Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Hayâsızca Hareketler Suçu

The Offence of Indecent Acts

Zeynel Temel KANGAL

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 225. maddesinde hayâsızca hareketler suçuna yer verilmiştir. Suçla kişilerin başkalarının cinsel hareketleriyle herkese açık bir yerde beklenmedik şekilde karşı karşıya kalmaları cezalandırılmaktadır. Hayâsızca hareketler suçuyla korunmak istenen hukuksal değer, bireyin cinsel nitelikteki utanma ve tiksinme duygusudur. Hareket belirli bir kişiyi hedef almışsa, cinsel taciz suçu oluşur. Suç alenen cinsel ilişkide bulunulması veya alenen teşhircilik yapılması hâlinde oluşur. Hareketin belirli olmayan ve birden fazla kişi tarafından algılanabilir olması hâlinde aleniyet sözkonusu olur.

Cinsel İlişki, Teşhircilik, Aleniyet, Utanma Duygusu, Genel Ahlâk.

Article 225 of the Turkish Penal Code No. 5237 contains the offence of indecent acts. With this offence, the unexpected confrontation with sexual acts of others in public place is punished. The legal value that wanted to be protected with the offence of indecent acts is the sexual feeling of shame and disgust. If the act has targeted a particular person, the offence of sexual harassment occurs. The offence of indecent acts occurs through publicly sexual intercourse or publicly exhibitionism. Publicity is the case if the act is not specific and can be perceived by more than one person.

Sexual Intercourse, Exhibitionism, Publicity, Feeling of Shame, Public Moral.

I. Genel Olarak

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “özel hükümler”e ayrılmış olan ikinci kitabının “topluma karşı suçlar” başlıklı üçüncü kısmının “genel ahlâka karşı suçlar”a hasredilmiş yedinci bölümünde yer alan 225. maddesinde hayâsızca hareketler suçu düzenlenmiştir. TCK md.225 şu şekildedir; “Alenen cinsel ilişkide bulunan veya teşhircilik yapan kişi, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır”.

Hayâsızca hareketler suçu 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 419. maddesinde düzenlenmişti. Bu madde şu şekilde kaleme alınmıştı; “Alenen hayasızca vaz’u harekette bulunanlar on beş günden iki aya ve o suretle cinsi münasebette bulunanlar altı aydan bir seneye kadar hapis ve bu fıkrada yazılı hallerde ayrıca altı bin liradan otuz bin liraya kadar ağır para cezasiyle cezalandırılırlar”. Bu düzenlemede tipik hareketler alenen hayâsızca harekette bulunmak ve alenen cinsel ilişkide bulunmak şeklinde ifade edilmişken; 5237 sayılı TCK md.225, tipik hareketleri “alenen cinsel ilişkide bulunmak” ve “alenen teşhircilik yapmak” şeklinde tanımlamıştır. Böylece 5237 sayılı TCK md.225 oldukça geniş bir yoruma açık olan hayâsızca hareketler kavramının kapsamını sınırlamıştır. Yine 765 sayılı TCK md.419, alenen cinsel ilişkiyi alenen hayâsızca harekete göre daha ağır cezalandırmaktaydı. 5237 sayılı TCK md.225 bu hareketler arasında ceza tür ve miktarı bakımından bir ayrım yapmamış, teşhircilik niteliğindeki hareketleri 765 sayılı TCK md.419’a göre daha fazla cezalandırmıştır1 .

Yine 765 Türk Ceza Kanunu’nun 576. maddesinde “edebe muhalif hareketler” kabahati düzenlenmişti. Bu maddeye göre; “Bir kimse edebe muhalif bir surette halka görünür, veya bir yerini gösterir veyahut söz, şarkı ve sair surette halkın edep ve nezahatine tecavüz eylerse bir aya kadar hafif hapse veya beş liradan otuz liraya kadar hafif cezayı nakdiye mahkûm olur”. Ancak böyle bir düzenlemeye 5237 sayılı TCK’da suç olarak yer verilmediği gibi, Kabahatler Kanunu’nda veya diğer kanunlarda idarî yaptırımı gerektiren bir kabahat olarak da düzenlenmemiştir. Bununla birlikte belirtmek gerekir ki, 765 sayılı TCK md.576’da tanımlanan tipik hareketlerden “edebe muhalif bir surette halka görünmek veya bir yerini göstermek” TCK md.225 kapsamında alenen teşhircilik yapma olarak cezalandırılmaktadır.