Arama yapmak için lütfen yukarıdaki kutulardan birine aramak istediğiniz terimi girin.

6100 Sayılı HMK’ya Göre Hâkim Yemin Delilini İlgili Tarafa Hatırlatmak 
zorunda Mıdır?

Mehmet Akif TUTUMLU

I. 1086 SAYILI HUMK DÖNEMİNDEKİ UYGULAMA

Dava ve karşı dava alacak istemleriyle açılmış, mahkemece davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2- Davalı-karşı davacı şirket temsilcisi Ş. K.’ın imzasını taşıyan 09.04.2007 tarihli borç ve alacak hesabı yapan dilekçede, …’daki yazlık için yapıldığı iddia olunan ön cephe korkuluk ve kapı bedeli olarak 2.500,00 TL hesaplamaya dahil edilmiştir. Davacı ve karşı davanın davalısı Ö. Ü. …’daki yazlıkta yapıldığı iddia edilen ön cephe korkuluk ve kapı yönünden akdi ilişkiyi inkâr etmiş, bu imalâtları başka bir şirkete yaptırdığını savunmuştur. Akdi ilişki davacı Ö. Ü. tarafından inkâr edildiğine göre, ispat yükümlülüğü bu imalâtları yaptığını iddia eden karşı davacı şirkete aittir. Bu konuda karşı davacı şirket tarafından yazılı bir sözleşme ibraz edilip akdi ilişki kanıtlanamamıştır. Ancak yargılama sırasında dinlenen şirket tanıkları her iki şirketin birbirinin devamı olduğunu söylemişlerdir. Mahkemece bu konuda Ticaret Sicil Memurluğundan herhangi bir araştırma yapılmamış, tarafların beyanları da alınmamıştır. Gerekli araştırma yapılmadan ve beyanlar alınmadan …’daki yazlıktaki imalâtların karşı davacı şirket tarafından yapıldığının kabulü doğru olmamıştır. Bu konuda yukarıda açıklandığı şekilde araştırma yapılıp beyanlar alınmalı, bunun sonucunda şirketlerin birbirinin devamı olmadığı sonucuna varılırsa, karşı davacı şirket vekili karşı dava dilekçesinde “yasal kanıtlar” ibaresini de kullanmış olduğundan, akdi ilişkinin varlığı konusunda Ö. Ü.'ye yemin teklif etme hakkının bulunduğu hatırlatılmalı, sonucuna göre değerlendirme yapılıp hüküm kurulmalıdır.