Setting an upper limit on the amount of punitive damages will be appropriate, since imposing no upper limit on punitive damages may prevent entrepreneurship particularly in risky areas. Apart from these, repeated punitive damages should not be allowed.

Damages, Compensatory Damages, Damages Exceeding Compensatory Damages, Punitive Damages, Key Elements of Punitive Damages.

I. Giriş

Türk hukukunda tazminatla, zarar görenin haksız eylem nedeniyle kaybettiği veya kaybetmesinin beklendiği şeylerin geri verilmesi veya bunların değerinin tazmini amaçlanmaktadır. Bu çerçevede zarar gören haksız fiil olmasaydı hangi durumda olacak ise, bu duruma tazminat yoluyla kavuşturulmaktadır. Nitekim yargısal içtihatlarda ve öğretide tazminat tutarının kâr kaybı dâhil zarar görenin zararının ne fazlası ne eksiği olması gerektiği kabul edilmektedir. Bunun sonucu olarak zarar mağdurun malvarlığı gözetilerek belirlenmekte, mağdurun zenginleşmesi sonucunu doğuracak bir tazminat kabul edilmemekte ve mağdurun elde ettiği yararların zarardan düşülmesi benimsenmektedir. Bu ilkelere göre belirlenen tazminat, borçlar hukuku anlamında tazminat olarak da ifade edilmektedir. Makalede Borçlar Hukuku anlamında tazminat, telafi tazminatı1 olarak adlandırılmaktadır.

Diğer yandan Türk hukukunda telafi tazminatını aşan tazminatlar da bulunmaktadır. Nitekim İcra Hukuku’nda icra tazminatı, Telif Hukuku’nda telif tazminatı, Rekabet Hukuku’nda üç misli tazminat ve İş Hukuku’nda ayrımcılık tazminatı bulunmaktadır. Diğer bir deyişle telafi tazminatı düşüncesi ile bağdaşmayan ve tazminatın önleme işlevini öncelikle gözeten yasal düzenlemeler bulunmaktadır. Bu tazminatlar, medeni ceza, özel hukuk cezası, cezai tazminat gibi değişik terimlerle de ifade edilmektedir. Bu tazminatların tamamının medeni ceza olarak değerlendirmek yerinde olmaz. Çünkü tazminatların bazıları zararın ispatındaki güçlük nedeniyle kabul edilebilmektedir. Bu nedenle makalede haksız eylemi caydırmak ve üçüncü kişilere örnek olması amacıyla telafi tazminatına ilaveten verilen tazminatlar, medeni ceza olarak nitelendirilmektedir.

Bunların yanında Türk hukukunda medeni cezaya ilişkin genel bir düzenleme bulunmamaktadır. Üstelik medeni ceza mahiyetinde veya benzer özellikleri olan hükümler birçok hukuk alanında dağınık biçimde bulunmaktadır. Bu dağınıklık yanında Türk hukukunda ürün sorumluluğu, hile gibi haksız fiillerde telafi tazminatı sorumluluğuyla yetinilmesi, medeni cezanın bulunmaması bir eksikliktir. Bu eksikliğin giderilmesi noktasında bu makale ile medeni cezanın temel ilkelerinin neler olması gerektiği konusu açıklığa kavuşturulmaya çalışılmaktadır. Bu kapsamda öncelikle telafi tazminatı kavramı ve manevi tazminatın medeni cezaya alternatif olabilirliği kısaca açıklandıktan sonra medeni cezaya ilişkin temel özellikler açıklanacaktır.