Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Türk Hukukunda Navlun Sözleşmesine İlişkin Kanunlar İhtilafı Meseleleri

Issues of Conflict of Laws for Affreightment Contract in Turkish Law

Zeynep ÖZGENÇ

Yabancı unsurlu navlun sözleşmelerine uygulanacak hukukun tespiti, Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun madde 29’un kapsamına girmektedir. İlgili hüküm uyarınca, eşyanın taşınmasına ilişkin sözleşmeler tarafların seçtikleri hukuka tâbidir. Tarafların hukuk seçimi yapmamış olmaları hâlinde, sözleşmenin kuruluşu sırasında taşıyanın esas işyerinin bulunduğu ülke aynı zamanda yüklemenin veya boşaltmanın yapıldığı ülke veya gönderenin esas işyerinin bulunduğu ülke ise bu ülkenin sözleşmeyle en sıkı ilişkili olduğu kabul edilir ve sözleşmeye bu ülkenin hukuku uygulanır. Tek seferlik çarter sözleşmeleri ve esas konusu eşya taşıma olan diğer sözleşmeler de bu madde hükümlerine tâbidir. Buna karşılık, hâlin bütün şartlarına göre eşyanın taşınmasına ilişkin sözleşmeyle daha sıkı ilişkili bir hukukun bulunması hâlinde sözleşmeye bu hukuk tatbik edilir. Çalışmamızda Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun madde 29’un uygulanmasından veya uygulanamamasından dolayı ortaya çıkan ve çıkabilecek durumlar ele alınmıştır.

Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun, navlun sözleşmesi, hukuk seçimi, esas işyeri, en sıkı ilişkili hukuk.

Determining applicable law to the affreightment contracts are included in the scope of Article 29 of the Code on Private International Law and Civil Procedure. This rule provides that contracts of carriage, and for the affreightment contracts well as, shall be governed by the law chosen by the parties. If the parties do not conclude a valid choice-of-law agreement the law of country where the principal place of business of the carrier is situated at the time of conclusion of the contract has been considered to be the law which has the closest connection with the contract if at the same time that country is the country where the goods are loaded or unloaded, or the country where the shipper’s principal place of business is situated. On the other hand, in consideration of all circumstances if there is a law more tightly related to the contract, that particular law shall govern. In this regard, it is attempted an identify the case that arise or may arise in practice of Article 29 of the Code on Private International Law and Civil Procedure.

The Code on Private International Law and Civil Procedure,affreightment contracts, choice of law, principal place of business, the law most closely connected.

GİRİŞ

Deniz ticaretinin bir parçası olan navlun sözleşmesi, çoğu zaman eşyanın ülke dışındaki bir limana nakledilmesini düzenlediğinden yabancı unsur içermekte ve Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun1 (MÖHUK) madde 29’un uygulama alanına girmektedir. Bu anlamda, deniz ticaretinin beklediği hukukî öngörülebilirliğin ve kesinliğin aracı olan hukuk seçimi anlaşmasının ve atıf kayıtlarının kanunlar ihtilâfı açısından sonuçlarının ortaya konulması, taşıyanın2 sorumluluğunun hangi hukukî rejime tâbi tulduğunun belirlenmesi ve gönderenin ve/veya taşıtanın hakları ile yükümlülüklerinin sınırlarının çizilmesi açısından gerekli görülmektedir. Meselenin kanunlar ihtilâfı boyutu ele alınırken, navlun sözleşmesinin sınıflandırılmasından doğan vasıflandırma sorununun çözümü, uygulanacak hukukun tespiti ve uluslararası andlaşmalar, kamu düzeni müdahalesi ile müdahaleci normların uygulama alanlarının tespiti için navlun sözleşmesine ilişkin bazı maddi hukuk meselelerine öncelik verilmesi gerekmektedir.

MÖHUK madde 29/I’de genel olarak hukuk seçimine cevaz verilmesine rağmen, söz konusu seçimin nasıl yapılacağına dair herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu durumda MÖHUK madde 24’te yer alan hukuk seçimine ilişkin genel hükümlerin uygulanmasının, yabancı unsurlu navlun sözleşmeleri açısından sonuçlarını tartışacağız. Özellikle söz konusu sözleşmelerdeki atıf ile üstünlük kayıtlarının hukuk seçimi anlaşması olarak kabul edilip edilemeyeceğinin tespiti konumuz açısından önem arz etmektedir. Çalışmamızın daha sonraki aşamalarında MÖHUK madde 29/II hükmünde yer alan şartlı bağlama kuralının tatbik edilememesi hâlinde MÖHUK madde 24/IV’ün mü, yoksa MÖHUK madde 29/III’ün mü uygulanması gerektiği; esas işyeri ve en sıkı ilişkili işyeri kavramları arasındaki farkların neler olduğu ve navlun statüsüne dâhil edilemeyecek hâller ile bu statünün uygulanmadığı veya sınırlı uygulanabildiği durumları irdeleyeceğiz.

I. TÜRK HUKUKU’NDA NAVLUN SÖZLEŞMELERİNE GENEL BAKIŞ

Navlun sözleşmeleri, Türk Ticaret Kanunu’nun3 (TTK) “Deniz Ticareti Sözleşmeleri” başlığı altındaki dördüncü kısımda, 1138-1245 maddeleri arasında düzenlenmektedir. İlgili hükümlerden yola çıkıldığında, navlun sözleşmesinin deniz yoluyla eşya taşıma sözleşmesi ile eşanlamda kullanıldığı görülmektedir. Nitekim genel mahiyette navlun sözleşmesi; “taşıyanın bir eşyayı deniz yolu ile bir yerden başka bir yere taşımayı, taşıtanın da bunun karşılığında ücret (navlun) ödemeyi taahhüt ettiği” sözleşme şeklinde tanımlanmaktadır4. Bu tanımdan yola çıkarak navlun sözleşmesinin unsurları şu şekilde ifade edilebilir5: