Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

Kamu İhale Sözleşmelerinde Gecikme Cezasının Hukuki Niteliğinin Sonuçları

Harun KALE

Borçlar Kanununun 158’inci maddesi gereği ifaya eklenen cezaî şart niteliğinde olan gecikme cezasının, asıl alacağa eklenmiş olması nedeniyle sözleşmeye aykırı şekilde edimin süresinde ifa edilmediği her durumda yükleniciden talep edilmesi mümkündür. Ancak yine söz konusu hukuki niteliği gereği bu cezanın, asıl alacağa eklenen fer’i bir hak niteliğinde olduğundan hareketle sözleşme gereği yüklenicinin üstlendiği edimin sona erdiği veya sona ermiş sayıldığı durumlarda da gecikme cezasından söz edilemeyecektir. Bu makalede gecikme cezasının asıl alacağa bağlı fer’i bir hak olmasına bağlanan bu ve benzeri sonuçlar incelenmektedir.

Kamu İhale Sözleşmeleri, Gecikme Cezası, İfaya Eklenen Ceza, Cezaî Şart.

I. GİRİŞ

Borçlar Kanununun 96’ncı maddesi hükmüne göre, borcunu ifa etmeyen veya sözleşmeye aykırı şekilde ifa eden borçlu, alacaklının zararını tazmin ile yükümlüdür. Gecikme cezası, borçlunun üstlendiği taahhüdü, sözleşme hükümlerine göre kararlaştırılan yer ve zamanda gereği gibi veya hiç yerine getirmemesi nedeniyle alacaklıya ödemek zorunda kaldığı bedeldir. Nitekim tip sözleşmelerde gecikme cezasını düzenleyen hükümlerden de aynı tanımı çıkarmaktayız. Borçlar hukuku anlamında da borçlunun, borcunu ihlal etmesi halinde alacaklıya ödemeyi kabul ettiği anlaşmaya “cezai şart”, ödenecek cezaya da “sözleşme cezası” denilmektedir. Cezaî şartın en önemli işlevi, borçluyu sözleşme hükümlerine harfiyen riayet konusunda zorlayıcı olmasıdır. Sözleşme hükümlerinin ihlal edilmesi halinde, alacaklının uğrayacağı zararla bağlı olmaksızın doğacak önceden belirlenmiş ve ne miktara tekabül edeceği kesin olan bir cezanın kararlaştırılmış olması karşısında sözleşmeye bağlılığın ve özen yükümlülüğünün daha dikkatli ifa edileceği açıktır. Cezaî şart, Borçlar Kanununun 158’inci ilâ 161’inci maddeleri arasında düzenlenmiştir.

II. GECİKME CEZASI NIN HUKUKİ NİTELİĞİ

Borçlar Kanununun 158’inci maddesine göre, bir sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumunda, ödenmek üzere ceza kararlaştırılmışsa, tersi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklı ancak sözleşmenin yerine getirilmesini ya da cezanın ödenmesini isteyebilir.

Bu doğrultuda gecikme cezası, bir tür geciktirici şarta bağlı edim borcudur. Kaynağı daima mevcut bir borç ilişkisidir; bir asıl borcun ifasına ilişkin olduğu için bu tür bir borç ilişkisi mevcut olmadıkça anlam taşımaz. Bu sebeple cezaî şart ya asıl borca kaynaklık eden sözleşmenin bir hükmü/kaydı olarak bu sözleşmede yer alır ya da ayrı bir ek anlaşma ile kabul edilir.