Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

(Özel Güvenlik Yöneticilerinin Korkulu Rüyası Olan) 5188 Sayılı Özel Güvenlik
 Hizmetlerine Dair Kanun 
m. 19/1-C Hükmünün Uygulanması Üzerine Bir İnceleme

Coşkun ÖZBUDAK

Makalede, 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun un 19’uncu maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde yer alan ve “Kanunun 11’inci maddesine göre çalışma izni verilmeyen kişileri özel güvenlik görevlisi olarak istihdam eden kişi, kurum, kuruluş veya şirketlerin yetkilileri”nin hapis cezası ile cezalandırılmasını öngören hükmün uygulanmasıyla ilgili sorunlar incelenmiş ve yanlış uygulama nedenleri üzerinde durulmuştur.

Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun, İl İdaresi Kanunu, Özel Güvenlik Görevlisi, Yönetici, Çalışma İzni, Özel Güvenlik Temel Eğitimi, Yenileme Eğitimi, Kamu Görevlisi, Hapis Cezası.

I. GİRİŞ

İlke olarak, genel güvenliğin ve tasarruf güvenliğinin sağlanması Devletin en temel görevleri arasındadır. Bu nedenle Devlet, güvenliğin sağlanması görevini özel kişilere veya kuruluşlara devredemez. Böyle bir devir, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 2’nci ve 5’inci maddelerine aykırılık oluşturur.

Bu Anayasal zorunluluğun bir sonucu olarak, ülkenin genel emniyetinden ve asayişinden İçişleri Bakanı şahsen sorumlu tutulmuştur. Aynı şekilde illerde ve ilçelerde de emniyet ve asayişten sorumlu makamlar olarak mülkî amirler gösterilmiştir.

Bununla birlikte, 5188 sayılı Kanunda olduğu gibi, güvenlik hizmetlerinin özel kişilere gördürülmesi de olanaklıdır. Bu durum, Devletin güvenlik sağlama görevinin özel kişilere devredilmesi anlamına gelmemektedir. Güvenlik hizmetinin özel kişilere de gördürülmesi “kamu güvenliğini tamamlayıcı nitelikte” bir faaliyettir. Nitekim bu husus 5188 sayılı Kanunun “Amaç” başlıklı 1’inci maddesinde ifade edilmiştir.