Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

“Deniz Alacaklarına Dair Türk Ticaret Kanununun 1352. Maddesi Hakkında Bir Eleştiri”ye Yanıt

A Repsonse to “A Critique on Article 1352 of the Turkish Commercial Code Relating to Maritime Claims”

Kerim ATAMER

I. Giriş

Banka ve Ticaret Hukuku Dergisi’nin 2018 yılı Haziran sayısında, Dr. Öğr. Üyesi Sami Aksoy’un bir makalesi1 yayımlanmıştır. Bu makalede Aksoy, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (“TTK”) 1352 nci maddesinin birinci fıkrasının (r) ve (s) bentlerine “ve kiracı” ibaresinin eklenmesini önermiştir. Aksoy’un bu önerisinin, TTK hazırlanırken kaynak olarak seçilen 1993 ve 1999 tarihli Milletlerarası Sözleşmeler ile Türk icra hukukuna aykırı düştüğü aşağıda ele alınmaktadır.

II. İNCELEME

1. TTK’nın “Deniz Ticareti”ne ilişkin beşinci kitabının hazırlık süreci, kaynakları, ilkeleri ve reform süreci başka bir yayında tüm ayrıntılarıyla aktarılmıştır2 . Buna göre, TTK’yı hazırlayan Komisyon, “Deniz Ticareti” hükümlerinin yenilenmesinde öncelikli kaynak olarak, çağdaş milletlerarası sözleşmeleri (“MS”) seçmiştir. Bu bağlamda, gemiler üzerindeki aynî haklar ile gemilerin ihtiyati haczi alanlarında, Birleşmiş Milletler bünyesinde hazırlanıp Cenevre’de kabul edilen şu iki MS tercih edilmiştir3 : 6/5/1993 tarihli “Gemi Alacaklısı Haklarına Ve Gemi İpoteklerine İlişkin Milletlerarası Sözleşme”4 (“RehinMS [1993]”) ve 12/3/1999 tarihli “Gemilerin İhtiyati Haczine İlişkin Milletlerarası Sözleşme”5 (“HacizMS [1999]”). Yapılan bu tercihe uygun olarak, MS hükümlerinin TTK’ya aynen aktarılması ve MS hükümleriyle mutlak uyum sağlanması amaçlanmıştır6 . Dolayısıyla, kaynak olarak seçilen bir MS’ye aykırı düşen her türlü düzenlemeden titizlikle kaçınılmıştır.

2. TTK’nın 1352 nci maddesinin birinci fıkrasında “deniz alacakları” sıralanmıştır. Bu alacakların arasında (r) bendinde “Geminin maliki tarafından veya onun hesabına ödenecek, karşılıklı sigorta aidatları da dâhil sigorta primleri”7 (kısaca “sigorta primleri”) ve (s) bendinde “Geminin maliki tarafından veya onun hesabına gemiye ilişkin olarak ödenecek her türlü komisyon, brokaj veya acente ücretleri”8 (kısaca “aracı ücretleri”) öngörülmüştür. Aksoy, bu iki bentte geçen “geminin maliki” ibaresinden sonra gelmek üzere “ve kiracısının” sözcüklerinin eklenmesini, böylece gemi kiracısının bu borçları için, malike ait olan gemi üzerinde ihtiyati haciz yolunun açılmasını önermektedir9 .